ويكيبيديا

    "تتناول العشاء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yemeğe
        
    • yemek yerken
        
    • yemekte
        
    • yemeğini
        
    • Yemek yemeyecek
        
    Lucy Sunningdale'i yemeğe çağırsam sevinçten havalara uçardı. Open Subtitles لنفكر فى مدى السعادة الغامرة للوسى صننجديل لو كنت سألتها أن تتناول العشاء معى
    Eve geri dönmeliyiz. Bu akşam bize yemeğe gelecekti. Open Subtitles يجب أن نعود لبيتي إنها تتناول العشاء معنا الليلة
    Yani ikiniz oturmuş yemek yerken, iki kişi... Open Subtitles لذا، أنت كنت تجلس أنت كنت تتناول العشاء
    Burada seni seven yok ki! Seni yalnız başına yemek yerken gördüm! Open Subtitles -هنا يُحبك لقد رأيتكَ تتناول العشاء وحيداً
    - İyi akşamlar. - İyi akşamlar. Bayan McKay yemekte mi? Open Subtitles مساء الخير مساء الخير ، هل الأنسة مكاى تتناول العشاء
    Söylediklerimi yapmazsan, akşam yemeğini Caz Dolowicz'le birlikte yersin. Open Subtitles إذا لم تفعل ما أقوله لك سوف تتناول العشاء الليلة مع كاز دالاوكس
    Yemek yemeyecek misiniz? Open Subtitles ألا تريد أن تتناول العشاء ؟
    Çok geçmeden bizimle yemeğe kalmaya başladı. Open Subtitles رباه شكراً لك على الطعام وقبل أن أدرك ذلك، أصبحت تتناول العشاء معنا ..
    Bir ara yemeğe gelip hepsiyle tanışırsın. Open Subtitles لقد كنت آمل ان تأتي لعندنا و تتناول العشاء و تتعرف اليهم
    Bir ara yemeğe gelip hepsiyle tanışırsın. Open Subtitles لقد كنت آمل ان تأتي لعندنا و تتناول العشاء و تتعرف اليهم
    Bu gece Lizzie ile yemeğe çıkacağını sanıyordum. Open Subtitles ظننت انك تتناول العشاء مع ليزي هذه الليلة.
    Biriyle yemeğe çıktığını iddia ediyor, ama o biri biliyorum ki şehir dışında. Open Subtitles إنهاء تدعي انها تتناول العشاء معَ احدٍ اعرف انهُ خارج المدينة
    yemeğe çıkalım dedim ama meşgul olduğunu söyledi. Open Subtitles طلبت منها تتناول العشاء معي لكنها قالت أنها مشغولة.
    Seni yalnız başına yemek yerken gördüm! Open Subtitles -هنا يُحبك لقد رأيتكَ تتناول العشاء وحيداً
    Patrick Casey ile yemek yerken gördün. Open Subtitles رأيتها تتناول العشاء مع (باتريك كايسي).
    Bana nerede yemekte olduğunu söyledi. - Ve onu görmeye gittim. - Dalga geçiyorsun. Open Subtitles و اتصلّت بإبنتها, و قالت لي اين هي تتناول العشاء, و ذهبت لرؤيتها.
    Baba, senin Rus konsolusuyla yemekte olman gerekmiyor muydu? Open Subtitles بابا، ألا يُفترض أن تتناول العشاء مع القنصل الروسي؟
    Bu gece ders verecek ve genelliklede yemeğini dersten önce arkadaşıyla birlikte yer. Open Subtitles ‫هي تدرّس صف مسائي وعادة ‫تتناول العشاء مع صديقها مسبقا
    Akşam yemeğini es geçip odana çekiliyorsun. Open Subtitles فلا تتناول العشاء وتدخل غرفتك، وإذا دخلتُ لمحادثتك
    Yemek yemeyecek misiniz? Open Subtitles ألا تريد أن تتناول العشاء ؟
    Adelheid bu akşam Yemek yemeyecek. Open Subtitles اديلهايد) لن تتناول العشاء هذا المساء)

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد