ويكيبيديا

    "تهبط" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • iniş
        
    • düşüyor
        
    • aşağı
        
    • iniyor
        
    • indiğinde
        
    • inen
        
    • inecek
        
    • iner
        
    • indi
        
    • inene
        
    • İnince
        
    • indiği
        
    • düşecek
        
    • inme
        
    • inmiş
        
    böyle fiyakalı gemiler, satacak birşeyleri olmadan bu topraklara iniş yapmaz. Open Subtitles مركبة مثل هذه لا تهبط إلا إذا كان لديهم شيء للبيع
    Sıcaklık hızla düşüyor,Yani kasklarınızı takın ve sıcak kalmaya bakın. Open Subtitles ماذا؟ الحرارة تهبط بسرعة الآن فارتدوا خوذاتكم وحافظوا على الدفء
    Morötesi ışınlar aşağı gelip, buza çarpıp geri yansıyarak gözlerimizi kuruttu, yüz derimizi soydu. TED تهبط الأشعة فوق البنفسجية، تصدم الجليد وترتد لتؤذي عيوننا، وتسلخ جلد وجوهنا.
    Hava raporlarına göre bu gece ve yarın kar ve şiddetli rüzgarlar bekleniyor ve hava ısısı sıfırın altına iniyor. Open Subtitles والتنبؤات الجويه تشير إلى مزيد من الثلوج والرياح العاصفه الليله وغداً مع درجات حراره تهبط إلى ما تحت الصفر
    Bu uçak sizin gizli hava alanınıza indiğinde harbiden görünmez olacak. Open Subtitles تلك الطائرة ستكون مخفيّة تماماً حينما تهبط في مهبط طائراتكم الخاص.
    Bu da sanki aşağıya inen başka bir kaya var gibi duruyor, bilirsiniz. TED ويبدو أن هذه صخرة أخرى تهبط هناك ، كما تعلمون.
    Başkanın uçağı 2 saat sonra inecek. Ona bir açıklama yapmak zorundayız. Open Subtitles طائرة الرئيس سوف تهبط خلال ساعتين يجب أن يكون هناك إجماع بالرأي
    Sorun şu ki dün inmemiş, iki hafta önce iniş yapmış. Open Subtitles لكن الأمر هو أنها لم تهبط يوم أمس بل قبل أسبوعين
    Eğer o uçağa binersen, .. iniş yaptığı an işini kaybedersin. Open Subtitles إذا صعدت على متن تلك الطائرة، سوف تخسر وظيفتك عندما تهبط.
    Zalim Kızıl Baron ile nezih bir çatışma, düşman hatları gerisine ufak bir mecburi iniş, esaret, işkence, firar ve sonra da, çay saati ve madalyalar için yurda dönüş. Open Subtitles عُدّة لائقة و بارون أحمر شيطاني، ثم تهبط هبوطاً ماتعاً خلف حدود الأعداء، تُعتقل, وتُعذب, وتهرب
    Söz konusu kokain olunca rakamlar biraz düşüyor, ama çok değil. Open Subtitles الآن، تلك الأرقام تهبط قليلاً عندما نضيف الكوكايين لكن ليس كثيراً.
    Top, kale duvarını aşıp düşman saffının tam göbeğine düşüyor ve onlarca Samuray'ı öldürüyor! Open Subtitles القذيفة تنطلق بعيداً صوب حائط القلعة؟ .. القذيفة تهبط وسط صفوف العدو وتقتل عشرات الساموراي‏
    Tamam, Neil, şimdi seni merdivenden aşağı inerken görüyoruz. Open Subtitles يمكننا أن نراك يا نيل تهبط على السلم الآن
    .. - John, buraya gelsen iyi olur. Vali sahile iniyor. Open Subtitles جون من الأفضل أن تهبط إلى هنا فالحاكمقدنزلعلى الشاطىء.
    İyice temeline indiğinde insanoğlu hoş bir ırk değil. Open Subtitles ..عندما تهبط بالحق بالاسفل .الانسانية ليست جنس لطيف
    Kafamızı kaldıracağız ve gökyüzünden inen melekler... önümüze yemek koyacaklar ve bize yeni giysiler getirecekler. Open Subtitles سننظر لأعلى و نرى الملائكة تهبط من السماء .و سيضعون الطعام امامنا وربما ثياب جديدة لنلبسها
    Benim belirleyeceğim, ayrılmış ve ulaşılamayacak bir piste inecek. Open Subtitles انها سوف تهبط على المدرج الذي أحدده حيث ستبقى معزولة و لا يترب منها أحد
    O ise genelde döner ve döndüğü zaman da, otomatik olarak iner. TED وعادة ما تعود، وعندما تعود، تهبط تلقائياً.
    Lanet levye aşağı indi ve o aptal kapıya çarptı. Open Subtitles و العتلة اللعينة تهبط فى الهواء و تصطدم بذلك الباب اللعين
    Güvenli bir yerde olması için, inene kadar onu boynumda taşırım. Open Subtitles ‫كنت أحمله دائماً حول عنقي ‫لحفظه حتى تهبط الطائرة
    Paraşütle çatıya inince, bunu takacaksın. Open Subtitles تهبط بالمظلّة في السقف، غشّ ترسك التكتيكي،
    Böylelikle indiği anda bakıma ihtiyacı olup olmadığı bilinebilecek. TED في الوقت الذي تهبط فيه، سيكونون علموا بالفعل إذا كان هناك أي شيء يحتاج إلى إصلاح
    Bugün bir tanesini satmadık diye evlerin değeri düşecek değil ya. Open Subtitles حسناً، قيمة هذه المنازل لن تهبط إن لم نبع شيئاً اليوم
    Ve yüz bin dolarlık Mercedes'in üzerine de inme. Open Subtitles و لا تهبط فوق سيارة مرسيدس ثمنها 100 ألف دولار ، اتفقنا ؟
    Uçağın bir saat önce inmiş olması lazımdı. Open Subtitles كلا، الطائرة كان يفترض أن تهبط منذ ساعة مضت.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد