ويكيبيديا

    "تندمج" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • uyum
        
    • batmamak
        
    • birleşmek
        
    • birleşiyor
        
    • entegre
        
    • reseptörlere
        
    • hidrojen
        
    uyum içinde; hareketi arkaplanla kaynaşıyor. Bu hareket eden kaya oyunu. TED إنه يندمج ببساطة، حركته تندمج مع محيطه خدعة الصخرة المتحركة.
    Çünkü Tardis uyum oluşturmak için tasarlandı. Open Subtitles لأن التارديس مصممة بحيث تندمج في البيئة المحيطة
    Çünkü Tardis uyum oluşturmak için tasarlandı. Open Subtitles لأن التارديس مصممة بحيث تندمج في البيئة المحيطة
    Burada mesele akıllı olmak dikkatleri üzerine çekmemek, göze batmamak. Open Subtitles انهُ متعلق بتصرفنا بذكاء وان لا تجلب الانتباه لنفسك ، ان تندمج
    İçeride, karbon ve oksijen atomları birleşmek üzeredirler ve bu da kötü haberdir. Open Subtitles في الداخل، توشك ذرّات الكربون والأوكسجين أن تندمج معًا وهذه أنباء سيّئة
    Futbol topu benzetmesindeki yıldızda olduğu gibi hidrojen atomları, yıldızın enerjisini üreten helyumu yaratarak birbiriyle birleşiyor. Open Subtitles تماماً كما تخيلنا سابقاً النجم في حجم كرة القدم , ذرات الهيدروجين تندمج معاً منتجة الهيليوم الذي يولد طاقة النجم
    Brezilya São Paulo'daki ofis binası yarı transparan OPV paneller cam yüzeye entegre edilmiş, değişik ihtiyaçlar sunuyor. TED في مبنى المكاتب في ساو باولو، البرازيل، حيث تندمج اللوحات شبة الشفافة مع زجاج الواجهة، ما يخدم حاجات مختلفة.
    Çok karmaşık reseptörlere bağlanan çok karmaşık kimyasallarla çok karmaşık süreçler. TED عملية معقدة جداً مع مركبات كمائية معقدة والتي تندمج مع مستقبلات معقدة
    Güneş'te bu nesneler, Helyum atomları oluşturmak üzere muazzam bir basınçla birbirine çarpan hidrojen atomlarıdır. Open Subtitles تلك الجسيمات بالشمس هي جزيئات الهيدروجين تندمج مع بعضها تحت ضغط مرتفع لتكوين جزيئات الهيليوم
    Köylüleri korkutmak değil onlara uyum sağlamak istiyorsun, değil mi? Open Subtitles أتقصد أنك تريد أن تندمج معم و ألا تخيف أولئك القرويين ؟
    Hep bir yerlere ait olma arzusuyla büyüyüp hiçbir yere uyum sağlayamadın mı? Open Subtitles هل كنت ترغب دائماّ أن تندمج مع الوسط ولكنك لم تفلح
    Etrafa uyum sağla. Buraya aitmişsin gibi. Open Subtitles كل ماعليك فعله أن تندمج وتتظاهر بأنك تنتمي لهنا
    O şekilde takıldı. Normalde uyum sağlaması lazım ama bozuldu. Open Subtitles اها، إنها عالقة، من المفترض ان تندمج ولكنها معطوبة
    Ama sen bunu uyum sağlamak için yaptın. Open Subtitles لكن أنت فعلتها لتتناسب بالمكان و تندمج
    Gizli görevdeyken normal tabii. uyum sağlaman gerekmiştir. Open Subtitles اذا كنت متخفي فهذا ضروري عليك ان تندمج
    Burada mesele akıllı olmak dikkatleri üzerine çekmemek, göze batmamak. Open Subtitles انهُ متعلق بتصرفنا بذكاء وان لا تجلب الانتباه لنفسك ، ان تندمج
    Diane bizimle birleşmek istiyor. Open Subtitles تريد دايان أن تندمج معنا
    - birleşmek mi istiyorsun? Open Subtitles أتريدُ بأن تندمج معي؟
    Şirketim Lockhart/Gardner ile birleşiyor. Open Subtitles سو تندمج شركتي مع لوكهارت وغاردنر
    Bina bir insanla birleşiyor. Open Subtitles عندما تندمج بناية مع شخص ما
    Klinik ortamda sürekliliğe ihtiyacı var sosyal genç ortamlarına entegre olması çok önemli geri akranlarının arasına dönebilmesi için. Open Subtitles هي تحتاج إلى أن تستمر في بيئتها هذه من المهم أن تندمج مع تحدياتها في سن المراهقه والعوده الى مجتمع الزملاء..
    En güçlü alkaloidlerinden biri, beyinde aynı reseptörlere nikotin olarak bağlanan fakat en az on kat daha güçlü olan kimyasal epibatidindir. TED إحدى أقوى مركباتها القلوية هي المادة الكيميائية "إبيباتيدين"، التي تندمج مع المستقبلات التي تستقبل مادة النيكوتين في الدماغ ولكنها أقوى منها بعشر مرات على الأقل.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد