Birkaç hafta daha sonra ise uçacak kadar büyümüş olacaklar. | Open Subtitles | في بِضْعَة أسابيعِ أخرى هم سَيَكُونونَ كبار لحدّ كاف للطَيَرَاْن. |
Adada Birkaç hafta kalacağım, hepsi bu kadar. | Open Subtitles | أنا سَأَبْقى على الجزيرةِ لمدّة بِضْعَة أسابيعِ، وذلك كل شئ. |
Birkaç gün bende kalacaklar. | Open Subtitles | أنا سَأَبقيهم لمدّة بِضْعَة أيامِ، حَسَناً، ويندي؟ |
Önceki kiracı olan Bayan Gardenia bir kaç sene önce öldü o yüzden, henüz hiçbir eşya taşınmadı. | Open Subtitles | المستأجرة السابقة السّيدة جاردينيا ماتت قبل بِضْعَة أيامِ فقط لذا مفيش حاجة اتحركت من مكانها لحد الآن |
Özellikle bir kaç yüzyıldır asıldığından bu normal. | Open Subtitles | خصوصاً متى هو يَجْلسُ حول لمدّة بِضْعَة قرونِ. |
Neden çok az kadın tamirci var? | Open Subtitles | لماذا لذا بِضْعَة ميكانيكا سيارةِ نسائيةِ؟ |
Ama Birkaç haftada bir ödeme yapıyormuş. | Open Subtitles | لكن النقدَ كَانَ يَخْرجُ، كُلّ بِضْعَة أسابيعِ. |
Birkaç hafatada bir nakde çevrilmek üzere yazdığı çekler var. | Open Subtitles | هذه عملياتِ المراقبة كَتبَ للنقدِ كُلّ بِضْعَة أسابيعِ. |
O büyük altın arayışında gerçekten zengin olabilen Birkaç altın arayıcısından biriymiş. | Open Subtitles | هو أحد المنقّبين بِضْعَة في سباق البحث عن الذهبِ العظيمِ إلى يَضْربُه غني في الحقيقة. |
ama Birkaç aydır bir ev gibi hissettirmiyor bana. | Open Subtitles | لَكنَّه مَا شَعرَ مثل البيتِ، بِضْعَة شهورِ. |
Birkaç gün içinde pigment benekleri geliştiriyorlar. | Open Subtitles | خلال بِضْعَة أيامِ يُطوّرونَ بقعا صبغية على اجسامهم الرخوة |
Yaklaşmalarını Birkaç gündür takip ediyoruz, hatırladın mı? | Open Subtitles | نحن نَتتبع إقترابهم منذ بِضْعَة أيام من الآن , هل تتذكر؟ |
Birkaç haftadır üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أنا أَعْملُ عليها مُنذ بِضْعَة أسابيعِ |
Sürekli ses dalgaları, Birkaç milisaniyede bir genliklerinin anlık görüntüleri alınarak sayısallaştırılır. | TED | يتم تحويل الموجات الصوتية المستمرة إلى أرقام من خلال أخذ "لقطات" لقيم الموجات كل بِضْعَة أجزاء من الألف من الثانية. |
Birkaç ayda bir, birlikte kaybolurlardı. | Open Subtitles | كُلّ بِضْعَة شهورِ، هم يَختفونَ سوية. |
Evet. Birkaç erkek dansçı da vardı. | Open Subtitles | نعم، كان هناك تماماً a بِضْعَة راقصين ذكورِ هنا. |
Bir kaç yüz Apache sizi bekliyor. | Open Subtitles | بِضْعَة مئات الاباتشي ينتظرونك |
Kalan bir kaç kişiden birisi. | Open Subtitles | حَسناً، أنت أحد بِضْعَة اليسارِ. |
Bir kaç gün eğlendik o kadar. | Open Subtitles | هو كَانَ مرحاً لمدّة بِضْعَة أيامِ. |
İnsanın kendini tamamen yalnız hissedeceği az sayıda yerden biri. | Open Subtitles | أَسْمعُ بأنّه أحد الأماكنِ بِضْعَة تَركتْ حيث أنت يُمْكِنُ أَنْ تَشْعرَ بالكامل لوحده. |
Çok az av bulunan bu topraklarda, bir avcının yaşamı özellikle zordur. | Open Subtitles | مَع ذلك هنا بِضْعَة مفترسون ، فحياة الصيّاد تبدو صعبُة جداً. |
Hayatta kalan çok az kişi bu akışa ayak uydurabildi. | Open Subtitles | الباقون على قيد الحياة بِضْعَة الذي كَانوا، تَعلّموا الإبْقاء على التحرّكِ |