ويكيبيديا

    "تَنتظرُ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bekliyor
        
    • bekliyorsun
        
    • beklerken
        
    • Beklettiğim
        
    • bekliyordun
        
    • bekliyorsunuz
        
    Hepimizi güvenli bir yere götürecek bir uçak bizi bekliyor. Open Subtitles هناك طائرة تَنتظرُ لأَخْذنا ّكلنا إلى الأمانِ.
    Dışarıda çok fazla uçak bekliyor doktor. Open Subtitles الكثير مِنْ الطائراتِ تَنتظرُ هناك , يادكتور.
    Neden törene bir saat kalana kadar bekliyorsun? Open Subtitles لماذا تَنتظرُ حتى في السّاعة قبل المراسمِ؟
    Sonra, eve geliyorsun, polisi haber edip bekliyorsun. Open Subtitles ثمّ، تَرْجعُ للبيت، تعلمْ الشرطةَ، و تَنتظرُ.
    Kızım, hala çok fazla insan böyle olduğuna inandığı için nakil beklerken komaya girdi. Open Subtitles بنتي دَخلتْ غيبوبة تَنتظرُ زرع لأن الكثير مِنْ الناسِ ما زالوا يَعتقدونَ ذلك.
    Oh, Natalie, merhaba Beklettiğim için özür dilerim. Open Subtitles مرحباً. أَنا آسفُ لإبْقاء أنت تَنتظرُ. ذلك بخيرُ.
    Dün gece evimin kapısının önünde bekliyordun. Oraya nasıl geldiğimi bilmiyorum. Open Subtitles كُنْتَ تَنتظرُ في المدخلِ خارج شُقَّتِي ليلة أمس
    Vinz, ne işareti bekliyorsunuz? Open Subtitles فينس، قُلتَ قبل ذلك أنت كُنْتَ تَنتظرُ إشارة. ماذا يُوقّعُ؟
    Adalet Bakanlığı bu bilgiyi Amerikan halkına açıklamak için, otuz üç yıl bekliyor. Open Subtitles تَنتظرُ وزارة العدلُ 33 سنةُ قَبْلَ أَنْ يُخبرونَ الناسَ،
    Fırından bir şeyin çıkmasını falan mı bekliyor? Open Subtitles الذي، تَنتظرُ شيءاً للخُرُوج مِنْ الفرنَ؟
    Beni orada, ofisimde bekliyor. -Sen iyi misin? Open Subtitles هي تَنتظرُ ظهرَ هناك لي في مكتبِي.
    Hediyesini almak için epeydir bekliyor. Open Subtitles هي تَنتظرُ هديتها من مدّة طويلة.
    Catherine, Skype'da beni bekliyor. Open Subtitles كاثرين تَنتظرُ دردشة سكايب مَعي.
    Araba dışarıda bekliyor. Open Subtitles عِنْدي سيارة تَنتظرُ بالخارج .
    Kaç tane taş bekliyorsun kazanmak için? Open Subtitles كم عدد البلاطات التي تَنتظرُ الرِبْح؟
    Hiç bir zaman gerçekleşmeyecek bir fidye telefonu bekliyorsun. Open Subtitles تَنتظرُ نداء فديةِ الذي لَنْ يَجيءَ.
    - Birini mi bekliyorsun? Open Subtitles هَلْ تَنتظرُ شخص ما؟ لا
    Tüm Ottowa'da bir tek kemoterapi makinesi olduğu için beklerken kanserden ölebilirsiniz. Open Subtitles تَمُوتُ من السرطانِ تَنتظرُ كيمياوياً ' سبب كُلّ أوتاوا لَهُ ماكنةُ كيمياوي واحدة.
    Sen beklerken yapacak işin olsun diye, bir koşu gidip, sana uyuşturucu alayım. Open Subtitles أنا سَأَخْرجُ وأُحرزُك المنطاد الآخر لذا أنت يُمكنُ أَنْ تَأخُذَ الشيء ليَعمَلُ بينما تَنتظرُ.
    Beklettiğim için tekrar özür dilerim. Open Subtitles الآسف ثانيةً لإبْقاء أنت تَنتظرُ.
    - Beklettiğim için özür dilerim. Open Subtitles الآسف أبقيتُك تَنتظرُ طويلَ جداً.
    Bunu çok uzun zamandır bekliyordun ve seni tebrik etmek istiyorum. Open Subtitles لأنك تَنتظرُ منذ وقت طويل لهذا وأنا أُريد تَهْنِئتك
    Evet, Packey, bunu uzun zamandır bekliyordun. Open Subtitles تَعْرفُ، Packey، أنت تَنتظرُ a وقت طويل لهذا.
    Çoktandır mı bekliyorsunuz? Open Subtitles أنت تَنتظرُ لمدة طويلة؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد