Mutlaka bunun bir açıklaması vardır ya da sen bir ucubesin. | Open Subtitles | من الواضح انه سيكون هناك تفسيراً لذلك عدا من انك وحش؟ |
Ancak eski bir İrlanda efsanesinin değişik bir açıklaması var. | TED | لكن أسطورة أيرلندية قديمة تقدم تفسيراً مختلفاً. |
Bir açıklaması olmalı. Dadı onu okuldan aldı mı? | Open Subtitles | لابد وأن هناك تفسيراً ما، هل أخذتها المربية؟ |
Bu kontrolden çıkıyor. Ve gerçek bir açıklama istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | هذا خارج حدود المعقول وأنا أريد تفسيراً واضحاً , حسناً ؟ |
Bu kontrolden çıkıyor. Ve gerçek bir açıklama istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | هذا خارج حدود المعقول وأنا أريد تفسيراً واضحاً , حسناً ؟ |
Öyleyse söylediğin şey, o büyük açıklamayı bulmadığın çünkü öyle bir açıklama yok. | Open Subtitles | إذاً أنتِ تعترفين أنكِ لم تجدي تفسيراً كبيراً وحيداً لأنه ليس موجوداً أساساً |
- Ölesiye dövülmüş mü? - Şu anda kırıklar için açıklamam yok ama bir objeyle vurulmuşa benzemiyor. | Open Subtitles | لا أملك تفسيراً للتكسر الآن، لكنه لا يبدو أنّه قد حدث بسبب ضربة بأداة غير حادة. |
Ama çok basit ve tatmin edici bir açıklaması var. Anlars... | Open Subtitles | لكن هناك تفسيراً بسيطاً ومُرضياً مافيالأمر.. |
Gariplikler Duvarı'na karşı olan eğilimlerimin aksine gitse de bunun mantıklı bir açıklaması var bence. | Open Subtitles | ورغم أن هذا يعارض موقفي الطبيعي من الأمور الغريبة هنا أظن أن هناك تفسيراً آخر لهذا |
Suçluyorsun ama, her şeyin bir açıklaması var. | Open Subtitles | العديد من الإتّهمات، لكن قد يكون هناك تفسيراً |
Babama göre kesin mantıklı bir açıklaması varmış ama daha bir tane bulamadı. | Open Subtitles | والدي يدعي ان هناك تفسيراً منطقياً مع انه متأكد انه لن يستطيع المجيء بواحد |
Bunun mantıklı bir açıklaması vardır. Sadece sen göremiyorsun. | Open Subtitles | هنالك تفسيراً منطقياً لذلك إنه فقط أمراً لا ترينه |
Bunun başka bir açıklaması olmalı. O bir akıl hastanesinden gelmedi. | Open Subtitles | يجب أن يكون هناك تفسيراً أخر فهي لم تأتي من مستشفى الأمراض العقلية |
Yani, belki masumane bir açıklaması vardır. Gerçekten mi? Peki, bu ne olabilir? | Open Subtitles | حسنا.دعنا.دعنا نفكر.اقصد من الممكن ان يكون هناك تفسيراً بريئاً |
Lütfen,gitmeyin bu olanların mantıklı bir açıklaması olduğuna eminim. | Open Subtitles | أرجوكمياقوم.. أنا متأكد أن هناك تفسيراً منطقياً لما يحدث |
Evet benim varsayımım buydu ancak başka bir açıklama daha var. | Open Subtitles | حسناً, هذا كان افتراضي أنا و لكن يوجد هناك تفسيراً اخر |
Son günlerde etrafta korkunç bireyler oluyor ve bu bir açıklama gerektiriyor. | Open Subtitles | يبدو أن هنالك العديد من الأمور السيئة التي تدور هنا تتطلب تفسيراً |
Sanırım bunca yıldan sonra bir açıklamayı hakediyorum. | Open Subtitles | أعتقد أني بعد كل هذه السنوات أستحق تفسيراً |
Bir kusurlu teori ve ikinci bir teorinin ender görülen komplikasyonu bizim tam açıklamayı veriyor. | Open Subtitles | هذه إذن نظرية منقوصة، بالإضافة إلى مضاعفة نادرة لنظريةٍ أخرى، مما يعطينا تفسيراً كاملاً |
açıklamaya çalışırdım ama hiç kendimi bile tatmin edecek bir açıklamam olmadı. | Open Subtitles | قد أحاول أن أشرح لك، ولكن... لم أجد حتى الآن تفسيراً مُرضياً لنفسي. |
Şimdi ben. Sorgulama için sizi getirebilecek yeterli kanıtım yok, ama bir açıklamaya minnettar kalırım. | Open Subtitles | ليس لديّ الدليل الكافي لاحضارك للتحقيق، ولكني أقدر تفسيراً منك |
Normalde bir kerede anlarım ama bu sefer kusuruma bakmayın bir kere daha açıklamanız gerekecek. | Open Subtitles | أنا بالعادة لاأطلب تفسيراً لأكثر من مرة ... يجب عليك أن تسامحيني |