Sakın söyleme. | Open Subtitles | لا لا تقولها , لا تقولها , لانك اذا قلتها |
Gösterilerinde söylediğin harika sözlerle bizlere ilham verdin. Seni çok seviyoruz. | Open Subtitles | كل الأشياء التي تقولها في البرنامج ملهمة لنا و نحن نحبها |
Bunu beş yıldır yapıyorum ama bunu Söylediğini hiç duymadım. | Open Subtitles | الان، لقد فعلت هذا لمدة خمس سنين لكني لم أسمعك ابدا تقولها |
Fahişe olduğumu ima eden bir adamı yere serdin ama kendin... - ...sürekli yüzüme karşı söylüyorsun. | Open Subtitles | ستقتل رجل لأنه لمح أننى مومس و أنت تقولها فى وجهى |
Milyon kez söyledin ve hiçbir anlam ifade etmiyor artık. | Open Subtitles | ،إنها واحدة من ملايين الكلمات التي تقولها .و إنها لا تعنيّ أيّ شيء |
Evet. Bunu sen söyleyince heyecanı kaçtı. | Open Subtitles | أجل، تبدو مخيبة للآمال قليلا عندما تقولها أنت |
Ve... Yok yok, sen söyle! Sen söylersen daha komik olur. | Open Subtitles | كلا ، قلها انت ، إنها أكثر إضحاكا عندما تقولها انت.. |
Tetiği çekmeden önce söylemek istediğin bir şey var mı? | Open Subtitles | أي كلمات تريد أن تقولها قبل أن أضغط على الزناد |
- Eskiden bana söylediği şeyleri artık sana söylüyor değil mi? | Open Subtitles | كان رأسها يؤلمها كانت تقول أشياء , اليس كذلك ؟ اشياء كانت تقولها لي |
Aynı anlama geliyor, bunu biliyorsun. Sadece söylemiyorsun. | Open Subtitles | يعني نفسي الشي, وتعرف ذلك ولا تريد أن تقولها |
Eğer beceremeyeceksen hiç söyleme. | Open Subtitles | إن لن تقولها بعضب، فلا تدعها تخرج من فمك |
Sorun yaptıkların değil sorun yaptıklarını söyleme şeklin. | Open Subtitles | أتعلم أنها ليست الاشياء التى تفعلها بقدر ما الطريقة التى تقولها بها |
Gösterilerinde söylediğin harika sözlerle bizlere ilham verdin. Seni çok seviyoruz. | Open Subtitles | كل الأشياء التي تقولها في البرنامج ملهمة لنا و نحن نحبها |
Senin söylediğin şeylerin çok benzerini söylemişti. | Open Subtitles | يطلعوني على مثل الاشياء التي تقولها الان |
O lafı başka birine Söylediğini duyunca, hep başka birileri olacağını anlamıştım. | Open Subtitles | سماعها وهي تقولها لأحد غيري ضايقني لقد كنت أعلم دائما أن هناك أحد غيري سيكون معها |
Hayır, Carlos'un yanında Söylediğini duymak istiyorum. | Open Subtitles | لا ، أريد أن أسمعك تقولها أريدك أن تقولها أمام كارلوس |
- Merak etme. - Beni endişelendirecek çok şey söylüyorsun. | Open Subtitles | .لا تقلق أنك تقولها كثيرا ، مما يجعلني أقلق |
Bir kez yüksek sesle söyledin mi temelli orada kalırlar. | Open Subtitles | الأشياء القبيحة؟ ما أنْ تقولها بصوت عالي، .تبقىهُناكللأبد |
Böyle söyleyince kulağa ürkütücü geliyor. | Open Subtitles | انت فقط تقولها ,لكنني اعتقد انها مخيفه بعض الشئ |
Tamam, duyduk. Bir kere söyle, yeter. Ben anlarım. | Open Subtitles | سمعتك فى المرة الأولى تقولها لى مرة واحدة , هذا كل شيء |
Bunu hep bu şekilde söylemek zorunda mısın? | Open Subtitles | لماذا عليك دائماً أن تقولها بتلك الطريقة؟ |
Büyükannemin bana biriyle flört etmeden önce söylediği birşey vardı. | Open Subtitles | هناك كلمة اعتادت جدتي أن تقولها عندما أبدأ بمواعدة أي فتى غراميًا |
Beni burada istemiyorsan, neden söylemiyorsun? | Open Subtitles | حسناً ، إذا كنت لا تريدني هنا فلماذا لا تقولها ؟ |
Aptalca şeyler söylediğinde, senden daha çok hoşlanıyorum. | Open Subtitles | الأشياء الغبية التي تقولها تجعلني أحبك أكثر |
Gençken böyle şeyleri söylemeye korkarsın, ama biraz daha yaşlanınca 15-20 yıl önce söylemen gereken şeyleri söyleyebiliyorsun. | Open Subtitles | ولكن عندما تكبر بعد 15 أو 20 سنة يمكنك قول كل هذه الأشياء التى كان يجب أن تقولها من 15 أو 20 عاماً |
Bak, söylediğin muhteşem ve derin bir şey olabilir fakat bunu, tanıştığı herkesçe kabul görmek istemeyen herhangi biri için söyleyebilirsin. | Open Subtitles | هذا هو الذكاء الذي يبدو عميقاً لكن يمكن أن تقولها عن أي شخص لا يحاول نيل استحسان كل من يقابل |
"Kutuyu ver!" "Kutuyu ver!" diyorsun sanki Rus çarıymışsın gibi. | Open Subtitles | "ناولني الصندوق" تقولها أنت، كما لو كنت قيصر روسيا أو أحدا ذو شأن |
-Bunu söylemeni ilk olarak isteyen bendim. -Beyaz partide mi? | Open Subtitles | كنت اول من طلب منك ان تقولها في الحفلة البيضاء |