| Bu kapının yanında kalamazsın. | Open Subtitles | حسنا، أنت لا تستطيعين البقاء بقرب هذا الباب |
| Yalan söyleyeceksen, içeceksen ve geceyi dışarıda geçireceksen, burada benimle kalamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيعين البقاء معي إذا كنت ستكذبين، تشربين وتبقين خارج المنزل طوال الليل |
| Burada kalamazsın. Gidelim. | Open Subtitles | آ آ آنتِ لا تستطيعين البقاء هنا, دعينا نذهب |
| Biliyorum.Eğer sen gelmek istemiyorsan, kalabilirsin. | Open Subtitles | انا اعلم ,اذا كنت لاترغبين بالمجئ تستطيعين البقاء |
| İstediğin kadar evimde kalabilirsin, ama sakın bana, annene davrandığın gibi davranma. | Open Subtitles | تستطيعين البقاء في منزلي قدر ما تشائين لكن لا تعامليني مثلما تعاملي امك |
| - Sürekli uyanık kalamaz. | Open Subtitles | لأنك لا تستطيعين البقاء مستيقظة طيلة الوقت. |
| - Umarım sen de mutlusundur. İşime burnunu sokmadan duramayacağını biliyordum. | Open Subtitles | اتمنى بان تكون سعيد ايضا علمت بانك لا تستطيعين البقاء خارج اعمالي |
| Bu gece bizimle kalabilirsiniz. | Open Subtitles | فإنك تستطيعين البقاء معنا هنا الليلة. |
| Ama sadece Lauren ile de hayatta kalamazsın.. | Open Subtitles | لا تستطيعين البقاء على قيد الحية خارجاً فقط من لورين |
| Ve ben de onunla evli olduğum için, benimle de kalamazsın. | Open Subtitles | وتعهدت بانها لن تسمح لكِ ان تتعدي عتبة بيتها مرة اخرى و بينما انا متزوج منها لا تستطيعين البقاء معي |
| O haklı, artık burada kalamazsın. | Open Subtitles | هو محق لن تستطيعين البقاء هنا بعد الآن |
| Sonsuza kadar içeride kalamazsın! | Open Subtitles | -لا،شكرا لكم . -لن تستطيعين البقاء بالداخل إلى الأبد. |
| Üzgünüm ama burada kalamazsın. | Open Subtitles | آسفة . لكنك لا تستطيعين البقاء هنا |
| Onlarla kalamazsın. Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | لا تستطيعين البقاء مهعم تعلمين ذلك |
| Daha fazla kalamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيعين البقاء. |
| Kalede kalabilirsin iyileşene kadar sana bakacağız. | Open Subtitles | تستطيعين البقاء في القصر سوف نعتني بك حتى تشفين |
| Sonraki ameliyata kalabilirsin. 2:00'den itibaren anjiyoplastim var. | Open Subtitles | تستطيعين البقاء للجراحة التالية |
| - Sanırım kalabilirsin. - Sahi mi ? | Open Subtitles | أنظرى، أفترض بأنّك تستطيعين البقاء |
| Önemli değil. Burada istediğin kadar kalabilirsin. | Open Subtitles | لابأس تستطيعين البقاء طوال ماتشائين |
| Hayatım, burada istediğin kadar kalabilirsin. | Open Subtitles | عزيزتي , تستطيعين البقاء هنا كما تريدين |
| Biraz olsun kalamaz mısın? | Open Subtitles | هل تستطيعين البقاء... لفترة؟ ... |
| Evet uzak duramayacağını biliyordum. | Open Subtitles | أجل، علمت أنّكِ لا تستطيعين البقاء مبتعدة |
| İstediğiniz kadar kalabilirsiniz. | Open Subtitles | - تستطيعين البقاء المدة التي تشائين |