- Bu işe karışma! - Hangi işe karışmayayım? | Open Subtitles | ـ لا تتدخّل فى الأمر ـ لا أتدخّل فى ماذا؟ |
- Tamam ama sakın olaylara karışma. | Open Subtitles | حسناً، لكن افعل ما يأمرانك به، ولا تتدخّل في عملهما. |
Federal bir soruşturmaya müdahale ediyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تتدخّل فيه تحقيق إتحادي، ضابط. |
Neden öldükten sonra bile işime karışıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تتدخّل في أموري حتى بعد الموت؟ |
Ajan Bristow, buna karışmayın. | Open Subtitles | الوكيل بريستو، لا تتدخّل. |
İstediğin kadar karış. Ben sadece, biz 'karışma' yaparken, senin araya girmenden korkuyorum. | Open Subtitles | أخشى فقط أن تتدخّل بينما نتدخّل نحن |
- Sen karışma. | Open Subtitles | لا تتدخّل في هذا |
- Bırak, karışma. Lütfen! | Open Subtitles | لا تتدخّل أرجوك |
karışma buna, lütfen. | Open Subtitles | لا تتدخّل رجاءً. |
Ne olursa olsun, karışma. | Open Subtitles | مهما يحدث، لا تتدخّل |
Hayır, sen bu işe karışma Damon. | Open Subtitles | -كلّا، لا تتدخّل بهذا يا (دايمُن ). |
Eylemlerinle mahkeme kararlarına müdahale ediyorsun Teddy. | Open Subtitles | أنت تتدخّل في قرارالمحكمة. |
Ama ne olursa olsun müdahale edemezsin. | Open Subtitles | لكنك لا تتدخّل تحت أي ظرف |
müdahale etmelisiniz. | Open Subtitles | يجب ان تتدخّل |
Bu onun işiydi, sen niye karışıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تتدخّل أنت فيه؟ |
Bence sen benim, işlerime karışıyorsun. | Open Subtitles | -أعتقد أنّ شؤونكِ تتدخّل معي |
Niye karışıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تتدخّل ؟ |
Sakın karışmayın. | Open Subtitles | ! لا تتدخّل |
Siz karışmayın. | Open Subtitles | لا تتدخّل ! |