Yardım etmek zaman kaybı değildir. | Open Subtitles | المساعدة هي عدم تضييع الوقت. |
Birşey değil kardeşim ama zaman kaybı. | Open Subtitles | - اخى انه لاشى من هذا سوى تضييع الوقت |
Birşey değil kardeşim ama zaman kaybı. | Open Subtitles | - اخى انه لاشى من هذا سوى تضييع الوقت |
Zaman harcamak istemiyorum, Bayan Johnson. | Open Subtitles | إننى لا أعنى تضييع الوقت "يا سيدة " جونسون |
Boşa zaman harcamayı bırakabiliriz. | Open Subtitles | الآن نستطيع التوقف عن تضييع الوقت نادى رجالك للتطويق المنطقة |
Boşa zaman harcamayı sevmem. | Open Subtitles | أنا لا أحب تضييع الوقت |
Galweather'den gelen takımız, ve para karşılığında çalışıyoruz oyun oynayarak zaman kaybetmek istemiyoruz, tamam mı? | Open Subtitles | نحن فريق جالويزر ونحن نكلفك تكلفة كبيرة ولذلك لا نود تضييع الوقت في اللعب حسناً؟ |
- Daha kötü. Para ve zaman kaybı. | Open Subtitles | تضييع الوقت والمال |
Ve zaman kaybetmek istemiyorum. Bende öyle düşünmüştüm. | Open Subtitles | -ولا أريد تضييع الوقت |