Aklından başka bir şey mi geçiyor? | Open Subtitles | أكنت تُفكّر بأنّك أردت أن تفعل شيء مختلف؟ |
Peki, babanın yanında bu kelimeleri kullanmayı Aklından bile geçirme. | Open Subtitles | لا تُفكّر حتّى بإستعمالِ تلكَ المُفرداتِ أمامَ والدِكَ |
İçten bir şekilde dua etmeye hazır değilsen, din değiştirmeyi düşünme. | Open Subtitles | لكن لا تُفكّر بالتحول للإسلام مالم تذهب للصلاة |
Uçakları düşünürsen aklına yükseklik gelir, bu yüzden alttaki rafları eleyebiliriz. | Open Subtitles | وبتفكيرك بالطائرات، فإنّك تُفكّر بشكل عالٍ، لذا سنشطب الثلاثة رفوف السُفلية. |
Belediye başkanı, şerefinize özel bir kutlama düzenlemeyi düşünüyor. | Open Subtitles | قال المُحافظ أن المدينة تُفكّر بتنظيم حفل عسكري للإشادة بجهودكم. |
Gençken yaşlanmayı düşünmüyorsun. | Open Subtitles | أنتَ لا تُفكّر بكبر السن عندما تكون شاباً |
Hiç insanların ödünü patlatmak yerine sisteme güvenmeyi düşündün mü? | Open Subtitles | ألا تُفكّر قطْ بالثقة في النظام بدلًا من إرعاد الناس عمدًا؟ |
Aracın arkasına bakmak aklınıza gelmedi mi? | Open Subtitles | وأنت م تُفكّر بأن تُلقي نظرةً على ما يوجد بالخلف؟ |
Bu daha mantıklı düşünmene yardımcı olacaktır. | Open Subtitles | هذا سَيُساعدك على أن تُفكّر أفضل! |
Baştan aşağı sıradan olduğunu düşünsen bile, kimsenin düşünemeyeceği şeyleri sen düşünmelisin. | Open Subtitles | حتّي إن ظننت أنه غير محبوب تماماً يجب أن تُفكّر في أشياء لم يُفكّر بها أحد قبلك |
Aklından geçenleri paylaşmak istemiyorsan mecbur değilsin. | Open Subtitles | ،إن لم ترد البوح بما تُفكّر به الآن فلا بأس بذلك |
Benimle düzüşmeyi, Aklından bile geçirme. | Open Subtitles | لا تُفكّر لحظة في العبث معي، هل تسمعني؟ |
Aklından ne geçiyordu? | Open Subtitles | ما الذي كنت تُفكّر به بحق الجحيم ؟ |
Aklından ne geçiyordu doktor? | Open Subtitles | ما الذي تُفكّر به أيُها الطبيب؟ |
İçten bir şekilde dua etmeye hazır değilsen, din değiştirmeyi düşünme. | Open Subtitles | لكن لا تُفكّر بالتحول للإسلام مالم تذهب للصلاة |
Nefes alıp-vermekten ve sayılardan başka bir şey düşünme. | Open Subtitles | لا تُفكّر بأيّ شيءٍ آخر، ما عدا أنفاسك وتلك الأرقام. |
Yani, yaptığın şeyi dönüp bir daha düşünme. Anladın mı? | Open Subtitles | لذا لا تُفكّر مرتين بما فعلت، أتفهم؟ |
aklına sadece, biri gelmeden buradan nasıl çıkarız düşüncesi gelsin. | Open Subtitles | ما الذي يُفترض أن أفكّر به؟ من المفترض أن تُفكّر أننا يجب أن نخرج من هنا قبل أن يعود شخص ما. |
Federal tanığım ortadan kayboluyor ve beni aramak aklına gelmiyor mu? | Open Subtitles | شاهدي الفيدرالي يُفقد، ولا تُفكّر حتى بالإتّصال بي؟ |
Kardeşin bizim o meşhur konuşmalarımızdan yapmamız gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | أختكَ تُفكّر في إجراء مناقشة أخرى من مناقشاتنا |
Şu an düşündüğün şeyi düşünüyor olamazsın. | Open Subtitles | لا يُمكنُك أن تُفكّر بما تُفكّر به الآن |
- Evet, ilgilendiriyor çünkü şu an kafanla düşünmüyorsun. | Open Subtitles | هذا حقاً ليس من شأنكِ، صحيح؟ بل من شأني لأنّك لا تُفكّر برأسك الآن |
Köpek almayı düşündün mü hiç? | Open Subtitles | ألمْ تُفكّر يومًا في اقتناء كلبٍ؟ |
Şifreyi çözdünüz ama bana haber vermek aklınıza gelmedi, öyle mi? | Open Subtitles | أنت حللت الكود، ولمْ تُفكّر بإعلامي؟ |
Böyle düşünmene sebep olan ne? | Open Subtitles | -ما الذي يجعلك تُفكّر بذلك؟ |
Tommy, okula geri dönmeyi düşünmelisin meslek öğrenmelisin. | Open Subtitles | (تومي)، يجب أن تُفكّر بالعودة إلى المدرسة، وتتعلم حرفة. |