| Ayrıca Sakagawea vitrininde her gece canlanıyor. Lewis ve Clark'ın tartışmalarını dinliyor. | Open Subtitles | و "ساكاجاويا" , تعيش في صندوقها "تستمع الى حديث "لويس و كلارك |
| Futbol maçı dinliyordun. | Open Subtitles | كنت تستمع الى مبارة كرة القدم |
| Ablanı dinleme. Boğazına parmağını sokmak, adamı kusturmaz. | Open Subtitles | لا تستمع الى أختك، إدخال إصبعك الى حلقك لا يجعلك تتقيأ |
| Abandoned Ghouls'u mu dinliyorsun? | Open Subtitles | -هل تستمع الى جولوس المنبوذ ؟ -أنا استمع الآن |
| Yine, söylediğim tek bir kelimeyi bile dinlemiyorsun. | Open Subtitles | مجدداً، أنت لم تستمع الى أي كلمة مما قولتها |
| Sadece beni dinlemeni istiyorum... Dinliycekmisin? | Open Subtitles | اريدك فقط ان تسمعنى هل يمكنك ان تستمع الى ؟ |
| Anneme burada Dünya Kupası'nı dinlediğini söyleyeceğim! | Open Subtitles | سأقول لامي انك هنا تستمع الى نهائي كأس العالم |
| Sam ile benim konuştuğum her şeyi dinliyor musun? | Open Subtitles | هل انت , هل انت تستمع الى كل مايدور بيني وبين سام؟ |
| Beni dinliyor musun? | Open Subtitles | لا، انا اسف ، هل كنت تستمع الى ما اقول؟ |
| Seni duyamaz. Müzik dinliyor. | Open Subtitles | لايمكنها سماعك انها تستمع الى الموسيقى |
| Neyi dinliyordun? | Open Subtitles | تستمع الى ماذا؟ |
| Konuşmamı mı dinliyordun? | Open Subtitles | كنت تستمع الى مكالمتي؟ |
| Yani dersimi dinliyordun ve.. | Open Subtitles | إذن كنت تستمع الى محاضرتي |
| Kapının içindeyken diğer yarışçıları dinleme. | Open Subtitles | عندما تكون عند البوابه لا تستمع الى المتسابقين الاخرين |
| Bir İrlanda sözü vardır: "İtalyan deyişlerini dinleme." | Open Subtitles | وهناك مثل ايرلندي يقول " لا تستمع الى المثل الايطالي" |
| Şimdi sen, onun insanlarının müziğini dinliyorsun. | Open Subtitles | الآن جعلتكَ تستمع الى موسيقى قومها |
| Sürekli müzik dinliyorsun. | Open Subtitles | أنت تستمع الى الموسيقى طوال الوقت |
| Beni dinlemiyorsun bile, değil mi? | Open Subtitles | انت حتى لا تستمع الى اليس كذلك؟ |
| Sen de yalancısın. - Sen asla beni dinlemiyorsun. | Open Subtitles | استلقى انت ايضا - انت لا تستمع الى ابدا - |
| - Hmm? -Beni dinlemeni istiyorum. | Open Subtitles | اتمنى بالفعل ان تستمع الى |
| Anneme burada Dünya Kupası'nı dinlediğini söyleyeceğim! | Open Subtitles | سأقول لامي انك هنا تستمع الى نهائي كأس العالم |
| Victor Drazen aradığında taleplerini dinleyip işbirliği yapmanız gerekecek. | Open Subtitles | انك ستتحدث الى "فيكتور دريزن" عندما يتصل بك و تستمع الى طلباته و تتعاون معه |