ويكيبيديا

    "تحضرين" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • getiriyorsun
        
    • getirebilir
        
    • getirdin
        
    • gelirsin
        
    • getirirsin
        
    • getirmiyorsun
        
    • getir
        
    • alırsın
        
    • gelmiyorsun
        
    • sen gelmiyor
        
    • getireceksin
        
    Yani bu yabancıları evime getiriyorsun, ve böyle acayip şeyler soruyorlar? Open Subtitles أعني، تحضرين هؤلاء الغرباء إلي منزلي و يسألونني عن تلك الأشياء؟
    Anne, adam piliçlerin peşinden koşuyor, sen de ona süveter mi getiriyorsun? Open Subtitles أمي, هو يطارد فتاة أخرى وأنت تحضرين سترات له؟
    Zahmet olmazsa, bunun bir beden küçüğünü getirebilir misiniz? Open Subtitles أتمانعين أن تحضرين مقاساً أصغر؟
    Öyleyse neden gösteriye silahını da getirdin? Open Subtitles لماذا قد تحضرين سلاحكِ إلى المظاهرة إذاً؟
    Benim görüşmelere gelirsin, belki iki kez, ya da üç kez haftada eğer özel becerinin kullanılabilir olduğunun düşünürsem. Open Subtitles تحضرين معي إجتماعاتي ربما مرتان أو ثلاث في الأسبوع -فإذا شعرت بأن لديك موهبة خاصة ربما تصبحين مفيدة لي
    Güvenini kazandıktan sonra da sana arkasını döndüğü anda kutuları bana getirirsin. Open Subtitles ثمّ، بمجرد ان تكسبي ثقته ويدير ظهره لك تحضرين الصناديق سريعاً لي.
    Vegan lokantadaki garsonlar gibi masaya hiçbir şey getirmiyorsun. Open Subtitles كالنادلة في مطعم للنباتيين لا تحضرين شيء للطاولة
    Gidip, bebeğini getir de başka bir oyun oynayalım, olur mu? Open Subtitles لمَ لا تحضرين دميتكِ، و سنلعبُ لعبةً أخرى، اتّفقنا؟
    Birini taşa bağlarsın, süslü bir hançer ve bir demet ip alırsın. Open Subtitles تربطين شخص ما إلي صخرة ثم تحضرين خنجراً وبعض الحبال
    Avcıyı, kendi inine, inine getiriyorsun. Open Subtitles إنك تحضرين الصياد الى عرينك
    Bana yemekler getiriyorsun, beni kontrol ediyorsun... Open Subtitles تحضرين لي الطعام, وتتفقدينني
    Sen de ona bulmaca getiriyorsun. Open Subtitles أنت تحضرين لـه ألغازا، أيـضا.
    Zahmet olmazsa, bunun bir beden küçüğünü getirebilir misiniz? Open Subtitles أتمانعين أن تحضرين مقاساً أصغر؟
    - İPad'ini de getirebilir misin? Open Subtitles وهل بمقدوركِ أن تحضرين جهازكِ "الآي باد"، أيضاً؟
    Önce Lynette için pasta getirdin, ki sana salata yapmanı açıkça söylemiştim. Open Subtitles أولاً تحضرين الفطيرة لبيت (لينيت) بينما كلفتك أنا بالسلاطة..
    -Bana niye çiçek getirdin? Open Subtitles لمَ تحضرين لي وروداً؟
    Cenaze töreni düzenleyeceğiz. Umarım en azından ona gelirsin. Open Subtitles سيكون هناك مراسم العزاء آمل بأن تحضرين ذلك على الأقل
    Polisi getirirsin. Open Subtitles ،لا أستطيع أن أدعكِ تذهبين سوف تحضرين الشرطة
    Artık bana çiçek getirmiyorsun. Hayır, benden nefret ediyorsun. Open Subtitles لا تحضرين لي الزهور , أنت تكرهيني
    Hapların yanında mı? Tatlım, bana bir bardak su getir lütfen. Open Subtitles عزيزتي، هلاّ تحضرين لي كوباً من الماء، رجاءً؟
    Gece geç saatte, birkaç fotoğraf açıp şarabını alırsın, geceliğini giyersin ve arada bir ekrana öpücük kondurursun. Open Subtitles الوقت متأخر ليلا، تقومين بفتح بعض الصور، تحضرين قارورة شراب، وتقومين بتقبيل الشاشة مرة على مرة.
    Neden birkaç şaraplı gazoz kapıp buraya gelmiyorsun? Open Subtitles لماذا لا تحضرين مبرّدات نبيذ وتأتين إلى هنا ؟
    Haftada iki gün buraya geleceksin. Yanında Tucker Westmore'u da getireceksin. Open Subtitles حسنًا، بإمكانك المجيئ إلى هنا مرتين أسبوعيًا و تحضرين معكِ الطفل،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد