"تشعروا" - ترجمة من عربي إلى تركي

• hissetmeyeceksiniz
• hissetmenizi
• hissetmeyin
• hissetmelisiniz
• hissedeceksiniz
• hissetmediniz

Bu, saldırganlığınızı kontrol altına almanızı sağlayacak ve kendinizi sürekli bezgin hissetmeyeceksiniz.
سيسمح لكم بالتحكم فى غضبكم و عدوانيتكم لذا لن تشعروا بالتعب اثناء العمل

Gerçek ateş değil, giysiler özel yapım. Hiçbir şey hissetmeyeceksiniz.
إنها ليست نار حقيقية, فهذه الأجنحة صنعت حتى لا تشعروا بأي شيء

Düşünmekten daha çok hissetmenizi istiyorum.
لا اريدكم أن تفكروا بالقدر الذي أريدكم أن تشعروا بالاشياء فيه

Son olarak, bu konuşmayı ve deneyleri bitirirken, konuşma sonunda hissetmenizi umduğum şey mutluluk ve duygular.
وأخيراً، لنختم حديثنا وتجاربنا، أتمنى أن تشعروا بالسعادة والعاطفة بنهاية هذا الحديث.

Kötü hissetmeyin, millet. Herkese biletlerde %10 indirim var. Tabii ya, çok sağ ol.
لا تشعروا الأسى ستنالون خصماً خاصاً على تذاكر العروضح

Arabanızı sürerken bir yerden başka bir yere gidiyormuş gibi hissetmelisiniz.
إذًا عندما تقودون سيارتكم، يُفترض ألا تشعروا سوى أنكم ذاهبون من مكان لآخر.

Ardından yan tarafa doğru eğilin, vücudunuzun yan tarafı boyunca uzun bir gerilme hissedeceksiniz.
وبعد ذلك تكون كل الحركة الى الجانب انتم سوف تشعروا بتمدد طويل على طول جسمكم من الجانب

Yani, siz hiç ilk kez gördüğünüz biriyle aniden bir bağ hissetmediniz mi?
أنا أعنى , هل لم تشعروا ياشباب من قبل بإتصال مع شخص قابلته للتو ؟

Alevler gerçek değil, kostümler ona göre hazırlandığı için hiçbir şey hissetmeyeceksiniz. - Bana epey gerçekmiş gibi geldi.
أعدك انها ليست نار حقيقية هي نار مصنعة لذا لن تشعروا بشيئ

Burada durun. Endişelenmeyin, hiçbir şey hissetmeyeceksiniz.
قفوا هنا لا تقلقوا، لن تشعروا بشيء

Bundan sonra, yağmuru hissetmeyeceksiniz çünkü birbirinizin sığınağı olacaksınız.
والآن لن تشعروا بالمطر .. كل منك

Bundan sonra, soğuğu hissetmeyeceksiniz çünkü birbirinizi ısıtacaksınız.
لن تشعروا بالبرد ستدفئون دائماَ بعضكما

Ten'de ustalaşınca rakibinizin iradesinden kaynaklanan baskıyı hissetmeyeceksiniz.
إذا ما أجدتما "التين" فلن تشعروا من بعدئذٍ بضغط إرادة خصم لكما.

"Kalplerinizin söküldüğünü hissetmenizi dilerdim!"
أتمني بأن تشعروا جميعكم باحساس تمزق قلبكم

Evinizde hissetmenizi istiyorum, çünkü burası artık sizin eviniz.
أريدكم أن تشعروا أنكم في منزلكم لأن هذا الآن منزلكم أيضاً

Biraz garip kaçabilir. Bir nevi çifte randevuda sayılırız. Kendinizi beşinci ve altıncı tekerlek gibi hissetmenizi istemeyiz.
قد يكون هذا غريباً ، ولكن نحن الآن في موعد ثنائي لا نريدكم أن تشعروا بأنكم العجلة الخامسة والسادسة

Endişe etmenizi istemiyorum ve sakın şey hissetmeyin kötü falan yani, çünkü...
أنا فقط لا أريد منكم يا رفاق ان تقلقوا ولا اريدكم أن تشعروا تعرفون بالسوء أو اي شيء لأنني

Sakın şey hissetmeyin... kötü falan yani, çünkü...
ولا اريدكم أن تشعروا تعرفون بالسوء أو اي شيء

Sizden onları yapmanızı istedim ki, kendinizi değersiz hissetmeyin.
أنا طلبت منكم فقط أيها المهرجان... لكي تشعروا بأنكم لستوا عديمي الفائدة

Bu gece harika bir şey yaptınız. Kendinizi iyi hissetmelisiniz.
قمتم بعمل عظيم الليلة، عليكم أن تشعروا بالفخر لذلك

Bu gece biraz rahatlayıp dinlenmekte özgür hissetmelisiniz.
يجب على جميعكم أن تشعروا بحرية لتسترخوا و ان تحظوا ببعض الراحة الليلة

Hava atmak gibi olmasın ama kazanırsanız mısırla ilgili daha önce hiç hissetmediğiniz şeyler hissedeceksiniz.
لا اريد التفاخر ولكن إن قبلتم ستشعرون بأشياء تجاه الذره لم تشعروا بها من قبل

Uzun süre kötü hissedeceksiniz, anladınız mı?
سوف تشعروا بالكآبة لمدة طويلة, أتفهموا؟

siz de benim gibi, kendinizi özel hissetmediniz mi?
ألم تشعروا جميعاً بهذه الخصوصية؟