Kocam dışarıda bir yerde, yağmur yağıyor ve ikimiz de içiyoruz. | Open Subtitles | زوجي بالخارج في بمكان ما انها تمطر وكلانا نتناول الشراب الآن |
Sihirli kürem o civarda bir yerde olduğunu söylüyor. Ama bilemiyorum. | Open Subtitles | و كرتي رقم 8 السحرية تخبرني أنه بمكان ما في الحي |
Gerçi getirmem lazımdı zira başka bir yerde kalması gerekiyordu. | Open Subtitles | حسنا كان علي جلبها لأنها احتاجت ان تكون بمكان ما |
Pekâlâ, belki bir yerlerde 50 bin tutarında 20'lik kalmıştır. | Open Subtitles | حسنا، ربما اجد خمسون ألف فئة عشرينات ملقاة بمكان ما |
Scully'nin tedavisinin bu duvarların içinde bir yerlerde olma olasılığı tek umudum. | Open Subtitles | إحتمال وجود علاج لسكالي بمكان ما داخل هذه الجدران.. هو أملي الوحيد. |
Mesela sen polise anahtarını orada bir yere bıraktığını söylesen. | Open Subtitles | إفترض أنك تخبر الشرطة بأنك تركت مفتاحك هنا بمكان ما |
Eğer bir şey kullanıyorsa, onu bir yerlere saklamış olmalı. | Open Subtitles | رأيت أن إن كان هناك شئ فهو مخبأ بمكان ما |
Burayla Miami arasında bir yerde işte. Onu bulun. | Open Subtitles | ابنتى بمكان ما بين هنا فى ميامى , أريدك أن تجدها |
Dur biraz, galiba bir yerde resmin olacaktı. | Open Subtitles | أنتظر ، أظنه لدي صورة لك هنا بمكان ما نعم |
Kuş saldırısı, salgın- ne istersen söyle, oralarda bir yerde toplanıyorlar, ve geri dönecekler. | Open Subtitles | ان الطيور تهاجم كالطاعون سميها كما تسميها انهم يحتشدون الان بمكان ما وسوف يعودون |
Burada bir yerde olmalı. | Open Subtitles | تعالي. لا بد أن تكون بمكان ما ، بالأسفل .. |
bir yerde, onları sersemletmek için üzerlerine limon suyu döktüklerini okumuştum. | Open Subtitles | قرأت بمكان ما أنهميضعوا.. عصير ليمون عليه لتخديره فقط |
Bu kedi, buralarda bir yerde gibi görünüyor. | Open Subtitles | هذا القط يبدو أنه بالقرب من هنا بمكان ما |
Oralarda bir yerde olmalılar. Rotası istikrarlı. Anlaşıldı. | Open Subtitles | لابد أنهم كانوا هنا بمكان ما المسار ثابت |
Lanet olsun. bir yerlerde olmalı. Tam önümüze doğru döndü. | Open Subtitles | تباً، لا بد أنه بمكان ما هنا لقد استدار أمامنا |
Lanet olsun. bir yerlerde olmalı. Tam önümüze doğru döndü. | Open Subtitles | تباً، لا بد أنه بمكان ما هنا لقد استدار أمامنا |
Onu bir kez olsun görmek isterdim. Buralarda bir yerlerde olduğunu duymuştum. | Open Subtitles | أود أن أراه فقط لمرة واحدة، سمعت أنه يوجد هنا بمكان ما |
Boşaltma planlarını araştırmamız gerekiyor hem karada, hem de gezegen dışında bir yere. | Open Subtitles | سنبدأ في التحقق من خطط الإخلاء على البر الرئيسي للعالم الخارجي بمكان ما |
Muhtemelen buraya bir yere bıraktın ve senden sonra gelen biri aldı. | Open Subtitles | ربما انت وضعته فى اى حتة بمكان ما , واشخاص اتوا واخذوه؟ |
Onları on yıl önce bir yerlere sakladım ve bir daha da bulamadım. | Open Subtitles | منذ 10 سنوات قمت بإخفائهم بمكان ما ولماعدقادرآعلى العثورعليهم. |
Orta Amerika'da bir yer olabilir. | Open Subtitles | أفهم بمكان ما في أمريكا الوسطى ربما في السلفادور |
Bu da onun dışarıda bir yerde, bir sonraki kurbanını... avlamaya çalıştığı anlamına geliyor. | Open Subtitles | مما يعني أنه بالخارج هناك بمكان ما يتصيد ضحيته التالية |
Irak Çölünün bir yerlerinde gömülü olan Antik Gizemciler tarafından kaleme alınmış Akashic Kayıtları olarak bilinen efsanevi yazıtta hayatın bütün önemli olayları yazılıdır. | Open Subtitles | إنّ الأسطورة التي دُفِنَت بمكان ما في الصحراء العراقية |
Evimize hoş geldin. Buralarda bir yerlerdedir. Biz dışarı çıkıyoruz. | Open Subtitles | تستطيعين البقاء هنا انه بمكان ما هنا, علينا الذهاب |
- Bir cep telefonu olduğunu düşünmemiştim. - bir yerlerden almış olmalı. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه لديه هاتف - ربما تخلص منه بمكان ما - |