"تصلحه" - ترجمة من عربي إلى تركي

• tamir
• onarabilir
• düzeltirsin

Bak, o kadar kafan çalışıyorsa gel de sen tamir etsene?
إسمع , إذا كنت ذكياً هكذا ؟ لماذا لا تأتى و تصلحه بنفسك ؟

"Onu tamir etmelisiniz! Efendim, eğer devrelerim veya dişlilerim yardım edecekse, seve seve veririm."
يجب أن تصلحه, سيدى، إذا ستساعد اى من دوائرِي أَو تروسِي, سأتبرع بهما بسرور

Bu müzik kutusunu tekmeleyip kıracağım, sen de tamir edemeyeceksin, Henry.
سأركل صندوق الموسيقى هذا انت لا تصلحه يا هنري

Farınız için sadece bir uyarı verip gitmenize müsade edeceğim. Onu tamir ettirin.
سوف أدعكم تذهبون و ذلك بتحذير بإصلاح المصباح الخلفى.يجب أن تصلحه فورا.

Bu boyutta bir transistör ve enerji çıkışı olsa ve yeterince ince bir tel, onarabilir misiniz?
لو لديك ترانزيزتور فى هذا الحجم و مصدر طاقه و سلك رفيع كفايه , يكنك ان تصلحه ؟

Bunu kaçarak değil, savaşarak düzeltirsin.
لن تصلحه بهروبك. وإنما بقتالك.

Bu beni şaşırttı, ama önemli değil çünkü eğer bozuk değilse, tamir etmezsin, haksız mıyım?
هذا يفاجئني لكن لا يهمّ لأنّه كما يقال لا تصلحه ما لم يكن مكسورًا هل أنا محقّ؟

İkiye ayrılmış! tamir edemezsin!
لانه مقسوم لنصفين لا تستطيع ان تصلحه

Sabah 5. de neyi tamir ediyordunuz ki?
ماذا كنت تصلحه في الخامسة فجراً ؟

Suları kesmeden, tamir etmeniz gerek. - Denerim.
أريدك أن تصلحه دون أن أقطع المياه

Gel, bak, hatta tamir et.
أريدك أن تصلحه نحتاج للكهرباء.

Hep söylerim, "bozuk değilse tamir etme."
"دائما ما أقول " إذا لم يكن معطوب فلا تصلحه

Evet, eğer bir şey bozulmazsa tamir etmiyorum. Öyle değil mi?
حسناً، "إن لم يكن محطماً فلا تصلحه" صحيح؟

" - Onu tamir edebilirsin, değil mi?
يمكن ان تصلحه, أليس كذلك؟

Bunu benim için tamir edebilirsiniz belki dedim.
اعتقدت أنك من الممكن أن تصلحه لي...

Sana nasıl tamir edeceğini çoktan söyledim.
أخبرتُك بالفعل كَيفَ تصلحه

Onu tamir etmeni istiyorum.
أريدك أن تصلحه.

- tamir etmenizi istemiyorum.
-لا أريدك أن تصلحه