Ben senin Yerinde olsaydım, kesinlikle inerdim. | Open Subtitles | لذا ,لو كنت بمكانكَ ، لترجلت أرضاً. |
Yerinde olsam, içeri girmezdim. | Open Subtitles | ما كنت لأذهب هناك لو كنت بمكانكَ. |
- Yerinde olsam ben bunu yapardım. | Open Subtitles | هذا ما كنتُ سلأفعله لو كنتُ بمكانكَ |
Dün gece nerede olduğunu umursuyorum gerçi. Buyur, bol keseden at bakayım, şaşırt beni biraz. | Open Subtitles | أهتم بمكانكَ ليلة البارحة تفضل، احكي لي الحكاية، ابهرني |
nerede olduğunu söyle. Hava desteği yollayayım. | Open Subtitles | أخبرني بمكانكَ وسأرسل الدعم الجوّي. |
nerede olduğunu hep biliyordu Damon. Umurunda bile değildin. Üzgünüm. | Open Subtitles | كانت على علم بمكانكَ ، يا (دايمُن)، و لم تأبه بكَ .. |
Senin Yerinde olsam aynen bunu yapardım. | Open Subtitles | هذا ما كنت سأفعله لو كنت بمكانكَ. |
Gilbertler'i tanırım. O ailede, saat babadan oğula geçer. Yerinde olsam Jeremy'den başlarım. | Open Subtitles | أعرف آل (غيلبرت) جيّداً ، تلكَ الساعة ورثوها عبر أجيال بين رجال العائلة ، لو كنت بمكانكَ ، لبدأت بـ(جيرمى). |
Senin nerede olduğunu biliyordu, umursamadı. | Open Subtitles | -كانت تعلم بمكانكَ ، لكنها لمّ تأبه بكَ . |
Dün gece nerede olduğunu umursuyorum gerçi. Buyur, bol keseden at bakayım, şaşırt beni biraz. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}أهتم بمكانكَ ليلة البارحة تفضل، احكي لي الحكاية، ابهرني |
Polislere nerede olduğunu söylemeliyim. | Open Subtitles | عليّ إخبار الشرطة بمكانكَ |