ويكيبيديا

    "تعطل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bozuldu
        
    • bozulmuş
        
    • devre dışı
        
    • arıza
        
    • çalışmıyor
        
    • gitti
        
    • çöktü
        
    • bozuk
        
    • kesildi
        
    • sıkıştı
        
    • bozulursa
        
    • arızalandı
        
    • etkisiz
        
    • kırıldı
        
    • arızalanmış
        
    Üzgünüm, bayan. Ama telefonumuz bu gece bozuldu. Open Subtitles أسف، سيدتى لكن التليفون الخاص بنا تعطل مساءً
    Buzdolabı bozuldu, dondurmalar eriyor. Open Subtitles صندوق الثلج تعطل للتو، و إنهم يذوبون داخله.
    Üç numaralı motor bozulmuş efendim. Yapabileceğimiz bir şey var mı? Open Subtitles محرك ثلاثة تعطل ، سيدي أيمكننا أن نفعل أي شيء ؟
    Şimdi soygun mahallerinden birindeki alıcıyı devre dışı bırakıp kalkanı indirmelisin. Open Subtitles الآن يجب ان تعطل مستقبل بأحد مواقع السرقات لتسقط هذا الدرع
    Ki bu sıradan bir dublör çekimi olması gerekirken emniyet kemerinde arıza meydana gelir. Open Subtitles ما كان ليكون حيلة الروتينية انتهت بكارثة عندما تعطل كابل السلامة.
    Telsiz çalışmıyor ve yakıt kaybediyoruz. Open Subtitles الإتصال تعطل والوقود يتسرب منا وإذا حلقنا على إرتفاع منخفض سنحتاج إلى زلاجات
    Radar verileri bozuldu ama bu fotoğrafları almayı başardık. Open Subtitles لقد تعطل الرادار لكننا تمكننا من التقاط هذه
    Hayır sadece uzaktan kumandası bozuldu. Open Subtitles كلا , المفجر تعطل ربما تحطم خلال العاصفة الصخرية
    Anakin, uzun mesafe vericim bozuldu. Open Subtitles آنيكين، تعطل جهازي للبث على المدى البعيد
    Bugün zil bozuldu ve tamir edemediler. Open Subtitles لقد تعطل الجرسَ هذا الصباحِ , وهم لا يَستطيعونَ أصلاحه.
    Emilio'nun arabasındaydım ve güvenlik kapısını açmak için kullandığı uzaktan kumandası bozuldu bu nedenle kapıyı elle açmak için dışarı çıktım. Open Subtitles لقد كنت في سيارة ايميليو و, حيث تعطل جهاز التحكم بالبوابة
    Semptomlar şiddetli olarak belirdiğinden iç termostatım bozulmuş gibi görünüyordu. TED حيث تراكمت الأعراض بشدة، الظاهر أن منظم الحرارة الداخلي الخاص بي قد تعطل.
    Tersine, çünkü doğal dengenin kimyasallarla zaten bozulmuş olduğu yerlerde işlem yapıyoruz, TED على العكس من ذلك ، لأننا نصل إلى كل حقل استزراع حيث تعطل التوازن بفعل المواد الكيميائية،
    Sarsıntı sistemi devre dışı bıraktı mı? Open Subtitles هل كل شيء يعمل ؟ ألم تعطل الهزة الأجهزة ؟
    Tırtıl arıza yaptığında bir zarar olduğunu biliyordum. Open Subtitles كنت أعلم بأن هناك أضراراً عندما تعطل المحرك الصامت
    Telsiz çalışmıyor ve yakıt kaybediyoruz. Open Subtitles الإتصال تعطل والوقود يتسرب منا وإذا حلقنا على إرتفاع منخفض سنحتاج إلى زلاجات
    Yakıt hatlarından biri çarpışmada iptal oldu ve tüm depo akıp gitti. Open Subtitles خَطّ الوقودِ تعطل في التحطّمِ وكُلّ الإحتياطى تسرّب قبل أن يحدث هذا
    Garcia bizi konferansa almıştı ama sistem çöktü. Emily. Open Subtitles غارسيا كانت تتكلم معنا جميعا و تعطل نظام الاتصالات
    Fermuar da bir aydan fazladır bozuk. Lanet bir çengelli iğne kullanmam gerek. Open Subtitles تعطل السحّاب من أكثر من شهر، وعلي أن أستعمل إبرة الأمان اللعينة
    Radar bağlantımız kesildi, ama bunları alabildik. Open Subtitles لقد تعطل الرادار لكننا تمكننا من التقاط هذه
    ve o anda vites kutusu sıkıştı ve tamamlayacak birkaç turu kalmıştı sadece altı vitesle. Open Subtitles ومن ثم تعطل صندوق الغيارات يجب عليه ان يكمل العدد المتبقي من اللفات فقط في الغيار السادس.
    Üç taneye ihtiyacınız vardır öyle ki bir tanesi bozulursa hangisi olduğunu bilirsiniz. TED تحتاج ثلاثة منهم، بحيث إذا تعطل أحدهم، يمكنك أن تعرف الجزء المتعطل.
    Orası Müşteri servisi mi? Bilgisayarım arızalandı da. Open Subtitles هل هذه خدمة العملاء جهاز الكومبيوتر تعطل
    Ve alandaki herkesi etkisiz hala... getirecek bir sonik patlama ayarladım. Open Subtitles وأنا ضبطها لأطلاق نبض صوتي التي سوف تعطل الجميع في المنطقة
    ..ve daha bu sabah elektron mikroskobu kırıldı. Open Subtitles و في هذا الصباح تعطل الميكروسكوب الالكتروني
    Roketi falan arızalanmış olmalı. Zaferimiz tamamen şanstı. Open Subtitles أنه الصاروخ لابد أنه تعطل أنتصارنا كان مجرد حظ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد