Şimdi Elton'lara katlanmak zorunda kalacağım ve Box Hill'e gezimizi dört gözle bekliyordum! | Open Subtitles | والآن سأظطر لدعوة آل التون على العشاء لقد كنت متشوقة لرحلة بوكس هيل |
X Box ve bütün oyunlarını istiyorum. | Open Subtitles | اريد جهاز اكس بوكس مع كل العابه و جميع ايدي التحكم الجديده |
"Batter's Box" tan yeniden merhaba. Vali Hardin'le yaptığımız dört bölümlük özel programa devam ediyoruz. | Open Subtitles | مرحبا بكم مرة أخرى إلى باتر بوكس نستمر ببرنامجنا المميز ذو الأجزاء الأربعة |
Bay Books'un banyo küvetinden çıkmasına yardım ediyorum. | Open Subtitles | كنت أُساعد السيد بوكس للخروج من حوض الحمام ماذا؟ |
Xbox oynarken ağzıma edip bunu çok komik bulan kız. | Open Subtitles | الفتاة التي تتغلب علي بلعبة الإكس بوكس وتظن الأمر مضحكاً |
Pucks ilk bölüm 14.sahne, 2.çekim. | Open Subtitles | طاقم بوكس المشهد الرابع عشر.. التصوير الثاني |
Ee Travis, söyle bakalım neden Coffee Bucks'ta çalışmak istiyorsun? | Open Subtitles | إذا ترافيس أخبرني لماذا تريد العمل لصالح كوفي بوكس ؟ |
X-Box'ımı ellemeyin, eğer skorlarımı geçerseniz sizi lazer kalemimle kör ederim. | Open Subtitles | لعب الاكس بوكس بحدود اذا عبستم فى تسييفات الالعاب سوف اعميكم |
Bayan Elton'ın arabasını çeken at yaralanmış, demek oluyor ki hiçbirimiz Box Hill'e gidemiyoruz. | Open Subtitles | حصان عربات السيدة التون جريح ذلك يعني اننا لن نذهب جميعنا الى بوكس هيل |
Demek, hala Box Hill'e yapacağın akılsız geziden vaz geçmedin? | Open Subtitles | اذا هل لازلتي متعلقه بتلك الرحله الى بوكس هيل |
Box Hill'deki herkes beni duysun, onu karşı konulmaz buluyorum! | Open Subtitles | وليسمعني جميع من في بوكس هيل وجدتها لا تــقــــاوم |
Eastern Box var, Mahmuzlu Akdeniz var bir de yalnız takılan miyoplar. | Open Subtitles | "يمكن ان اخذ "ايسترن بوكس او ذات الفخذين الصلبين او قصيرة النظر |
- En azından bir işi var! - Big Box'ta fotokopici çocuk! | Open Subtitles | على الأقل لديه وظيفة فتى تصوير الورق في متجر بيج بوكس |
Big Box partisine gidemem. | Open Subtitles | حسناً ، لا يمكنني الذهاب الى حفلة بيج بوكس ، لذا |
Yeni Amerikalı ortağım. Potomac Books'tan söz ettiğimi sanıyordum. | Open Subtitles | , ربما اكون قد ذكرت مستر بوتوماك بوكس شريكى الامريكى الجديد ؟ |
Kim bilir "New York Review of Books"u okusa ne hissederdi. | Open Subtitles | - في نيويورك ريفيو أوف بوكس . - أوه، الله، نعم. |
Malikanesinde Xbox oynuyor adam. - İnsan sözü dinlemezsin ki. | Open Subtitles | إنه بقصره يلعب بالإكس بوكس الخاص به, أنت لا تستمع |
Eğer "Pucks" bunun yarısı güzel olsa... hala yayında olurdu. | Open Subtitles | لو كان (بوكس) بنص براعتة لكان يعرض في الوقت الراهن |
Doğru, Coffee Bucks çokuluslu yağmur ormanı tahrip edici ama diş doktorum var sonuçta. | Open Subtitles | صحيح, كوفي بوكس متعدد الجنسيات مدمر غابات الأمطار الاستوائيه لكن لدي تأمين أسنان |
Size bunlardan birini versem, paketler ve bana geri X-Box verir miydiniz? | Open Subtitles | إن أعطيتك واحدة من هذه.. هل تغلفينها وتعطيني اكس بوكس بدلا منها؟ |
Doktor Shaw ise sizin de tedavi ettiğiniz bir hasta olan Lucille Bockes üzerinde araştırma yapan bir bilim kadınıdır. | Open Subtitles | الطبيبة (شو) هي عالمة أبحاث والتي عملت مع مريضة (قُمت أنت أيضاً بمُعالجتها ، (لوسيل بوكس |
Boxx ile gidip şu adamla konuşmamız gerek. | Open Subtitles | يجب أن أذهب و(بوكس) للتحدث إلى ذلك الرجل |
Hiç "Boxcar Projesi"ni duydun mu? | Open Subtitles | هل سمعت عن مشروع (بوكس كار)؟ |
Sadece şunu söyle, bunlardan hangisi "Gündelik özgür düşünen biriyim, HBO'dakiler gibi" diyor? | Open Subtitles | فقط أخبرني اي هذه الفساتين تقول أنا شخص متحرر كالأشخاص في الهوم بوكس اوفيس؟ |
Baba, beni Büyük Kutu Müzik Mağazasına... götürmek zorundasın. | Open Subtitles | أبي،ستضطرّ لاصطحابي إلى متجر "بيغ بوكس ميوزيك" |
Kartınızdan Gizem Kutusu dükkanından 700 dolar çekilmek istenmiş. | Open Subtitles | كانت هناك محاولة لإستخدام بطاقتك بمبلغ 700 دولار بمتجر ميستورى بوكس |