Bu tuhaf adamın yüzünü görebilirsek belki kimliğini tespit edebiliriz. | Open Subtitles | إذا نستطيع رؤية هذا الوجه المخيف، لربّما يمكننا تحديد هويته. |
Ve olay yerinde onun kimliğini tespit edecek hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ولا يوجد في مسرح الجريمة ما يساعد على تحديد هويته أيضاً |
Yerel polisle paylaş bakalım, kimliğini tespit edebilecekler mi? | Open Subtitles | تواصلي مع الشرطة المحلية وأعرفي إن كان بإستطاعتهم تحديد هويته |
Şarbon kuryecimizi gördük diyebilirim ancak halen kimliğini tespit zorundayız. | Open Subtitles | سأقول أننا الآن ألقينا النظرة الأولى ناقل الجمرة الخبيثة لكننا سنواجه مهمة كبيرة في تحديد هويته |
Benim görevim kimliğini tespit etmekti. | Open Subtitles | ـ لا أعلم مُهمتي كانت تتمثل في تحديد هويته |
"Fransız polisi henüz zanlının kimliğini tespit edemedi. | Open Subtitles | "الشرطة الفرنسية لم تنجح حتى الآن في تحديد هويته" |
kimliğini tespit etmen gereken başka bir köstebek var. | Open Subtitles | فلديك جاسوس آخر وجب عليك تحديد هويته |
Yani sakızıyla kimliğini tespit etmek istyorsun. | Open Subtitles | إذاً أردت تحديد هويته من خلال علكته |
Konuştuğumuz gibi kimliğini tespit etmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحاول تحديد هويته بينما نحن نتحدث. |
kimliğini tespit edemiyorlar ama Martha'nın akrabası olan birine ait. | Open Subtitles | لم يستطيعوا تحديد هويته ولكنه قادم من شخص نسيب لـ(مارثا) |