Lou'yla Kaliforniya'da tanıştık. Bizimkileri görmeye gitmiştim. | Open Subtitles | لو و أنا تقابلنا في كاليفورنيا عندما كنت هناك لرؤية والديّ |
Avustralyalı. Tuvalu'da tanıştık, Pasifik'teki şu şirin ada. | Open Subtitles | تقابلنا في جزيرة توفالو بالمحيط الهادي, و هي |
Evet. Birkaç sene önce Coachella'da tanışmıştık. Hatırladın mı? | Open Subtitles | أجل، تقابلنا في كوتشيلا قبل عدّة سنوات، أتذكرون ؟ |
Ben Adrian Helmsley, Yellowstone'da tanışmıştık. Çok güzel. | Open Subtitles | "أنا "أدريان هلمزلي "تقابلنا في "يلوستون |
Kaliforniya'da tanıştığımızda çok eğlenceli bir adamdı. | Open Subtitles | عندما تقابلنا في كاليفورنيا كان مرحاً جداً |
Kocam olacaktı. 1943'de tanıştık. | Open Subtitles | كان من الممكن أن يكون زوجي تقابلنا في العام 1943 |
Kansas'ta tanıştık, düz bir yerde yaşıyoruz, bu yüzden dağlara geliyoruz. | Open Subtitles | تقابلنا في (كنساس) اقتتنا على الكعكات المكوبة، وبالتالي التجأنا على الجبال |
Mama Grave'de tanışmıştık, Marinez'in arkadaşıyım. | Open Subtitles | لقد تقابلنا في الحانة أنا صديق مارينيز |
Marion bizimle Zürih'te buluşacak. | Open Subtitles | (ماريون) سوف تقابلنا في زيوريخ. |
Paris'te tanışmıştık ama buralarda da tanışabilirmişiz. | Open Subtitles | لقد تقابلنا في باريس كان من الممكن ان نتقابل هنا ايضاً |
Son karşılaşmamızın üzerinden çok zaman geçti. | Open Subtitles | وهذا ما عرفته منذ أن تقابلنا في(ستون بريدج)0 |
Ben şarkıcıyım, Biz Goa'da tanıştık ve bana dedi ki.. - Rahul yok | Open Subtitles | .. أنا مغنية ، لقد تقابلنا في غوا و قال لي . راهول ليس هنا |
Buralıydı. Chicago'da tanıştık. | Open Subtitles | و هي من هنا و تقابلنا في شيكاغو |
St. Barts'da tanıştık. Balıklı kraker yedik. | Open Subtitles | لقد تقابلنا في " سانت بارتس " أكلنا تاكو بالسمك |
Trotter's da tanışmıştık. Sal Iaccuzo'nun kuzeniyim. | Open Subtitles | تقابلنا في حفل "تراوترز" إبن عمّ (سال لاكوزو) |
Janet Malcolm. Başkan Spencer'ın kişisel yardımcısıyım. G20'de Toronto'da tanışmıştık. | Open Subtitles | مساعد شخصي للرئيسة (سبنسر) تقابلنا في "تورونتو" أثناء قمة جي 20 |
Hong Kong'da tanışmıştık. | Open Subtitles | لقد تقابلنا في (هونغ كونغ)، لقد أخبرتك - |
Fransa'da tanıştığımızda işi bıraktığını söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلتَ بان تركت ذلك العمل حينما تقابلنا في "فرنسا" |
Fransa'da tanıştığımızda işi bıraktığını söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلتَ بان تركت ذلك العمل حينما تقابلنا في "فرنسا" |
Sydney'de tanıştık. Beni arabasına aldı. | Open Subtitles | تقابلنا في سيدني قام بتوصيلي |
Onunla Ocak'ta tanıştık. | Open Subtitles | لقد تقابلنا في شهر يناير |
O yaz burada, DC'de tanışmıştık. | Open Subtitles | تقابلنا في ذاك الصيف في العاصمة |
Marion bizimle Zürih'te buluşacak. | Open Subtitles | (ماريون) سوف تقابلنا في زيوريخ. |
Evet, Quake' te tanışmıştık. | Open Subtitles | أجل لقد تقابلنا في حانة، الزلزال |
Son karşılaşmamızın üzerinden çok zaman geçti. | Open Subtitles | وهذا ما عرفته منذ أن تقابلنا في(ستون بريدج)0 |
Başka bir partide tanışmıştık, Bu partiye beni davet etti | Open Subtitles | لقد تقابلنا في حفلة وقد دعاني الى هذه الحفلة |