ويكيبيديا

    "تدهورت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kötüye
        
    • bozuldu
        
    • bozulmuş
        
    • bozuldular
        
    • kötüleşirse
        
    Gün boyunca kötüye giden hava koşulları beklenmeyen bir insan etkisiyle daha da karmaşık bir hal aldı. Open Subtitles احوال الطقس تدهورت تعقدت الآن بسبب عامل بشري غير متوقع
    Ve daha da kötüye gidiyor. Şu binaları geçtiğiniz zaman... Open Subtitles وقد تدهورت إلى الأسوء , لذا حينما تعبر بين هذه المبانى
    Korkarım ki, sağlığım artık düzeltilemeyecek kadar bozuldu. Open Subtitles أخشى بأن صحتي قد تدهورت كثيرا على الدعاء
    Kamyon bozuldu. Arazide kaldık. Open Subtitles المركبة تدهورت انقطعت بنا السبل في الاراضي الوعرة
    En iyisinden; kötüye gitmiş 40 yıllık bir aşk kurcalanarak bozulmuş bir uçak, istekli bir görgü tanığı ve kafasını kapıdan bile uzatsa onu tutuklamanın güzelliği. Open Subtitles ذهبية.. علاقة لمدة 40 عاماً تدهورت وطائرة تم التلاعب بها.. و شاهد متحمس و فرضة مثيرة لإلقاء القبض عليها مجدداً إن أظهرت وجهها خارج المنزل.
    Zamanla bozuldular ve SUÇ ile ŞİDDETİN yuvası haline geldiler. Open Subtitles تدهورت وأصبحت أرضاً خصبة للجريمة و العنف
    Hastanın durumu daha da kötüleşirse ömür boyu doktorluk yapamayabilirsin. Open Subtitles ،إذا تدهورت حالة المريضة يُمكن أن تفقدي رخصتك للأبد
    Kalbi hâlâ atıyor ama durumu kötüye giderse böyle bir durumda nasıl bir tepki vereceğini bilemeyiz. Open Subtitles قلبه ما زال ينبض و لكن إذا تدهورت حالته الصحيّة لن يكون هناك أيّة طريقة لمعرفة ردّة فعله لسلسلة أخرى من هذا القبيل
    First Lady sabah erken saatlerde buradan ayrıldı. Annesinin sağlık durumu son günlerde kötüye gidiyor. Open Subtitles السيدة الأولى غادرت باكراً هذا الصباح لأن صحة والدتها تدهورت آخر بضعة أيام
    Fakat çavuşun durumu kötüye giderse 4 saatten az zamanı var. Open Subtitles ولكن اذا تدهورت حالة الرقيب... .. فسيكون لدينا اقل من اربع ساعات
    Ayrıldığımızdan beridir hayatımın kötüye doğru gittiğini hissediyorum. Open Subtitles أشعر أن حياتي تدهورت منذ انفصالنا
    Ondan sonra herşey daha kötüye gitti. Dah...daha çok içmeye başladı. Open Subtitles تدهورت الأمور منذ ذلك، بدأت تشرب أكثر
    (Gülüşmeler) Dürüst olacağım, bu andan sonra Dan'le ilişkim biraz bozuldu gibi, çünkü aldığım sonraki ileti şuydu: "İletiniz için teşekkürler - Dosya Numaranız ..." TED لأكون صريحاً معكم بعدها علاقتي مع دان تدهورت إلى حد ما، وكان ذلك بسبب البريد التالي الذي وصلني: "شكراً على رسائلك ، رقم القضية هو..."
    bozuldu, Lobo. Open Subtitles لقد تدهورت المركبه، لوبو
    Yeni mi bozuldu? Open Subtitles لقد تدهورت فقط! ؟
    Baltimore'a kızlarını ziyarete giderken yolda bozulmuş. Open Subtitles كانوا في طريقهم لزيارة إبنتهم في " بالتيمور " عندما تدهورت حالتها
    Zamanla bozulmuş. Open Subtitles تدهورت مع الوقت، لكن...
    - Feci halde bozuldular. Open Subtitles ‫ - تدهورت جميعها كثيرا.
    Yapma be dostum, ben sadece işler kötüleşirse bize... Open Subtitles ويحك يا صاح ، كنت أعلمه فقط إذا ما تدهورت الأحوال
    Durumu kötüleşirse onu çıkar. Open Subtitles إذا تدهورت حالته ، أخرجه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد