Sağ olasın! yaptığınız çok güzel bir şey ama ben pek ilgilenmiyorum bununla. | Open Subtitles | أوه ، شكراً ، أعتقد أنه من الجيد كل ما تفعلوه يا رفاق |
Yapmayın. Kendinize bir bakın. Tek yaptığınız ders çalışmak. | Open Subtitles | هيّا يا رفاق ، انظروا لأنفسكم كل ما تفعلوه هو الدراسة |
İngiltere'de yazarlara bunu mu yapıyorsunuz? | Open Subtitles | هل هذا ما تفعلوه مع الكتّاب فى إنجلترا ؟ |
Çölde olup onların yolunu kesmek yerine burada ne yapıyorsunuz? | Open Subtitles | مالذى تفعلوه هنا بدلاً من أن تكونوا خلفهم فى الصحراء لجلب رؤوسهم ؟ |
Ben burada yokken ne yapıyorsanız onu yapın. | Open Subtitles | إفعلوا ما تفعلوه عادةً لو أني لست هنا أفسد يومكم |
İşiniz gücünüz abartı yapıp fazladan para koparmak. | Open Subtitles | جُل ما تفعلوه هو المبالغة لتحصلوا على أموال أكثر نعم |
Tamam. yapmanızı istediğim şey şu sorunun cevabınız söylemeniz: 8 kere 23 kaçtır? | TED | حسنا. ما اريدكم أن تفعلوه هو ان تخبروني ما هي الاجابة ل 23 مضروبة في 8 |
Sevmediğiniz çocuklara ne yaptığınızı görmüştüm. | Open Subtitles | لقد رأيت ما الذى تفعلوه بالطلاب الذين لا يروقون لكم |
Cumartesi akşamları ne yapıyorsanız onu yapmak için tonla zamanınız var. | Open Subtitles | لديكم وقت كاف لتفعلوا أيا كان ما تفعلوه في ليلة السبت |
Bu yüzden eğlendiğiniz sürece orada ne yaptığınızın hiçbir önemi yok. | Open Subtitles | ..لذا ، لا يهم ما تفعلوه هنا ، طالما .طالما تستمعوا |
Benim yaptığım... resim, yapmaya çalıştığım, sizlerin her gün yaptığınız şeyler, ama kimsenin hayal bile edemeyeceği olağandışı koşullarda. | Open Subtitles | الصوره التى أصنعها التى أحاول صنعها إنها عن ما تفعلوه كل يوم |
Devamlı Hollywood hakkında atıp tutuyorsunuz ama tek yaptığınız bütün gün burada oturup başımı şişirmek. | Open Subtitles | كل ما تفعلوه هو الجلوس هنا وتقلقونى طوال النهار |
- yaptığınız şey bu mu? Dolabın alt katını boşaltıp benim yetişkin bir adamı golfte yenmemi konuşmak? - Sen ve Bobby bugün golf mü oynadınız? | Open Subtitles | أهذا ما تفعلوه بأن تخرجوا الطعام وتتحدثوا عن فوزي على رجل بالغ في الغولف؟ |
Sizin tek yaptığınız şey; dövüşmek, dövüşmek, dövüşmek. | Open Subtitles | وبدلاً من ذلك، فجل ما تفعلوه هو أن تتشجاروا، وتتشاجروا، |
Ne yapıyorsunuz? Oraya park edemezsiniz. | Open Subtitles | ما الذي تفعلوه يا رجال لا يمكنكم أن تركنوا السيارة هنا |
Siz ikiniz burada ne yapıyorsunuz? | Open Subtitles | مرحبا , ما اللذي تفعلوه انتم الاثنين هنا ؟ |
Burası size kalınca neler yapıyorsunuz çocuklar? | Open Subtitles | ما الذى تفعلوه عندما تصبحون بهذا المكان بمفردكم ؟ |
Ne yapmanız gerekiyorsa yapın, ama bence zamanınızı boşa harcıyorsunuz. | Open Subtitles | إفعلوا ما يجب أن تفعلوه أظن انها مضيعة للوقت |
Sizin burada ne işiniz var? | Open Subtitles | اللعنة , ما الذى بحق الجحيم تفعلوه هنا ؟ |
Tamam, şimdi yapmanızı istediğim şey İngiliz alfabesinin son 5 harfini geriden saymanız. | TED | حسنا, الان ما اريدكم ان تفعلوه هو ان تسردوا الحروف الخمسة الاخيرة في الاحرف الهجائية الانجليزية بالعكس |
Sizin yaptığınızı yaptım. Adamın profilini çıkardım. | Open Subtitles | لقد فعلت ما تفعلوه أنتم لقد وضعت وصفا للرجل |
Burada neler çevirdiğinizi bilmiyorum ve her ne yapıyorsanız umurumda da değil. | Open Subtitles | لا أعلم لم أنتم هنا و تفعلون ما تفعلوه وأنا لا أهتم |
Aksi belirtilmediği sürece, söylediğiniz ve yaptığınızın herşeyin | Open Subtitles | لذلك ما لم يذكر خلاف ذلك عليكم الاخذ بالاعتبار ان كل شيئ تقولوه او تفعلوه يسجل |
Sanırım daha önce hiç yapmadığınız bir şey yapmanız gerekecek. | Open Subtitles | أعتقد أنكم ستضطرون إلى فعل شيء لم تفعلوه من قبل. |
Eğer telefon görüşmelerini izlemek için yaptığın şeyi 30 saniye içinde durdurmazsan, karın tanınmaz bir hale gelecek. | Open Subtitles | اذا لم يتوقف ما تفعلوه لتتبع هذه المكالمات خلال 30 ثانية فلن تستطيع التعرف عليها |
sizden istediğim tek şey Tasha'ya yardım edebilmenin bir yolunu bulmanız. | Open Subtitles | كل ما أريدكم أن تفعلوه هو أن تجدوا حلاً لمساعدة تاشا |