Sana ihtiyaç duyduğumuz yer orası Bobby. Haklı olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | هناك حيث نحتاجك، بوبي و أنت تعلم أني محق |
Sana ihtiyaç duyduğumuz yer orası Bobby. Haklı olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | هناك حيث نحتاجك، بوبي و أنت تعلم أني محق |
Büro dışında buluşmaktan hoşlanmadığımı bilirsin. | Open Subtitles | أنت تعلم أني لا أُفضل لقائنا على غير طُرقنا المعهودة |
Ve biliyorsun ki ismimin bir duvara yazılmasını istemiyorum. | Open Subtitles | وأنت تعلم أني لا أريد إسمي وصورتي على حائط لعين |
Yapma, komedyen olmak istediğimi biliyordun. | Open Subtitles | بربك، كنت تعلم أني أردت أن أكون كوميديان. |
Devamlı sizin dostunuz olacağımı biliyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | أنت تعلم أني سأكون صديقاً دوماً.. أليس كذلك؟ |
Evet, burada olduğumu biliyor. O da şimdi muhtemelen bir striptiz kulübündedir, yani bir şaka olarak, aynı benim gibi. | TED | نعم، هي تعلم أني متواجد هنا. قد تكون هي نفسها داخل ناد للتعري الآن، على سبيل المزاح، تفعل نفس الشيء مثلي. |
Şunu biliyorum ki... o da senin için fazlasıyla iyi olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | أنني أعلم أنك تعلم أني أفضل من أن أكون من نصيبك |
İç İşleri'nden bahsediyordu. Haklı olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | لقد كان يتحدث عن الشؤون الداخليه وأنت تعلم أني محق. |
- Hiçbir şey söyleme, haklı olduğumu biliyorsun, ayrıca kotum da harika gözüküyor. | Open Subtitles | -لاتقل شيئاً لانك تعلم أني محقة وان جنزي يبدو رائع |
Hala odada olduğumu biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | تعلم أني مازلت في اللغرفة, صحيح؟ |
Howard, benim çok akıllı biri olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | هاوارد, أنت تعلم أني رجل ذكي جدا |
Haklı olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | قبل عشر سنوات كنا سننسحب و تعلم أني محق |
Bu konuda hep endişe ettim, bilirsin, sonraki de ben olacağım diye. | Open Subtitles | أنا قلقة دائماً كما تعلم , أني قد أكون التالية |
Ama beni bilirsin, bir isim alana kadar...durmayacağım. | Open Subtitles | ولكنك تعلم أني لن أتوقف حتى أحصل على اسم. |
bilirsin, genellikle günde iki gösteri yapmam. | Open Subtitles | أنت تعلم. أني عادتاً لا أقدم استعراضين في اليوم |
biliyorsun ki, risk aldım çünkü bunun, senin ve baban için zorlu bir süreç olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | أنت تعلم أني فعلت كل ما بوسعي لك لأني أعلم أنه وقت عصيب لك و لأبيك |
Beni aramadın. Acil paraya ihtiyacım olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | أنت لم تتصل رغم أنك تعلم أني بحاجة إلى المال |
Benim pazarlıkçı, basit John Durbeyfield olduğumuzu biliyorsunuz, | Open Subtitles | تعلم أني مجرد شخص بسيط جون دوربيفيلد,مساوم ؟ |
Senden bir yaş büyük olduğumu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم أني أكبر منك بعام واحد؟ |
Bak, önemli olan, ne kadar üzgün olduğumu bilmeni istedim. | Open Subtitles | انظر الشئ المهم اني اريدك ان تعلم أني متأسفة جدا |
Avukatın olarak bana söylemek istediğin herhangi bir şey varsa, çekinme söylediklerine kimseye anlatmamak üzere yemin ettiğimi biliyorsun. | Open Subtitles | كمحاميك، لو أنّ هناك أيّ شيء تريد إخباري به... فأنت تعلم أني أقسمت... أن أجعله خاصاً وسرياً |
Cary, söylediğinin tek kelimesini bile dinlemiyorum biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | تعلم أني لا أصغي إلى أيٍ مما تقول يا كاري, أليس كذلك ؟ |