Bayan Coleman, eşinizden en son ne zaman haber aldınız? | Open Subtitles | سيدة كولمان، متى كانت آخر مرة تواصلت بها مع زوجك؟ |
Böylece İskoçya'da kişiselleştirilmiş bilgisayar sesleri yaratan bir şirketle iletişime geçtik. | TED | لذا تواصلت مع شركة في استكلندا والتي تصنع اصوات كمبيوتر خاصة |
O da, yerel organ tedarik kurumuyla bağlantı kurdu, Washington Bölgesel Organ Nakli Topluluğu. | TED | وهي تواصلت مع منظمة شراء الأعضاء المحلية جمعية زرع الأعضاء الإقليمية بواشنطن |
Babamın zaman zaman işe aldığı bir grup paralı askerlerden birisiyle görüştüm. | Open Subtitles | لقد تواصلت مع شخص داخل مجموعة من المُرتزقة التي يُوظفها أبي أحيانًا |
Bilmiyoruz. Bana sadece bir kişi ulaştı. | Open Subtitles | لا ندري حتى الآن ولكن أنا تواصلت مع شخص واحد |
- Arkadaşına ulaşabildin mi? | Open Subtitles | هل تواصلت مع صديقتك؟ ما أسمها؟ |
temas kurduğunuz o grup Çinli bir kardeşlik cemiyeti. | Open Subtitles | تلك المجموعة التي تواصلت معها هي منظمة أخوية صينية |
Beş yıldır görüşmediğin bir arkadaşına ulaştın? | Open Subtitles | انهم من احظى الالازواج بالعالم اذا تواصلت مع صديق لم تري ماذا حدث خلال خمس سنوات؟ |
Tek gecelik iliski yasadigimizi iddia eden, MySpace'deki o kadinla irtibata gectim. | Open Subtitles | لذا تواصلت مع تلك المرأة في ماي سبيس التي ادعت انه بيننا علاقة يوم واحد |
Tom Card'la en son ne zaman görüştün? | Open Subtitles | متى كانت آخر مرة تواصلت مع توم كارد؟ |
Ailelerinizle zaten konuştum... en azından ulaşabildiklerimle. | Open Subtitles | تحدث مسبقاً الى آبائكم على الأقل هناك من تواصلت معه بهذا الشأن |
Gerçi tıbbi marihuana dükkanı hariç hepsine haber verdim. | Open Subtitles | لقد تواصلت مع الجميع ما عدا متجر الماريجوانا الطبية. |
İyi haber, az önce Daniel ile konuşmayı başardım. | Open Subtitles | "الأخبار الجيدة , للتو تواصلت مع "دانيال |
Ancak makale yayınlandıktan sonra bir kadın benimle iletişime geçti. | TED | بعد نشر المقال، تواصلت معي المرأة البولندية. |
Benimle kısa bir süre önce iletişime geçmişti. Vefat etmiş. | Open Subtitles | لقد تواصلت معي منذ فترة وجيزة لقد عبرت إلى الجانب الآخر |
Geçtiğimiz birkaç haftadır bağlantı kurduğum insan ticareti mağduru kız hakkında çok şey düşünüyordum. | TED | كنت أفكر كثيراً في الأسابيع الماضية في الفتاة ضحية الاتجار التي تواصلت معها. |
Birkaç bağışçıyla görüştüm ve anketler yaptırdım. | Open Subtitles | لقد تواصلت مع بعض المتبرعين وقمت ببعض الانتخابات |
Bilmiyoruz. Bana sadece bir kişi ulaştı. | Open Subtitles | لا ندري حتى الآن ولكن أنا تواصلت مع شخص واحد |
Arkadaşına ulaşabildin mi? | Open Subtitles | هل تواصلت مع صديقك؟ |
Lindsey İnternet'te kimseyle temas kurmuş mu diye bakıyordum. | Open Subtitles | كنت فقط اتفقد ان كانت ليندسي قد تواصلت مع أحد عبر الانترنت |
Logan'a ulaştın mı? | Open Subtitles | هل تواصلت مع لوغان؟ |
Hem de ne esnek. O kadar zaman sonra benimle irtibata geçti. | Open Subtitles | لقد تواصلت معي بعد كل هذه المده لديّ حوالي خمس رسائل منذ ان خرجنا معاً |
Annemle mi görüştün? | Open Subtitles | انت تواصلت مع أمي؟ |
Hastaneyle konuştum. Durum acil. Her an kan zehirlenmesi olabilir. | Open Subtitles | لقد تواصلت مع المستشفى إنها طارئة قد يتعفن دمها في أي لحظه الآن |
Onlardan biriyle temasa geçtin mi buraya gelirken? Hayır. | Open Subtitles | هل تواصلت مع أيّ أحد منهم في هذه الرحلة؟ |
Bugün en az yedi şirketle iletişim kurduğunuzdan eminim. | TED | أنا متأكد جدا بأن هناك على الأقل سبع شركات تواصلت معها اليوم. |
Kimsesiz hissedince beni aradı. | Open Subtitles | لقد شعرت بأنها وحيدة حقاً, و تواصلت معي. |
Bu podcast için çok kişiye ulaştım. | TED | هل تعلمون، لقد تواصلت مع الكثير من الأشخاص من أجل هذا البرنامج |