Bir anlaşmamız vardı ama daha fazla bekleyemedim. | Open Subtitles | كَانَ بيننا إتفاق لَكنِّي لا أَستطيعُ أَنْ أَنتظرَ |
Dinle, seni küçük hergele. Bir anlaşmamız var sanıyordum. | Open Subtitles | انظر أيها الأحمق الصغير لقد كان بيننا إتفاق |
Johnny, dostum, Anlaştık sanıyordum... sen bize, biz de sana yardım edecektik değil mi? | Open Subtitles | جوني ، صديقي أعتقد بأنه بيننا إتفاق نقوم بمساعدتك ، وأنت تساعدنا ، صحيح؟ |
Bir anlaşma yaptık. Buraya elimden bir şey gelir mi diye görmeye geldim. | Open Subtitles | بيننا إتفاق فقط وأنا هنا لأرى بمَ أستطيع المساعدة |
-Yardıma ihtiyacınız var, nereden bulabileceğinizi ben biliyorum. -Bir anlaşmamız vardı. | Open Subtitles | يجب أن تحصل على المساعدة ، أعلم أين يمكن الحصول على بعض المساعدة ، كان بيننا إتفاق |
Anlaşmıştık, dövüşüp dışarı çıkacaktım. | Open Subtitles | كان بيننا إتفاق, أقاتل و أكون حر. لا. |
Anlaşma yapmıştık. 90 yaşına kadar beraber olacaktık. | Open Subtitles | كان بيننا إتفاق كنا سنبقى معاً حتى نبلغ 90 سنة |
Bir anlaşmamız vardı ve ben üzerime düşeni yerine getirdim ama artık sona erdi. | Open Subtitles | لقد كانَ بيننا إتفاق وانا أبقيتُ جزءي منه |
İstediğin cevap bu olmadığı için üzgünüm ama inanıyorum ki Bir anlaşmamız var. | Open Subtitles | أسفه، لـأنها لـم تكن الـإجابة التي تُريدها. لكن أعتقد أنه بيننا إتفاق. |
Bir anlaşmamız vardı. Çocuk doğduğunda parayı alacaktınız. | Open Subtitles | بيننا إتفاق يمكنك الحصول على المال عندما أحصل أنا على الطفل |
Tek söylemeye vardığım ortak Bir anlaşmamız var. | Open Subtitles | كل ما أشيرُ إليه هنا، هو أنه بيننا إتفاق |
O Zaman Anlaştık Mı Yoksa Sokaktan Aşağı Koşmalımıyım Kendi Adıma Eski Dost Beadle Bamford? | Open Subtitles | إذاً , هل بيننا إتفاق أم ينبغي علي أن أذهب إلى صديقي القديم شماس الكنيسة [ بامفورد ] ؟ |
Anlaştık mı? Yoksa eski dostum Mübaşir Bamford'a mı gideyim? | Open Subtitles | إذاً , هل بيننا إتفاق أم ينبغي علي أن أذهب إلى صديقي القديم شماس الكنيسة [ بامفورد ] ؟ |
Anlaştık mı, anlaşmadık mı? | Open Subtitles | هل بيننا إتفاق أم لا؟ |
Bir anlaşma yaptığımızı biliyorum. Ve ona uyacağım. | Open Subtitles | أنا أعلم أن بيننا إتفاق و سأحترمه |
Bir anlaşma yaptık, anlaşmayı onurlandırmak zorundasın. | Open Subtitles | كان بيننا إتفاق و يجب أن تحترمه |
Bir anlaşmamız vardı Vince. Ölmesi gerektiği konusunda Anlaşmıştık. | Open Subtitles | . " بيننا إتفاق " فينس . جميعنا يعلم بأنه عليه الموت |
- Anlaşma yapmıştık. - Hayır konuşmuştuk. | Open Subtitles | ـ لقد كان بيننا إتفاق ـ لا ، لقد كان بيننا تفاهم |
Ama eğer işbirliğini reddetmeye devam ederse ve Jane bu haritada silahları bulursa tüm şartlar iptal olur. | Open Subtitles | لكن لو رفضت التعاون، ووجد (جاين) الأسلحة على هذه الخريطة، حسناً... فلن يعود بيننا إتفاق. |