İşte böyle değerli bilgiler vermek için buradasın. | Open Subtitles | هذا النوع من البصيرة هو بالضبط سبب تواجدكِ هنا. |
Çünkü bunun için buradasın. | Open Subtitles | -لأنّ ذلك سبب تواجدكِ هنا . |
Bir şey olması ihtimaline karşı senin burada olmanı istiyorum. | Open Subtitles | كلا، في حالة حدوث أي شيء فأحتاج إلى تواجدكِ هنا |
Şey, her hafta zaten burada olduğunu hesaba katarsak burada olman "gerekli" sayılmaz. | Open Subtitles | حسناً، إن تواجدكِ هنا ليس شيئاً مقصوداً فأنتِ تأتين هنا كل أسبوع |
burada olmanın bir neden olur ve bize buradan çıkmanın bir yolunu bulmak için zaman kazandırır. | Open Subtitles | يبرّرُ تواجدكِ هنا و يؤمّنُ لنا بعض الوقت للتفكير بطريقةٍ للهرب. |
İlk olarak şundan başlayalım; senin burada olman büyük bir şey. | Open Subtitles | دعينا نبدأ أوّلاً، أمر رائع تواجدكِ هنا. |
Çünkü senin de benim gibi... burada olmanın bir nedeni var, Maria. | Open Subtitles | لأنه مثلي أنا هناك سبب وراء تواجدكِ هنا ، ماريا |