"تعتمد عليه" - ترجمة من عربي إلى تركي

• buna bağlı
• ona bağlı
• dayanağın
• buna bağlıymış
• bağlı olduğu
• Güvenebileceği

- Hayatın buna bağlı olsaydı sinema bile açamazdın.
و أنتِ لا يمكنكِ فتح فيلم إذا كانت حياتك تعتمد عليه

Bana verdiği şeye senin ihtiyacın olduğunu bir kızın hayatının buna bağlı olduğunu söyledi.
. أخبرني بما أعطاني أنك بحاجة إليه حالاً . حياة تلك الفتياة تعتمد عليه

Bu teslim ettiğin şey yaşamı buna bağlı olan bir kız için çok değerli.
ما توصله هو إلى حدا كبير الأكثر ثمين إلى الفتاة التي حياتها تعتمد عليه

Elini el freninden ayırma ve hayatin ona bağlıymış gibi çekmeye hazır ol çünkü hayatın ona bağlı.
ابقي يدك على مكبح الطواريء وكن مستعدا لجذبه كما لو ان حياتك تعتمد عليه لانها فعلا كذلك

Hayatımız ona bağlı olabileceği için.
ذلك لان حياتنا ربما تعتمد عليه

Gecenin yarısında kalkıp sanki hayatı buna bağlıymış gibi duvarı ellemesinin nedenini bilemeyiz.
من يعلم مالذي جعلها تستيقظ في الثالثة صباحا وجعلها تهيم على وجهها هنا وتبدأ في لمس الجدار كأن حياتها تعتمد عليه ؟

Dünya'daki yaşamın bağlı olduğu son bir talihli durum daha var.
وهناك آخر جزء من الحظ السعيد تعتمد عليه الحياة على الأرض.

Daima Güvenebileceği bir erkek olacağım ve bu da yetecek.
سأكون بالنسبة لها ذلك الشخص الذى يمكنها دائماً أن تعتمد عليه و هذا سيكون كافياً

Kulağa saçma geliyor biliyorum ama hayatları buna bağlı.
أعرف إنّ ذلكَ يبدو سخيفاً ولكنّ حياتهما تعتمد عليه

Yani, özgürlüğün buna bağlı falan değil.
. انا أقصد , إنه قد يبدو شئ تعتمد عليه حريتك

Bulabilir misin? Yani arkadaşlarının hayatı buna bağlı.
هل تحاول أعني حياة أصدقائك تعتمد عليه

Hayatım buna bağlı olsa bile siz kabadayı sığırlara yardım etmem.
انا لن اساعدك ايتها البقرة الرئيسة... اذا كانت حياتى تعتمد عليه!

Yasa ve hayatlar buna bağlı.
القانون يعتمد عليه أرواح تعتمد عليه

Yüzüğü bana verin, çünkü Angel'ın hayatı buna bağlı.
(سلمانى الخاتم لان حياة (انجل تعتمد عليه

Amy Pond, beni daha iyi anlaman için önemli bir şey söyleyeceğim. Bir gün hayatın buna bağlı olabilir.
آمي بوند) هناك شيء لابد أن تعرفيه) وهو مهم وقد تعتمد عليه حياتكِ

Operasyonun başarısı ona bağlı.
العملية كلها تعتمد عليه

Ama bütün operasyonumuz ona bağlı.
لكن المهمة تعتمد عليه

Ve hayatlarımız da buna bağlıymış gibi bu şeye sarıldık ama bu bizi öldürüyor.
ونحن نعتمد على هذه الشيء وكما ان حياتنا تعتمد عليه لكنه يقتلنا