| Eğer katılmayı kabul ederseniz, yarım bizim üssümüzde olmanızı istiyoruz. | Open Subtitles | إذا كنت توافق على المشاركة نسألك أن تأتي لقاعدتنا غدا |
| Fakat sen de kabul edersin ki, bu öyle kolay olmayacak. | Open Subtitles | لكن عليك أن توافق على ذلك أنها لنّ تكون مسألة سهلة |
| Bir felaketi önlemek için aracı olmayı kabul edeceğinizi umuyorum. | Open Subtitles | و آمل أن توافق على أن تكون كوسيط لتجنب الكارثه |
| Biliyorsun, artık o kadar yakın değiliz. Yaşam tarzımı gerçekten onaylamıyor. | Open Subtitles | لم نعد مقربين من بعضنا، هي لا توافق على نمط حياتي. |
| Kararla hemfikir olmanı beklemiyorum ama kabullenmeni istiyorum. | Open Subtitles | , لم أتوقع أن توافق على هذا القرار لكنى أحتاج منك الموافقة عليه |
| -Bizi doğruca katile götürse bile ilçedekiler 10 bin dolarlık bir şey için onay vermez. | Open Subtitles | إن كان لهذا الشئ عواقب سلبية على مطلق النار فإن المقاطعة لن توافق على طلب شراء بقيمة 10,000 دولار |
| Çocukken öldürülmesini, ya da annesinin öldürülmesini, ya da dedelerinin... katledilmesini onaylar mıydık? | Open Subtitles | لكن هل توافق على قتله وهو طفل بريء؟ أو قتل امه أو اجداده ؟ |
| Beni yatağa atmak için dediğim her şeye katılıyor musun? | Open Subtitles | هل أنت توافق على مــا أقوله فقط حتى تتمكن من مضاجعتي؟ |
| Acı içinde kıvrandıkları zaman geri kalanlar için çok daha iyi örnek oluyorlar. Buna katılmıyor musun? | Open Subtitles | سيكون عبرة لبقية العبيد عندما يتلوى من الألم ألا توافق على ذلك؟ |
| Tabii senin de bazen yanımda olmamayı kabul etmen gerek. | Open Subtitles | ،بالطبع عليك أن توافق على أن لا تكون موجوداً أحياناً |
| Kanunları Thane'ler kararlaştırdı ve kendi halkları da kabul etti. | Open Subtitles | تقرر القوانين من قبل كل حاكم ثم توافق على شعبهم. |
| - Belki Lucifer bizimle eve dönmeyi kabul eder artık. | Open Subtitles | ربما لوسيفر سوف توافق على العودة الى الوطن معنا الآن. |
| Clinton'ı seversiniz ya da sevmezsiniz, ama kabul edin ki... ülke için en iyi şey devam etmekti. | TED | يمكن أن تحب كلينتون أو تكره كلينتون ولكنك توافق على أن الشيء الأفضل للبلاد هو التقدم للأمام. |
| Ricalarımızı kabul etmemekte ve eve gitmekte diretirsen, bunu yapmakta özgürsün. | Open Subtitles | إن لم توافق على مطالبنا ولا زالت تصر على الذهاب للبيت، فإنها قد تفعل ذلك |
| Önemli olan sizin kürtajı kabul etmeniz. | Open Subtitles | أهم شئ يجب عليك فعله أن توافق على الأجهاض |
| Bununla beraber benim hatun, sonradan geri döndüğüm yani ağzıma giren birçok maddeyi onaylamıyor sayılır. | Open Subtitles | بالإضافة , السيدة , في الماضي عندما إمتلكت وحدة هي لم توافق على أن أتنشق المواد |
| Kraliçe ünvanların bu şekilde durmasını onaylamıyor. | Open Subtitles | الملكة لا توافق على الأراضي الملكيّة الكاذبة |
| Ama onun planlarını mahvetmek seninle hemfikir olmasını nasıl sağlayacak? | Open Subtitles | لكن كيف لإفساد مخططاتها أن يجعلها توافق على مخططاتكَ؟ |
| Ama onun planlarını mahvetmek seninle hemfikir olmasını nasıl sağlayacak? | Open Subtitles | لكن كيف لإفساد مخططاتها أن يجعلها توافق على مخططاتكَ؟ |
| Tamam, film komitesi festivalden iki gün önce onay için kaba kurguyu istiyor. | Open Subtitles | حسناً، يجب على لجنة مهرجان الأفلام أن توافق على مسودة الفيلم قبل يومان من المهرجان |
| Yaşasaydı kampanyanızı yürütme biçiminizi onaylar mıydı? | Open Subtitles | هل تـظن أنها توافق على طريقة إدارتك لهذهـِ الحملـة ؟ |
| Bu insanların şirketime yaptıklarına katılıyor olabilirsin. | Open Subtitles | ربما توافق على ما يفعله هؤلاء الناس بشركتي. |
| Her Allah'ın günü bir şeyler zorlukları uzaklaştırır katılmıyor musun? | Open Subtitles | شيء ليزيل الملل الحاصل من الحياة اليومية ألا توافق على هذا ؟ |
| Sigorta şirketi bunu onaylamaz bu yüzden onu acil servisten geri almamız gerekir. | Open Subtitles | شركة التأمين بكل تأكيد سوف لن توافق على هذا ـ ـ حسناً , سنضطر أن نعيد السماح لها بالدخول من خلال الطوارئ |
| - Umarım üniformamı onaylarsınız. | Open Subtitles | . اتمنى ان توافق على الزى الخاص بى |
| Leonard, annenin hayat tercihlerini onayladığını duymak daha iyi hissettirir miydi? | Open Subtitles | لينورد),هل سيشعرك) بتحسُن أن تسمع بأن والدتك توافق على أختيارات حياتك |