Bütün bu yolu kara dumanla geldim bana bir açıklama borçlusun. | Open Subtitles | قطعت كل هذه المسافة عبر الدخان الأسود أعتقد أني أستحق تفسيرا |
Bilim adamları emin değil ama evrimsel bir açıklama olduğunu düşünüyorlar. | TED | لكنهم يظنون بأن هناك تفسيرا تطوريا. كما تعلمون، العربات المتحركة بسرعة وتسجيل الفيديو |
Bir şeyler hakkında bir açıklama yapıldığında ve herkes buna inansa da belki bunu kabul etmeyen içgüdüsel olarak, bu açıklamanın başarısından emin değilim diyen birileri olabilir. | Open Subtitles | عندما يعطى تفسيرا شيء وكل واحد يعتقد أنه قد يكون هناك شخص واحد في مكان ما الذين لا يمكن أن تقبل ذلك تماما، |
Stevenson Lisesi'nde olanların çok basit bir açıklaması var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو لي أن هناك تفسيرا منطقيا لما يجري في مدرسة ستيفنسن |
- Henüz sebebi bilmiyoruz ama eminim mantıklı bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | لا نعرف حتى الآن لكنني متآكدة ان هناك تفسيرا منطقيا تماما |
Sanırım hepiniz bir açıklama bekliyorsunuz. | Open Subtitles | و أظن أنكم جميعا تنتظرون تفسيرا لما يحدث |
Sizce bu, akla yakın bir açıklama mı? | Open Subtitles | والآن, بالنسبة لك, هل يبدو هذا الكلام تفسيرا مقبولا لك ؟ |
Senin söylediğin mantıklı ama, tam tersi için de mantıklı bir açıklama var. | Open Subtitles | ما تقوله غير معقول، ولكن هناك تفسيرا معقولا لعكس ذلك. |
Buraya vardıklarında bir açıklama isteyeceklerdir. | Open Subtitles | عندما تحصل هنا، انهم سوف تريد تفسيرا لذلك. |
- İlginç bir açıklama olacak. | Open Subtitles | سيدي ينبغي أن يكون تفسيرا مثيرا للاهتمام |
Bence bu oldukça fantastik bir hikaye ve muhtemelen atalarımızın açıklama yaparak akıllarına gelen şeylerden çok daha yabancıydı. | Open Subtitles | و هو ما أظنه قصة رائعة وربما , هي أكثر غرابة من أي شيء توصل إليه أسلافنا ليكون تفسيرا للكون |
Bana mantıklı bir açıklama yapamazsan, yürüyeceğin tek yol ölüme doğru olacaktır. | Open Subtitles | إذا لم تعطني تفسيرا مقنعاً فالطريق الوحيد الذي ستمشين فيه سيكون نحو الموت |
Bunların hepsini vereceksem, en azından bir açıklama istiyorum. | Open Subtitles | إذا أنا ستعمل يد كل هذا انتهى، على الأقل أريد تفسيرا لذلك. |
Şansın ezici çoğunluğu başka bir açıklama yapmayı yeğler. | Open Subtitles | فإن الاحتمالات تؤيد بأغلبية ساحقة تفسيرا آخر |
- Bir açıklama istiyorum! | Open Subtitles | اريد تفسيرا ومن الأفضل أن يكون جيدا |
Burada olanlar hakkında bir açıklama istiyorum. | Open Subtitles | أحتاج تفسيرا لما حدث هنا بحق الجحيم. |
Aslında bu basit kural bulutların açıklaması değildir. | TED | هذه القاعدة البسيطة لا تُقدّم تفسيرا للسّحب. |
Sadece eski NASA uzmanı Dr. Hans Zarkov'un bir açıklaması var. | Open Subtitles | فقط دكتور هانس زاكروف من محطة ناسا -سابقا- اعطى تفسيرا لذلك |
Bu dedektif her ne bulduysa bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | ايا كان ما وجده المحقق فهو لا يحمل تفسيرا |
Bir açıklaması varsa hemen şimdi duymak istiyorum. | Open Subtitles | إذا كان هناك تفسيرا أريد أن أسمع ذلك، الآن |
Evet, ama onunla konuştu. Bunun bir açıklaması olmalı. | Open Subtitles | نعم, ولكنه تحدث اليها , لابد وان هناك تفسيرا لهذا . |