Hadi ama burada hayatımı kurtarıyorsunuz. | Open Subtitles | أحتاجكم يا رفاق , هيّا , انتم تنقذون حياتي هنا |
Hey, ne de olsa hayatımızı kurtarıyorsunuz. | Open Subtitles | مهلاً، أنتم يا جماعة تنقذون حياتنا |
Eğer onu yenerseniz, gezegeninizi kurtarırsınız ve savaşçılarımızı yok edersiniz. | Open Subtitles | لو هزمتموه تنقذون كوكبكم و تدمرون كل مقاتلينا |
Siz gazeteciler dünyayı kurtardığınızı düşünüyorsunuz. | Open Subtitles | -أنتم أيها الناس تعتقدون بأنكم تنقذون العالم. |
Oyunumu oynayıp hayatlarını kurtaracaksınız. | Open Subtitles | أنتم تلعبون و تنقذون حياتهم |
Justice Society'yi kurtardınız. Rex'i neden kurtaramazsınız? | Open Subtitles | {\pos(190,220)}،أنقذتم جمعية العدالة فلمَ لا تنقذون (ريكس)؟ |
Teşekkür ederim, çocuklar. Hayatımı kurtardınız. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً يا شباب ، أنتم تنقذون حياتي |
Siz çocuklar dünyayı kurtarırken onunkini yıktınız. | Open Subtitles | و بينما كنتم بالخارج تنقذون العالم إنها نوعاً ما دمرت عالمه |
Kazları zamansız ölümlerinden mi kurtarıyorsunuz? | Open Subtitles | تنقذون الإوز من الوفاة المبكر؟ |
dronları gönderir, askerleri kurtarırsınız. | Open Subtitles | ترسلون الطائرة ، و تنقذون الجنود. |
Birilerini kurtardığınızı mı sanıyorsunuz? | Open Subtitles | أتظنون أنكم تنقذون أحد؟ |
Siz de benim küçük kızımı kurtaracaksınız. | Open Subtitles | و أنتم تنقذون طفلتي الصغيرة |
Justice Society'yi kurtardınız. Rex'i neden kurtaramazsınız? | Open Subtitles | أنقذتم جمعية العدالة، فلمَ لا تنقذون (ريكس)؟ |
Hayatım, seni ve JJ'i dün bir hayat kurtarırken görünce uzundur hissetmediğim bir his belirdi içimde: | Open Subtitles | حبيبتي رؤيتك انت و(جى جى) تنقذون حياة بالأمس أحسست بشيء لم أحس به من قبل .. عدم الفائدة |