Bu mümkün... belki tuhaf bir şey, ama mümkün... arkadaşlarımı ve hazinemi... geride bıraktım... yeni bir sayfa açıyorum... neler olacağını kim söyleyebilir? | Open Subtitles | يمكن صعب لكن ممكن زملائى و كنوزى الاعزاء تركتهم خلفى |
Lafı geçmişken, onları yalnız bıraktım. Çok meraklandım şimdi. Birazdan döneceğim ve bir de ne, Yüzbaşı Yulaf? | Open Subtitles | . اتحدث عن , أنى تركتهم بدون مراقبة , سأعود ثانياً |
Onların işlerini yapmasına izin verirsen hala bir şansın olabilir. | Open Subtitles | مازال لديك الفرصة، إن تركتهم يذهبون؛ إن تركتهم يقومون بعملهم |
Hayatımızdan böyle çekip gitmelerine izin verdiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع ان اصدق انك فقط تجلس هناك و تركتهم يخرجون من حياتنا |
onları titreşimli yatakta bıraktın, ne olacağını sanıyordun? | Open Subtitles | لقد تركتهم على سرير هزّاز ما الذي كنت تظن أنه سيحدث؟ |
O halde nasıl oluyor da, dün aynen bıraktığım yerde duruyorlar? | Open Subtitles | إذن، كيف يعقل أنهم مازالو هنا في المكان الذي تركتهم ؟ |
Edgar, bu insanları bıraktığın için sana teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | ايدغارز اريد ان اشكرك لانك تركتهم يرحلون |
Hindistan'da bir karım ve iki çocuğum vardı. onları 23 yıl önce orada bıraktım. | Open Subtitles | كان لدى زوجة وطفلان في الهند تركتهم هناك منذ 23 سنة |
Hindistan'da bir karım ve iki çocuğum vardı. onları 23 yıl önce orada bıraktım. | Open Subtitles | كان لدى زوجة وطفلان في الهند تركتهم هناك منذ 23 سنة |
On dakika önce kilisemin pazar okuluna bıraktım. | Open Subtitles | لقد تركتهم في مدرسة الأحد في كنيستي منذ 10 دقائق |
Ben de rahat bıraktım. Ancak o hafta sonu... | Open Subtitles | لقد تركتهم وشأنهم ولكنبنهايةذلكالإسبوع.. |
Hata Valstoria'yı öldürmelerine izin veren senindi. | Open Subtitles | الخطأ الذى وقعت فيه عندما تركتهم يقتلون فيستوريا0 |
Gerçekten kafama bir yılan koymalarına izin verdiğime inanamıyorum. Ben de kabul ettim. | Open Subtitles | لا أُصدق أني تركتهم بالفعل يضعون ثعبان في رأسي رأسي، لقد وافقت على هذا |
O öfke yüzünden beni bu kahrolası yere tıkmalarına izin verdin. | Open Subtitles | تركتهم يضعونني في هذا المكان المزري بسبب هذا الغضب |
- onları soğukta bıraktın. - Burası çok daha soğuk. | Open Subtitles | لقد تركتهم في البرد - إنها أبرد بكثير هنا - |
Senin meyhane demediğin alkol servisi yapılan yerde mi bıraktın? | Open Subtitles | هل تركتهم في المكان الذي يقدمون فيه المشروبات الكحولية الذي لا تسميه حانة ؟ |
Ailemi ve geride bıraktığım arkadaşlarımı özledim. | TED | افتقدت عائلتي وأصدقائي الذين تركتهم خلفي. |
Birbirlerinin çatalından* bira içmeye başladıklarında ben ayrıldım. | Open Subtitles | لقد تركتهم بالضبط عندما بدأوا يشربون البيرة |
Eğer onları burada terk edersek kaldırıma bırakılmış çocuklara benzerler. | Open Subtitles | و إذا تركتهم هنا فسيكونون مجرد أولاد يستلقون بجانب بنائكم |
Akıllarını başlarında tutmam gerekirken bırakıp gittim. | Open Subtitles | كان من المفترض أن أحفظهم كأمانةً لدي لكنني تركتهم سأموت لو حدث لهما شيئاً |
Ne bok yiyeceğimizi biliyormuşuz gibi hemşireler buraya bıraktı. | Open Subtitles | الممرضة قد تركتهم للتوّ ،وكأنّنا نعرف مالذي يجب علينا فعله |
Belki birkaç tane, ama meraklanma. Eğer onları yalnız bırakırsan, onlar da seni yalnız bırakırlar. | Open Subtitles | قد يكون هناك القليل، لكن لا تقلق، إن تركتهم وشأنهم، تركوك وشأنك |
En korkunç kısmı ise çocuklarımı unuttum ve bütün gece markette kaldılar. | Open Subtitles | الجزء المريع هو أنني نسيت أولادي و تركتهم طوال الليل في المتجر |
Peki neden ayrıldın? | Open Subtitles | لماذا تركتهم إذن؟ |
Sana miras bıraktığı bu dans göbeğini daha iyi haketmelisin. | Open Subtitles | من الأفضل أن تستحقى أجراس الرقص التى تركتهم لكى |
Kıyafetlerimi kurutmak için, çok uzun süre bırakırsam... ..çatı katına akıyor. | Open Subtitles | إنّه يأخذ ملابسي وحسب إن أنا تركتهم هناك فوق -ليجفّوا طويلاً |