Bu, saldırganlığınızı kontrol altına almanızı sağlayacak ve kendinizi sürekli bezgin hissetmeyeceksiniz. | Open Subtitles | سيسمح لكم بالتحكم فى غضبكم و عدوانيتكم لذا لن تشعروا بالتعب اثناء العمل |
Gerçek ateş değil, giysiler özel yapım. Hiçbir şey hissetmeyeceksiniz. | Open Subtitles | إنها ليست نار حقيقية, فهذه الأجنحة صنعت حتى لا تشعروا بأي شيء |
Düşünmekten daha çok hissetmenizi istiyorum. | TED | لا اريدكم أن تفكروا بالقدر الذي أريدكم أن تشعروا بالاشياء فيه |
Son olarak, bu konuşmayı ve deneyleri bitirirken, konuşma sonunda hissetmenizi umduğum şey mutluluk ve duygular. | TED | وأخيراً، لنختم حديثنا وتجاربنا، أتمنى أن تشعروا بالسعادة والعاطفة بنهاية هذا الحديث. |
Kötü hissetmeyin, millet. Herkese biletlerde %10 indirim var. Tabii ya, çok sağ ol. | Open Subtitles | لا تشعروا الأسى ستنالون خصماً خاصاً على تذاكر العروضح |
Arabanızı sürerken bir yerden başka bir yere gidiyormuş gibi hissetmelisiniz. | TED | إذًا عندما تقودون سيارتكم، يُفترض ألا تشعروا سوى أنكم ذاهبون من مكان لآخر. |
Ardından yan tarafa doğru eğilin, vücudunuzun yan tarafı boyunca uzun bir gerilme hissedeceksiniz. | Open Subtitles | وبعد ذلك تكون كل الحركة الى الجانب انتم سوف تشعروا بتمدد طويل على طول جسمكم من الجانب |
Yani, siz hiç ilk kez gördüğünüz biriyle aniden bir bağ hissetmediniz mi? | Open Subtitles | أنا أعنى , هل لم تشعروا ياشباب من قبل بإتصال مع شخص قابلته للتو ؟ |
Alevler gerçek değil, kostümler ona göre hazırlandığı için hiçbir şey hissetmeyeceksiniz. - Bana epey gerçekmiş gibi geldi. | Open Subtitles | أعدك انها ليست نار حقيقية هي نار مصنعة لذا لن تشعروا بشيئ |
Burada durun. Endişelenmeyin, hiçbir şey hissetmeyeceksiniz. | Open Subtitles | قفوا هنا لا تقلقوا، لن تشعروا بشيء |
Bundan sonra, yağmuru hissetmeyeceksiniz çünkü birbirinizin sığınağı olacaksınız. | Open Subtitles | والآن لن تشعروا بالمطر .. كل منك |
Bundan sonra, soğuğu hissetmeyeceksiniz çünkü birbirinizi ısıtacaksınız. | Open Subtitles | لن تشعروا بالبرد ستدفئون دائماَ بعضكما |
Ten'de ustalaşınca rakibinizin iradesinden kaynaklanan baskıyı hissetmeyeceksiniz. | Open Subtitles | إذا ما أجدتما "التين" فلن تشعروا من بعدئذٍ بضغط إرادة خصم لكما. |
"Kalplerinizin söküldüğünü hissetmenizi dilerdim!" | Open Subtitles | أتمني بأن تشعروا جميعكم باحساس تمزق قلبكم |
Evinizde hissetmenizi istiyorum, çünkü burası artık sizin eviniz. | Open Subtitles | أريدكم أن تشعروا أنكم في منزلكم لأن هذا الآن منزلكم أيضاً |
Biraz garip kaçabilir. Bir nevi çifte randevuda sayılırız. Kendinizi beşinci ve altıncı tekerlek gibi hissetmenizi istemeyiz. | Open Subtitles | قد يكون هذا غريباً ، ولكن نحن الآن في موعد ثنائي لا نريدكم أن تشعروا بأنكم العجلة الخامسة والسادسة |
Endişe etmenizi istemiyorum ve sakın şey hissetmeyin kötü falan yani, çünkü... | Open Subtitles | أنا فقط لا أريد منكم يا رفاق ان تقلقوا ولا اريدكم أن تشعروا تعرفون بالسوء أو اي شيء لأنني |
Sakın şey hissetmeyin... kötü falan yani, çünkü... | Open Subtitles | ولا اريدكم أن تشعروا تعرفون بالسوء أو اي شيء |
Sizden onları yapmanızı istedim ki, kendinizi değersiz hissetmeyin. | Open Subtitles | أنا طلبت منكم فقط أيها المهرجان... لكي تشعروا بأنكم لستوا عديمي الفائدة |
Bu gece harika bir şey yaptınız. Kendinizi iyi hissetmelisiniz. | Open Subtitles | قمتم بعمل عظيم الليلة، عليكم أن تشعروا بالفخر لذلك |
Bu gece biraz rahatlayıp dinlenmekte özgür hissetmelisiniz. | Open Subtitles | يجب على جميعكم أن تشعروا بحرية لتسترخوا و ان تحظوا ببعض الراحة الليلة |
Hava atmak gibi olmasın ama kazanırsanız mısırla ilgili daha önce hiç hissetmediğiniz şeyler hissedeceksiniz. | Open Subtitles | لا اريد التفاخر ولكن إن قبلتم ستشعرون بأشياء تجاه الذره لم تشعروا بها من قبل |
Uzun süre kötü hissedeceksiniz, anladınız mı? | Open Subtitles | سوف تشعروا بالكآبة لمدة طويلة, أتفهموا؟ |
siz de benim gibi, kendinizi özel hissetmediniz mi? | Open Subtitles | ألم تشعروا جميعاً بهذه الخصوصية؟ |