| Elektriksel sorunlar, zayıf kan akışı olmaması gereken yerde kan olması. | Open Subtitles | مشاكل كهربيّة أو تروية دمويّة محدودة أو دم بمكانٍ ليس له |
| Ama tek bildiğimiz kristalin lisenin içinde bir yerde olduğu. | Open Subtitles | لكن كل مانعرفهُ هوَ أنها بمكانٍ ما في المدرسة العليا |
| Papaza yardıma giden çocuklardan bir yerde zulası olmayanını görmedim. | Open Subtitles | لم أعرف فتى متدين لم يقم بإخفاء شيئاً بمكانٍ ما |
| Kitabı okuduğunda, tüm bu Tanrı mevzularının altında bir yerlerde, bir şeyler bulmayı ümit ettin. | Open Subtitles | عندما قرأتَ ذلك الكتاب، كنتَ تأمل أنّه بمكانٍ ما وراء كلام الرب هذا |
| CT tarayıcıda sızıntı olabilir ya da bir yere talyum dökülmüştür. | Open Subtitles | قد يكون ماسح مقطعيّ يسرّب أو قارورة ثاليوم متناثرة بمكانٍ ما |
| Bariyerleri geçtilerse aramayı yapmak için bir yerde durmaları lazım. | Open Subtitles | إن تخطوا حواجز الطريق فعليم التوقف بمكانٍ ما لاجراء المكالمة |
| Ayrıca aynı yerde uzun süre kaldığında... ..bunaldığını da biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أيضًا أنّكِ تشعرين بالاحتجاز عندما تعلقين بمكانٍ لمدّة طويلة |
| Bomba 52. Cadde ve B bulvarı arasında bir yerde. | Open Subtitles | القنبلة بمكانٍ ما ما بين الشارع الثاني والخمسين والحي "ب" |
| Buralarda bir yerde olması lazım. | Open Subtitles | لابد أن تكون بمكانٍ ما، بمكانٍ ما هاهنا. |
| Sen de iki yıl sonra mezun oldum. Belki daha önce karşılaşmışızdır... bilirsin, sarhoş, barların dışında bir yerde. | Open Subtitles | ربما تقابلنا من قبل سكارى، في حانة بمكانٍ ما |
| Belki daha önce karşılaşmışızdır... bilirsin, sarhoş, barların dışında bir yerde. | Open Subtitles | ربما تقابلنا من قبل سكارى، في حانة بمكانٍ ما |
| Eğer nereye gideceğini bilirsem seni başka yerde göstermem daha kolay olur. | Open Subtitles | من المساعد أن أعلم أين ستكون حتي أتظاهر بأنك بمكانٍ آخر |
| İhtimal ve olasılık arasında bir yerde. | Open Subtitles | لماذا؟ إنّه بمكانٍ ما بين الإمكانيّة والإحتمال |
| O da göremeyeceğim bir yerde saklanıyor. | Open Subtitles | هو ما زالَ يَختفي بمكانٍ ما حيث لا أستطيعُ أن أراه |
| Gerçekten öyle bir yerde mutlu olur musun? | Open Subtitles | هل ستكونين حقاً سعيدة بمكانٍ كهذا؟ هل ستكونين؟ |
| Oralarda bir yerlerde krep mi yapıyorum? | Open Subtitles | إذن في بُعد آخر بمكانٍ ما، هل أعدّ الفطائر المحلاة؟ |
| Bombayla dışarılarda bir yerlerde tahminimce onu kullanacak ve nereye gittiği hakkında en ufak bir fikrimiz de yok. | Open Subtitles | و هو الآن بمكانٍ ما و بحوزتِه المتفجرات و أعتقد بلا شك أنّه سيستخدمها و ليس لدينا فكرة إلى أين هو ذاهب |
| Yani katilin buralarda bir yerlerde olabileceğini söylüyorsun. | Open Subtitles | ما تريدين قوله بأنّ القاتل قدّ يكون هنا بمكانٍ ما؟ |
| Bir yere yerleşene kadar mezun öğrencilerimizden çoğunlukla haber alamayız. | Open Subtitles | غالبًا نفقد الاتّصال مع حديثي التخرّج ريثما يستقرّوا بمكانٍ ما. |
| Ya alerji için, normal bir yerden her gün bulunan doğal oluşumlu bir kaynak bulmuşsa? | Open Subtitles | ,ماذا لو عثر على مصدر طبيعي للحساسية بمكانٍ مجهول وكل يوم ؟ |
| su an, dunyanin baska bir yerinde baska biri bir hikâye anlatiyor. | Open Subtitles | بمكانٍ ما بهذا العالم، بوقتنا الحالي، ثمّة شخص آخر يروي قصّة |
| Bar kadınlara göre bir yer değil derken gerçekten de haklıymışsın. | Open Subtitles | ..الحانة ليس بمكانٍ للنساء لقد كنت محقاً بهذا الشأن |
| Öyleyse kafasını kesip bir yerlere gömmemiz gerekecekti. | Open Subtitles | لو كان الأمر كذلك، فعلينا أن نقطع رأسه وندفنه بمكانٍ ما |
| Muhtemelen, var olmadığını söylediğiniz kanıtla bir yerlerdedir. | Open Subtitles | على الأرجح بمكانٍ ما مع الدليل الذي ما فتِئتُم تقولون أنّه غير موجود |
| Hiç merak etme adamım, eminim bir yerlerden çıkıverir. | Open Subtitles | لا تقلق يا رجل، أنا متأكدّ أنّها بمكانٍ ما. |