Ama ölmeye hazır değilsen, burada olmamalısın. | Open Subtitles | لكن إذا لم تكن مستعد للموت فلا يجب أن تكون هنا |
Eğer yapmaya hazır değilsen bunu ben de .. | Open Subtitles | واذا لم تكن مستعد لذلك فسأفعل أنا |
Beni biliyorsun B.l.G. Eğer hazır değilsen söyleme. | Open Subtitles | ان تعرفني فقط من شهر يا (بيغ) لا تقولها إن لن تكن مستعد |
Sadece, sen ne kadar zor olacağını duymaya hazır değildin. | Open Subtitles | أنت لم تكن مستعد لكي تسمع كم هو صعب ذلك |
Uzay atlayışına henüz hazır değildin HJ. | Open Subtitles | لم تكن مستعد للسفر الفضائي بعد، جونسون |
Eğer şimdi sen yapmayacaksan ben yaparım. | Open Subtitles | إن لم تكن مستعد فأنا مستعد |
Eğer kitabı konuşmaya hazır hissetmiyorsan bekleriz. | Open Subtitles | إن لم تكن مستعد للحديث عنه فلا بأس |
- Eğer hazır değilsen bu köpek ve midilli gösterisini yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | أتعلم، ليس عليك حضور ذلك العرض( دوج اند بوني) إن لم تكن مستعد لذك. |
Çünkü hazır değildin ve dürtülmeye ihtiyacın vardı. | Open Subtitles | لأنك لم تكن مستعد و أردت دفعه |
- Bu iş için hazır değildin. | Open Subtitles | -أنت لم تكن مستعد لذلك |
Eğer şimdi sen yapmayacaksan ben yaparım. | Open Subtitles | إن لم تكن مستعد فأنا مستعد |
Eğer kitabı konuşmaya hazır hissetmiyorsan bekleriz. | Open Subtitles | إن لم تكن مستعد للحديث عنه فلا بأس |