İlaçlarını almaya devam etmesi için Ona yalvardım ama o tedirgin oldu, hırçınlaştı ve agresif davranmaya başladı. | Open Subtitles | توسلت إليه أن يعود إلى رشُده لَكنَّه أصبحَ مضطرب، عدواني |
Bizimle kalması için Ona yalvardım ama o beni dinlemedi. | Open Subtitles | لقد توسلت إليه كي لا يهجرنا ولكنه لم يستمع لي - لما لا ؟ |
Buna izin vermesi için Ona yalvardım. | Open Subtitles | اسمعي, لقد توسلت إليه ليدعك تقومي بهذا |
Buna izin vermesi için Ona yalvardım. | Open Subtitles | اسمعي, لقد توسلت إليه ليدعك تقومي بهذا |
Polise gitmesi için yalvardım ama tekrar öldürmeyeceğine söz verdi. | Open Subtitles | لقد توسلت إليه أن يذهب إلى الشرطة ولكنه وعدني بأنه لن يقتل مرة أخري |
Mektup yazdım, telgraf çektim. Beni bu işten azat etmesi için yalvardım. | Open Subtitles | كتبت له ، أبرقت له ... توسلت إليه أن يتركني |
Ona yalvardım... Seni ve kız kardeşini almama izin vermesi için yalvardım. | Open Subtitles | توسلت إليه ، توسلت إليه لأخذك أنت وأختك |
Ona yalvardım. Durması için yalvardım. | Open Subtitles | لقد توسلت إليه لقد توسلت إليه أن يتوقف |
Ona yalvardım, yavaşla, daha az çalış dedim. | Open Subtitles | . توسلت إليه . بأن يهدأ , و يتروع |
Beni ele vermemesi için Ona yalvardım. | Open Subtitles | بالتالي توسلت إليه ألا يجعلني أدخل . |
Hayır, ben Ona yalvardım. | Open Subtitles | لا،بل توسلت إليه أنا |
Ona yalvardım. | Open Subtitles | نحن توسلت إليه. |
Ona yalvardım. Çok fazla aldığını söyledim! | Open Subtitles | لقد توسلت إليه |
Ona yalvardım. | Open Subtitles | توسلت إليه. |