Ama yerini hiç değiştirme, ben de nerede olduğunu bileyim. | Open Subtitles | و لكن لا تغيري مكانها أبداً و سأعلم دوماً مكانها |
Konuyu değiştirme. | Open Subtitles | لا تغيري الموضوع لا تتحركوا لا تغيري الموضوع لا تتحركوا |
Belki de hâlâ yolumuzu değiştirmek için çok geç değildir. | Open Subtitles | فلا أعتقد أن الوقت قد تأخر لكي تغيري طريقاً أنت موجودة فيه |
Sen de şu dekolteyi değiştirmelisin. İşler biraz pisleşecek. | Open Subtitles | يجب أن تغيري ذلك الفستان سَتَتعكّر الأمور |
Doktor, bandajlarını gün aşırı değiştirmeni söyledi ve üç gün oldu bile. | Open Subtitles | لقد قال الطبيب أن عليك أن تغيري الضمادات بين يوم وآخر وقد مرت بالفعل ثلاثة أيام |
Benim için endişelenirler, biri öğrenecek diye ama beni değiştirmeye çalışmadılar. | Open Subtitles | قلقين بشأني بأن أحداً ما يكتشف حقيقتي ولكنهم لم يحاولوا تغيري |
Geçmişi değiştiremezsin ama geleceği değiştirebilirsin. | Open Subtitles | انتظري يا صغيرتي لا يمكنكِ أن تغيري الماضي ولكن يمكنكِ ان تغيري المستقبل |
Erkek değiştirme sıklığında iş değiştirdiğini söyledi. | Open Subtitles | قالت انكي تغيري الوظائف بقدر ما تغيرين الرجال |
Konuyu değiştirme. Karar yetkisi henüz sende değil. | Open Subtitles | لا تغيري الموضوع انت لست في بر الأمان الى الان |
Kör bir insanla ilgili ilk şey: "Hiçbir şeyi değiştirme. Çok tehlikeli olabilir." | Open Subtitles | -اول شيء ينبغي أن تعرفيه للتعامل مع رجل أعمى لا تغيري موضع شيء ، قد يكون هذا شديد الخطورة |
İnsanlara inanıyorsun. Bu düşünceni değiştirme. | Open Subtitles | انتِ تثقين بالبشر لا تغيري هذه الفكرة |
Ofisime makalenin konusunu değiştirmek için geldiğinde bunun çok daha derin bir şey olduğunu fark etmiştim. | Open Subtitles | عندما أتيت إلى مكتبي تطلبين أن تغيري محتوى القصة لاحظت بأن هذا عن شيء عميق أكثر |
Facebook'taki durumumu değiştirmek yeterince zordu zaten. | Open Subtitles | لقد كان صعبا بما فيه الكفاية تغيري لوضعيتي في موقع الفيس بوك انا سوف اهتم بموضوع الجريدة |
Yine de güvenlik açısından yolculuk patikalarını değiştirmelisin. | Open Subtitles | ،لكن للاحتياط فقط ،يجب أن تغيري ترتيب سيرك |
Fitz'in hafta sonu programını değiştirmeni istiyorum. | Open Subtitles | كيف يمكنني أن أساعدك اليوم؟ عليك أن تغيري برنامج فيتز نهاية هذا الأسبوع. |
Bunca zamandır hakkımdaki fikrini değiştirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | كنت أحاول أن تغيري نظرتك تجاهي طيلة الأيام الماضية |
Lavaboda değiştirebilirsin, tamam mı? | Open Subtitles | أين نحنُ؟ يمكنُكِ أن تغيري ملابسك في الحمام |
Bu sürenin önemli bir kısmını kararını değiştirmen için verdiğimiz bölüm oluşturuyor. | Open Subtitles | أهم جزء نتجاهله هو الوقت الوقت كي تغيري رأيك |
Sanırım düğüne yardım etmem konusunda fikrini değiştirmedin? | Open Subtitles | أفترض أنك لم تغيري رأيك بشأن رغبتي في المساعدة بحفل الزفاف؟ |
Bu dünyayı değiştiremezsin. Sınır dışı edilebilir ya da öldürülebiliriz. | Open Subtitles | أنتِ لن تغيري العالم بهذا ولا يجب عليكِ تركهم يقتلونكِ |
Ama sen yolunu değiştirirsen şu an izlediğin yolu değiştirirsen belki sonuç da farklı olacak. | Open Subtitles | حسنا، لكن ربما إذا غيرتي المسار تغيري مسار حياتك القائم حاليا النتيجة ستكون مختلفة |
Umarım fikrini değiştirirsin... çünkü bugün seni almak için geleceğim. | Open Subtitles | أنا, حقا أمل أن تغيري رأيك سوف أمرك لاحقا, وأخذك معي |
Eğere yan oturmak istemiyorsan, değiş derim. | Open Subtitles | حسنا، إلا في حال كنتِ تريدين الركوب بشكل مائل, الأفضل أن تغيري. |
- Bence açını değiştirsen yeter. | Open Subtitles | أعتقد أن عليك أن تغيري الزاوية |
- Gayet güzel bir ismin var. - Sen de ismini değiştirdin. Tamam, seninle bir anlaşma yapalım. | Open Subtitles | انت تملكين أسم جميل وانتِ ألم تغيري اسمكِ |
Şimdi telefonunun pilini değiştirmene yeterli bir süre... bağlantıyı keseceğiz. | Open Subtitles | لذا، انا سأغلق لمدة تكفى لكي تغيري البطاريه للبطاريه الاخرى |