Santrifüj dönmeyi kestiğinde, yumurta beyazı eski haşlanmamış haline dönmüş olacak. | TED | عندما يتوقف جهاز الطرد المركزي عن الدوران، يعود بياض البيضة إلى حالته الأصلية قبل السلق |
Ayrıca yumurtanın beyazı protein deposudur, ...kalorisi azdır, hiç yağı yoktur ve tadı da öyledir. | Open Subtitles | ويصادف أن بياض البيض مليء بالبروتين.. منخفض في السعرات الحراريه لا يوجد به دسم و.. وطعمه يبدو كذلك |
Yumurtanın beyazı dedim, sarısı değil. - Renk körü müsün lan sen? | Open Subtitles | قلت بياض البيض، ليس صفار البيض هل أنت مصاب بالدلتونية؟ |
Buradaki beyaz kenardan daha beyazını koyduğumu ve sizi aldattığımı düşünebilirsiniz. | TED | قد تعتقد بأنني قد غششت بأنني قد وضعت بياضا أقل من بياض الحدود هناك |
Onlar yumurta akı. Karton yesem daha iyi. | Open Subtitles | هذا ليس بيض انة بياض البيض افضل اكل الكرتون عنة |
Çoksert, kauçuk bir ıspatulayla kenarları sıyırırken, hamur karışımıyla yumurta akını çırpın. | Open Subtitles | اخلط بياض البيض مع باقي الخليط مع تنظيف الأطراف بملعقة مطاطية قاسية |
Bayrağını toprağa diktikten kısa bir süre sonra derisinin beyazlığını görüp onu ölüme mahkum eden öfkeli Wamapoke Kızılderilileri ile tanışmış. | Open Subtitles | زرع علمة على الارض وقابل قبيلة هندية غاضبة عندما شاهد بياض جلدة |
Önemli bir şey yok. Biraz yumurta beyazı ye. | Open Subtitles | هذه ليست مشكلة كبيره قم بأكل بعض بياض البيض |
Yumurtaların beyazı da fena değil. Sarısını o kadar aramıyorum açıkçası. | Open Subtitles | بياض البيض هذا جيد المذاق حقاً لا أفتقد لصفار البيض على الإطلاق |
Yumurta beyazı ve protein karışımı. | Open Subtitles | بياض البيض المخفوق مع شرائح اللحم الغنية بالبروتين |
Pekâlâ. Senin için yumurtanın beyazı, doktor, ve senin için de spesiyalimiz, tatlım. | Open Subtitles | بياض البيض من أجلك يا دكتورة والطبق الخاص من أجلك عزيزتي |
Unutmadan, buğdaylı makarna ve peyniri alıp içine yumurta beyazı ve havuç püresi eklersen sağlıklı bir yemeğin olur. | Open Subtitles | مهلاً , إذا أحضرتِ مكرونة القمح الكامل مع الجبن وألقيتِ فيها بياض البيض والجزر المهروس تكون وجبة صحية |
İnsan gözü yumurta beyazı gibidir. Isıtılınca beyaza döner. | Open Subtitles | عيناك مثل بياض البيض عندما تضربهم الحرارة يتحولون الى الابيض |
Gözün beyaz kısmı ve göz kapağı da sensörü gündüz vakti diye kandıracak ve ışıkları söndürecekti. | TED | بياض العين و جفن العين تخدع المستشعر ليعتقد بأنه وقت النهار، و سيطفيء ذلك المصباح. |
İnsanlar olarak gözlerimizde beyaz, renkli iris ve siyah göz bebeği vardır. | TED | كبشر لدينا بياض العين، القزحية الملونة وبؤبؤ العين الأسود. |
beyaz Kar, Alice Harikalar Diyar'ında. Satır aralarına bakarsanız, Kraliçe'nin "Kafasını uçurun!" demesi ya da Prens'in, Uyuyan Güzel'i bir öpücükle uyandırması Freud'un ölüm öncesi son arzuları olarak düşünülebilir. | Open Subtitles | كقصه الأميره بياض الثلج او الأميره والأقزام السبعه |
Şu an ne istersen yiyebilirsin, Ama eve dönünce yumurta akı ve Lean Cuisines. | Open Subtitles | يمكن ان تأكل هنا ماتريد لكن عندما نعود للبيت ستأكل بياض البيض والوجبات الطرية |
Gözlerinin akını görene dek silahlarımıza el atmadık. | Open Subtitles | أوقفتُ إطلاق نيارنا حتـى نتمكن من رؤية بياض عيونهم |
Yarı Açık eteği sayesinde teninin beyazlığını görebiliyorum. | Open Subtitles | موسيقى جاز ♫ تنورتها مفتوحة, أستطيع أن أرى بياض بشرتها. |
Şimdi ise sadece yumurtanın beyazını yiyorsun. Çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | والآن , يبدو أنه "أوه بياض البيض فقط شكراً جزيلاً" |
Neden hiçbir cücenin Pamuk Prenses ile beraber olmadığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرفون لما لم يتمكن الأقزام من الفوز بحب بياض الثلج؟ |
"Başkan Meinheimer'a basın kulübü yemeğinde Açık çek verecek." | Open Subtitles | الرئيس هيدي مينهيمر شيك علي بياض في الحفلة بتاعة النادي الوطني |
bembeyaz bacaklar, yeşil yeşil damarlar sağdan soldan çıkmış kemikler... İğrenç bacaklar. | Open Subtitles | كانت عبارة عن بياض مع أورده مخضره وعظام ظاهرة |
Bu yüzden gözakının mavi olmasına sebebiyet verecek başka ihtimalleri düşündüm. | Open Subtitles | قادني هذا لإستكشاف بدائل محتملة لماذا سبب إزرقاق بياض عين الضحية |
Gözlerimin beyazındaki solgunluğa bak, kornea çevresinde görülebilen yağ halkaları. | Open Subtitles | لاحظ تغيير اللون في بياض عيني الحلقات المرئية من الدهون حول القرنية |
Daha önce de dediğim gibi, daha önce hiç yumurtanın beyazından omlet yapmamıştık. | Open Subtitles | حسناً, مثلما قلت. لم يسبق أن فعلنا ذلك من قبل مع بياض البيض |