ويكيبيديا

    "تحضر لي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • getirir
        
    • getirmeni
        
    • Benim için
        
    • bana getirmen
        
    • bana bir
        
    • getirsin
        
    • getirmezsen
        
    • getiriyorsun
        
    Louis, bir kap su getirir misin, içine ayaklarını sokacak kadar büyük olsun. Open Subtitles أيمكنك أن تحضر لي وعاءً من الماء كبير لدرجة تكفي لوضع قدميها فيها
    Başka bir şey getirir misin? Open Subtitles لا يمكنني أن أكل هذا هل يمكن أن تحضر لي شيء آخر؟
    Baba baksana, bana biraz bira, birkaç dergi falan getirir misin? Open Subtitles يا أبي عليك أن تحضر لي العصير و مجلتان و
    Eğer susamışsam, bana su getirmeni istemem. Open Subtitles إذ كنتُ عطشة لا اريدك ان تحضر لي كأس من الماء
    Pardon, ama Benim için hazineyi gidip getirebilir misin? Open Subtitles إذا لم تأخذ الكيكة، أسفة لكن أيمكنك أن تحضر لي الكنز؟
    Muhbir ile FBI'daki amiri arasında geçen konuşma kaydını bana getirmen için seni tuzağıma düşürdüm. Open Subtitles أوقعت بك حتى تحضر لي تسجيل المحادثة بين مخبر ومسؤوله الفدرالي
    İyi ama bu sefer bana bir çanta dolusu bozukluk verme. Open Subtitles حسناً , ولكن لا تحضر لي كيساً من الفكه هذه المرَّه
    Dostum, hemşire yemeğimi getirsin diye bir saattir bekliyorum. Open Subtitles كان من المفروض أن تحضر لي الممرّضة العشاء منذ ساعة
    Eğer Paskalya için istediklerimi getirmezsen, seni öldürürüm! Open Subtitles لذا اذا لم تحضر لي ما اريد لعيد الفصح انا استطيع قتلك
    Yukarı gelirken yeni tutucu makinemi arabanın arkasından getirir misin? Open Subtitles هل تستطيعين ان تحضر لي آلة الرمي الجديدة من السيارة اثناء عودتك؟
    Gelirken diet kola getirir misin? Open Subtitles هل يمكنك أن تحضر لي دايت كولا بطريقك عند العودة ؟
    Bana şu yengeçli böreklerden getirir misin? Open Subtitles لمَ لا تحضر لي بعضاً من ذلك .. السلطعون المدخّن ثمّ نختلط بالناس؟
    Listeyi getirir getirmez telefon etmeye başlayacağım. Open Subtitles حالما تحضر لي تلك القائمة، سأبدأ حينها بإجراء الإتّصالات
    Hemşire, egzamam için bir şey getirir getirmez gidiyorum. Open Subtitles سأرحل ما ن تحضر لي الممرضة شيء من أجل الإكزيما
    - Alet tepsisiyle klorheksidin preparatını getirir misin? Open Subtitles هل تستطيع أن تحضر لي صينية جراحية و أن تعد الكلورهيكسيدين ؟
    Eğer susamışsam, bana su getirmeni istemem. Open Subtitles إذ كنتُ عطشة لا اريدك ان تحضر لي كأس من الماء
    Oh, pardon oğlum, senden en üstteki raftan kiremit getirmeni istemiştim. Open Subtitles آسف يا بني ، أردتك أن تحضر لي كومة القرميد من الرف العلوي
    Aslında Benim için bir taksi çağırabilir misin? Open Subtitles فالحقيقه، ربما يمكنك ان تحضر لي سيارة اجره
    Benim için birkaç parmak izi inceleyebilir misin? Open Subtitles هل يمكنك ان تحضر لي بعض الوثائق
    Kutuyu bana getirmen gerekiyor. Open Subtitles ـ لا ... الصندوق ... أريد منك أن تحضر لي الصندق
    - Parayı bana getirmen gerekiyordu. Open Subtitles كان من المفترض أن تحضر لي النقود
    Şimdi bana bir şişe, lastik boru ve huni bulabilir misin? Open Subtitles و الآن هل يمكنك أن تحضر لي زجاجة، بعض الأنابيب وقمع؟
    Sence neden bir hostes bana bu parayı getirsin? Open Subtitles و لماذا تحضر لي مضيفة 50 الف دولار؟
    Paramı getirmezsen olacaklara katlanırsın, anlıyor musun? Open Subtitles أيها السافل يستحسن أن تحضر لي مالي -اتفهم ما أقول؟
    Pizzalarımı da zaten sen getiriyorsun. Cezalı olmak gerçekten çok kötü! - Ama... Open Subtitles و انت تحضر لي البيتزا نعم ان تكون معاقب أمرا سيئ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد