Başbakanım, geç saatte ardığım için üzgünüm, ama korkarım ki Kraliçe tahttan feragat ediyor. Ne? | Open Subtitles | رئيس الوزراء,آسف لاتصالي في هذه الساعة المتأخرة ولكنني أخشى أن الملكة قد تنازلت عن العرش |
Misa, ölüm defteri üzerindeki tüm haklarından feragat edip benden kendisini öldürmemi istedi. | Open Subtitles | ميسا تنازلت عن حقها في مذكرة الموت طلبت مني أن أقتلها |
Onu büyütme hakkımdan vazgeçtim fakat onu tanıma hakkımdan vazgeçmedim. | Open Subtitles | تنازلت عن حق التربية ولم اتنازل عن حق معرفتي له |
Ona hayatımı verdim. Her şeyimden vazgeçtim. | Open Subtitles | لقد اعطيتها حياتي و تنازلت عن شغفي |
Üzgünüm, frenolojiyi bıraktım. | Open Subtitles | آسفة، لقد تنازلت عن دراسة تفاصيل الجمجمة |
Evet ama sonra bıraktım buna dönüştü. | Open Subtitles | حسناً ، كانت كذلك لكني تنازلت عنها وأصبحت وظيفته هو |
- Eğer geri adım atarsan bir suçluya serbest kalması için büyük bir şans vermiş olursun. | Open Subtitles | وان تنازلت هناك فرصة كبيرة ان يكون المذنب برئ |
Hepinizin ne düşünüyor olduğunuzu öğrenme hakkından feragat etti ve hepinizden yalnızca eğlendirici birkaç şey bekliyor. | Open Subtitles | انها عندما تنازلت عن معرفة ما تفكرون به او ماذا خطر على بالكم الآن تريد فقط ان تسمع اشياء مسلية منكم |
İşte ben de bu yüzden bunun bütün haklarından feragat ettim. | Open Subtitles | وكل الناس يحق لهم الوصول اليه مجاناً ولهذا تنازلت عن جميع حقوقي الملكية |
Hanginiz o? Hakların okunmasından feragat ettin ama hakların kendisinden değil. | Open Subtitles | أى منكم يكون ؟ أنت تنازلت عن قراءة الحقوق و لكن لم تتنازل عن الحقوق نفسها |
Velayet hakkından feragat etmiştim. | Open Subtitles | أتذكر بوضوح أنني تنازلت عن حقوق الحضانة. |
Zaman, bu mevkiyi kabul ettiğinde feragat ettiğin bir ayrıcalık Herr Einstein. | Open Subtitles | الوقت يا انشتاين امتياز تنازلت عنه حين قبلت هذا المنصب |
Senin için odamdan vazgeçtim şerefsiz. | Open Subtitles | -لقد تنازلت بغرفتي لك, أيها الوغد الصغير |
Ben her şeyden vazgeçtim. | Open Subtitles | انا تنازلت عن كل شئ |
- Üçünden de vazgeçtim. | Open Subtitles | تنازلت عن الـ3 كلها |
Sizin için ondan vazgeçtim. | Open Subtitles | لقد تنازلت عليه من أجلك. |
İki haftalık Belize tatilimden bunun için mi vazgeçtim yani? | Open Subtitles | تنازلت عن أسبوعين في ( بليز ) من أجل هذا ؟ |
Onun yerine savaşmayı bıraktım ve işte buradayım. | Open Subtitles | تنازلت عن مباراة الملاكمة، وها نحن هنا الآن. |
Gururumu bıraktım onurumu sırf yaşamak için. | Open Subtitles | -لقد تنازلت عن كبريائى -وشرفى -كى احظى فقط بالحياة |
Onu öylece bıraktım, aynı onun şu anda Elizabeth'i bıraktığı gibi. | Open Subtitles | "لقد تنازلت عن "تومي "مثلما هو يقوم بالتنازل عن "إليزابيث |
Grange resmen geri adım attıktan sonra büyük ihtimalle evet. | Open Subtitles | منذ أن تنازلت (غرينج) رسمياً، من المحتمل نعم. |
Neden geri adım attın ki? | Open Subtitles | لماذا تنازلت للتو؟ |