ويكيبيديا

    "تضعه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • koy
        
    • koyduğun
        
    • koyup
        
    • koyuyorsun
        
    • koyma
        
    • koymak
        
    • koyarsan
        
    • koyduğu
        
    • koyabilirsin
        
    • koyar
        
    • kullanıyorsun
        
    Gaitanı yap, ve sonra tahta çubukla örneği yeşil kutunun içine koy. Open Subtitles ستتغوّط ثم تستخدم عوداً خشبياً لجمع البراز ثم تضعه في العلبة الخضراء
    Forbes'la her ne işin varsa, yazıp bir zarfa koy ve taksiciye ver. Open Subtitles اي عمل تريده من فوربس سوف تضعه في ظرف وتعطيه بعد ذلك للسائق
    Bu da neyi gösteriyor? Kafana koyduğun her şeyi yapabilirsin. Open Subtitles هذا يعني أنك قادر أن تفعل أي شيء تضعه بعقلك
    Afyonu ağzına koyup yutuşunu izle. Open Subtitles راقبيها وهي تضعه في فمها وراقبيها وهي تبلعه
    Düğmeye basıyorsun, kızak açılıyor, bir CD alıp içine koyuyorsun. Open Subtitles أضغط ذلك الزر تفتح الصينية وتمسك القرص و تضعه بالداخل!
    Oraya koyma. Odama koy. Open Subtitles لا تضعه هناك ، فقط ألقه فى الغرفة.
    Bu çocuk kaybolmuş, suçlu değil, Neden onu hapse koymak istiyorsunuz? Open Subtitles انه تائه و ليس مجرم لماذا تريد ان تضعه فى السجن؟
    Hayır, bu şeyler içine ne koyarsan atar. Open Subtitles لا، لا، لا، هذه الأشياء تُطلق أي شيءٍ تضعه به
    Kullanım kılavuzunu boşverin. Sizlerin kafasını karıştırmak için devletin koyduğu bir kağıt olduğuna eminim. TED سوف أتجاهل التعليمات. إنها ما تضعه الحكومة لارباككم, انا متأكد من ذلك.
    Onu sadece şurada diğerlerinin yanına koyabilirsin. Open Subtitles بأمكانك ان تضعه هناك مع الاخرين
    - Yarım saat suda yavaş yavaş kaynat, tabağa koy ve tereyağı ekle. Open Subtitles ،ــ يغلي في الماء لـ15 أو 20 دقيقة ثم تضعه على الصحن وتضيف الزبد
    Mikrofon kablosunu sök... ve kaskını çıkarıp, kenara koy. Open Subtitles أنت تنزع كابل الميكرفون وتخلع خوذتك ثم تضعه بها
    Sadece ağzına koy ve döndür, bunu bir dergide okumustum Open Subtitles انت تحتاج فقط لشيء تضعه في فمك قرأت هذا في احد المجلات
    Ormana koyduğun şeylere dikkat et. Bir gün bizimde aynı sorunumuz olabilir. Open Subtitles إنتبه من ما تضعه في الغابة ربما نواجه مشكلة يوم من الأيام
    Sandviçini taze tutmak için içine koyduğun bir poşet icat ettim. Open Subtitles لقد إخترعت ذاك الكيس الكرتوني الذي تضعه حول الشطيرة لتبقيها طازجة
    Hey, Skeever, neleri kavanoza koyup ölünceye kadar sallarsın? Open Subtitles هاى، أسكيفر، ما الذي تضعه في الجرة وتهزة حتى يموتوا؟
    Anne, sana Meg'in dün gece Brian'ı bağladığını... ve arabasının bagajına koyup gittiğini söylemem kötü olur mu? Open Subtitles هل هو سيء إذا رأيت ميج تقيّد براين البارحة و تضعه في صندوق سيارته ثم تذهب بعيداً؟ ماذا؟
    Altı saat sonra kazıp çıkarttığında servis tabağına koyuyorsun ve bam! Open Subtitles بعد 6 ساعات، تخرجه، تضعه على طبق، وهكذا...
    Ne koyuyorsun oraya? Open Subtitles ما الذي تضعه هناك؟
    Masaya koyma onu! Open Subtitles لا تضعه على الطاولة
    Bu çocuk kaybolmuş, suçlu değil, Neden onu hapse koymak istiyorsunuz? Open Subtitles هذا الولد تائه و لس مجرم لماذا تريد ان تضعه فى السجن؟
    - Evet, eğer torbaya koyarsan, kendi suyunda pişer. Open Subtitles أجل، أنا أقول لك، تضعه داخل كيس ويطبخ نفسه.
    Bence insan aklına koyduğu her şeyi yapabilir... Open Subtitles أعتقد بأنك يمكن أن تنجز أي شئ تضعه في راسك
    Yastığının altına koyabilirsin. Open Subtitles يمكنك أن تضعه أسفل وسادتك
    Bunları kavanoza koyar ve gerektiğinde kullanırdı. TED كانت تضعه في الجرة ثم تستخدمه عند الحاجة.
    Zil olarak da çöp tenekesi kapağı kullanıyorsun. Open Subtitles و تضعُ الريشَ على غِطاء صندوق القُمامة و تضعه قُبعَة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد