| Ne yapmaya çalışıyorsun, hanımefendinin bavulunu mahvedeceksin. Hani nerede? | Open Subtitles | ماذا تحاول أن تفعل, تخرب حقيبة السيدة , أين هي؟ |
| Bu milyoner numarasıyla kıza ne yapmaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تحاول أن تفعل مع هذه المسكينة بخداعها بدور المليونير؟ |
| Benimle uzun süre birlikte oldun. Başını hep belaya soktun. Ne yapmaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | وجودك معي لمدّة طويلة سيوقعك في الكثير من المشاكل ماذا تحاول أن تفعل ؟ |
| Ne yapmaya çalıştığını bilmiyorum ama herneyse tamamıyla yanlış. | Open Subtitles | لا أعلم ماذا كنت تحاول أن تفعل لكن كل ما فعلته كان خاطئا |
| Bu insanlar doğru olanı yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | وهي تحاول أن تفعل الشيء الصحيح لهؤلاء الناس |
| Yani evliliğimiz için bir şey yapmaya çalışıyordun? | Open Subtitles | لذا كنت تحاول أن تفعل شيئاً لزواجنا؟ |
| - Ona ne yapmaya çalışıyorsunuz? | Open Subtitles | ماذا تحاول أن تفعل بها ؟ |
| Her şeyi aynı zamanda yapmaya çalışıyorsun ve hiçbirini bitirmiyorsun. | Open Subtitles | أنت تحاول أن تفعل كل شيء في آن واحد وأنت لم تنهي أي شيء. |
| Yaptığım her şeye rağmen, hala burada iyi bir şeyler yapmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | على من كلّ شيء فعلتهُ، لازلت هنا تحاول أن تفعل الخير. |
| Yani çizimlerin harika ama bu adamla ne yapmaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | أعني، والرسومات الخاصة بك هي مذهلة، ولكن ما هي لك تحاول أن تفعل مع هذا الرجل؟ |
| Sen hep doğru şeyi yapmaya çalışıyorsun kötü bir durumda. | Open Subtitles | كنت دائما تحاول أن تفعل الشيء الصحيح ... ... في حالة سيئة. |
| Ne yapmaya çalışıyorsun, 78 puan dönüşü mü? | Open Subtitles | ماذا تحاول أن تفعل مع 7.8 إنعطاف |
| - Bak, Quagmire ne yapmaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | أصغي , كواغماير ماذا تحاول أن تفعل ؟ |
| Kapa çeneni! Bana ne yapmaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تحاول أن تفعل بي؟ |
| Chaplin, sen bana ne yapmaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | يا إلهى، (تشابلن)، ماذا تحاول أن تفعل بى؟ |
| İyi bir şeyler yapmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | تحاول أن تفعل خيراً |
| Bana ne yapmaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تحاول أن تفعل لى؟ |
| Ne yapmaya çalıştığını biliyorum ve gerçekten anlıyorum. | Open Subtitles | وأعلم ماذا تحاول أن تفعل و أنا . حقاً أتفهّم الأمر |
| Bak, burada ne yapmaya çalıştığını biliyorum. | Open Subtitles | انظر ، أنا أعرف ماذا تحاول أن تفعل هُنا. |
| Ne yapmaya çalıştığını biliyorum. Yeşil cam, apandis. | Open Subtitles | أعلم ما تحاول أن تفعل الزجاج الاخضر، الزائد الدودية |
| Anlayacağınız geçen ay için bir şeyler yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | و حسنًا ، كما ترين ، إنها تحاول أن تفعل ذلك منذ الشهر الماضي |
| Ne yapmaya çalışıyordun? | Open Subtitles | ماذا كنت تحاول أن تفعل ؟ |
| Ne yapmaya çalışıyorsunuz? | Open Subtitles | ماذا تحاول أن تفعل هنا؟ |