"تضليل" - ترجمة من عربي إلى تركي

• dikkat dağıtma
• sis
• yanıltmaya
• yönlendirme
• aldatmacadır
• aldatmacadan

Bu sadece bir rastlandıydı. Uygun bir dikkat dağıtma hamlesiydi.
لقد كانت مصادفة جميلة , تضليل مريح

İstedikleri de tam olarak bu. Bu bir tür dikkat dağıtma gibi bir şey.
-هذا ما يريدونه تماماً، هذا تضليل

Ben sis bulutuydum.
كنت وسيلة تضليل

Görüntüler, adaleti yanıltmaya çalıştığı... 8 KASIM 2007 ...şüphesiyle polisin Blake Fielder-Civil'i kelepçeleyip gözaltına aldığı ana ait.
تلك كانت اللحظه الشرطه قبضت على بليك فيلدر كفيل بالاشتباه بمحاولة تضليل العداله

Bunun adı, yanlış yönlendirme, kafa karıştırma, şüphe... bu bu anlaşılmaz bir şey!
هذا تضليل و تحيير هذا غير مفهوم

Willa, saldırıya geçti. Bazı numaralarla. Bu klasik bir aldatmacadır.
(ويلا) بدأت بالهجوم، ولقّبت (ليو) بأسماء، هذا تضليل تقليدي.

Bizce, hedeflenmiş bir aldatmacadan başka bir şey değildir.
من وجهة نظرنا، هو ليس سوى تضليل موجّه

dikkat dağıtma, değil mi?
تضليل, صحيح ؟

dikkat dağıtma olayı.
تضليل

dikkat dağıtma yöntemi.
تضليل آخر

Nereden dikkat dağıtma?
تضليل من ماذا؟

Beni sis bulutu olarak kullandı.
استغّلني كوسيلة تضليل

Bay Bitcoin de kendi anonimliğini avukat-müvekkil gizliliğini sis perdesi olarak kullanmak suretiyle garanti altına alma çabasında.
و"تجار مخدرات" و"صانعي الأفلام الإباحية "عن الأولاد يحاول سيد (بيتكوين) إخفاء هويته من خلال تضليل إمتياز الممثل بين المحامي وموكله

Wasim'in omzuna Amit'in mendilini koyarak polisi yanıltmaya çalıştın.
عن طريق وضع منديل أميت على الكتف وسيم حاولت تضليل الشرطة.

Vekil, jüriyi yanıltmaya çalışıyor.
المحامية تحاول تضليل هيئة المحلفين

İtiraz ediyorum. yönlendirme var.
إعتراض، تضليل الشاهد

Adını yanlış yönlendirme devresi koyalım bunun.
سنسميه حلقة تضليل

Sadece bir aldatmacadır.
لقد كان تضليل.