biliyorsun, doktorlardan hep korkmuştur. | Open Subtitles | كما تعلمين بأنها دائماً كانت تخاف من الأطباء |
Çünkü benim tipim olmadığını biliyorsun. | Open Subtitles | لماذا؟ ، لأنكِ تعلمين بأنها ليست من نوعي المُفضّل. |
Akşam 4:00'den sonra araba süremeyeceğini biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين بأنها لا تستطيع القيادة بعد الساعة 4: |
- Dört saat falan sürecek, biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | -حسناً, تعلمين بأنها تأخذ تقريباً 4 ساعات, صحيح؟ |
Onun olduğunu nereden biliyorsun ki? | Open Subtitles | كيف تعلمين بأنها هي من فعل هذا؟ |
Kafamı gövdemden ayıracağını biliyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين بأنها مزقت ذلك المكان |
Bunu daha önce de yaptın, biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين, بأنها ليست مرتكِ الأولى |
Hasta olduğunu biliyorsun. Neden ona yardım etmiyorsun? Orada ne yapıyorsun? | Open Subtitles | أنت تعلمين بأنها مريضة , فلماذا سوف لن تساعديها ؟ ماذا تفعلين هناك ؟ هيا ( كيت ) فقط دعيني أدخل |
Bak, bunların hepsinin senin hayal ettiğin şeyler olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين بأنها مجرد أوهام |
biliyorsun saat daha 9. | Open Subtitles | - أنتي تعلمين بأنها الساعة 9: 00 |
Bunun bir ayna olmadığını biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين بأنها ليست مرآة |
Benim olduğunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنتِ تعلمين بأنها كلبي؟ |
biliyorsun büyük ihtimal bizi bekliyor. Ne yaptıklarına şahit olduk. Chino'yu öldürdüklerini gördük. | Open Subtitles | إنكِ تعلمين بأنها قد تنتظرنا (لقد رأينا مافعلوه، لقد قتلوا (تشينو! |
- Onun yapmadığını nasıl biliyorsun? | Open Subtitles | -كيف تعلمين بأنها لم تفعلها؟ |