O sağlık sigortası olmayan yaklaşık 50 milyon Amerikalıdan biri. | Open Subtitles | إنه واحد من 50 مليون أمريكي تقريباً بدون تأمين صحي |
Evet, sağlık sigortası olmayan neredeyse 50 milyon Amerikalı var. | Open Subtitles | نعم هناك تقريباً حوالي 50 مليون أمّرّيكي بدون تأمين صحي |
Sonunda kendime ve bakmakla sorumlu olduklarıma sağlık sigortası yaptıracağım. | Open Subtitles | انا أخيراً حصلت على تأمين صحي لى و لمن أعولهم |
Çünkü artık sağlık sigortamız var. | Open Subtitles | لدينا تأمين صحي الأن |
Şimdi dişlerimi fırçalayıp iple temizleyeceğim... Çünkü diş için de Sağlık sigortam yok. | Open Subtitles | سأذهب لاستخدام فرشاة الاسنان و كذلك الخيط لأنه ليس لديّ تأمين صحي للأسنان |
- Sigortanız var mı? | Open Subtitles | هل لديكي تأمين صحي ؟ |
Mortage ile alınabilecek bir ev, sağlık sigortası kredi kartı, sosyal güvenlik kartı, muhasebeci, dişçi, kendine ait bir yaşam. | Open Subtitles | و 401 ألف , رهن عقاري , تأمين صحي بطاقات أئتمان , الضمان الأجتماعي محاسب , طبيب أسنان عربتك الخاصة |
Bir başka sorum da: sağlık sigortası olmayan insanlar neden evrensel sağlık bakımını kabul etmezler? | TED | كما أتساءل أيضًا لماذا لا يتبنى الأشخاص الذين ليس لديهم تأمين صحي نظام عناية صحية شامل؟ |
sağlık sigortası olmayan birine göre çok sert konuşuyorsun. | Open Subtitles | أنت تتحدث بقوة بالنسبة لشخص ليس لديه تأمين صحي |
Rahatla. Biraz soğuk algınlığı var ve çok yakında sağlık sigortası olacak. | Open Subtitles | اهدأي، إنه مصاب بالبرد و قريباً سيحصل على تأمين صحي |
Bugün, onlar için yeni bir sağlık sigortası planı hazırlayacağım. Doğru! | Open Subtitles | اليوم، أنا مسئول عن اختيار خطة تأمين صحي جديد |
Bu yüzden de senin ofisimiz için sağlık sigortası planı seçmene ve sonra bunu çalışma arkadaşlarına açıklamana izin vereceğim. | Open Subtitles | لذا فسأدعك تختار خطة تأمين صحي لمكتبنا ثم تشرحها |
O zamana kadar, kimsenin sağlık sigortası olmayacak. | Open Subtitles | و حتى ذلك الوقت لن يكون هناك تأمين صحي لأحد |
O sağlık sigortası olmayan yaklaşık 50 milyon Amerikalıdan biri. | Open Subtitles | هوأحدتقريباً50مليونأمريكي بدون تأمين صحي. |
Evet, sağlık sigortası olmayan neredeyse 50 milyon Amerikalı var. | Open Subtitles | نعم. هناكتقريباً50مليونأمريكي بدون تأمين صحي. |
Bu sağlık sigortası olan siz 250 milyon hakkında. | Open Subtitles | هوحولالـ250المليونمنك الذي لَهُ تأمين صحي. |
Mükemmel bir sağlık sigortamız var. | Open Subtitles | لدينا افضل تأمين صحي. |
Mükemmel bir sağlık sigortamız var. | Open Subtitles | لدينا افضل تأمين صحي. |
Üç ayrı iş yapıyorum ve bir Sağlık sigortam yok. | Open Subtitles | ثلاث وظائف ، و للأن لم أحصل على تأمين صحي |
Ama sonra bir tümörüm olduğunu öğrendim ve Sağlık sigortam da yoktu. | Open Subtitles | لكن ثم عندما إكتشفت بأنّني كان عندي ورم وما كان عندي تأمين صحي |
- Sigortanız var mı, bayım? | Open Subtitles | -ألديك أي تأمين صحي يا سيدي؟ |
Tahmin edeyim, sigortan yok. Ücretsiz muayeneyi duydun. | Open Subtitles | دعني أخمن، لا تأمين صحي سمعت عن العيادة المجانية للتو |
Sağlık sigortaları olmasına rağmen hasta payları ve tazminatı aşan ödemeler birikmeye başladı. | Open Subtitles | وبالرغممنأنَّ كَانَ عِنْدَهُمْ تأمين صحي. العِبيوديديكتيبليس جَمعَ قريباً |
O halde git Robyn' e sor. Çünkü sağlık hizmeti alan o. | Open Subtitles | إذًا اسأل روبين لأنها تحصل على تأمين صحي |