Karnını, bebek bekleyen bir anne gibi tutuyor. | Open Subtitles | هي تُمسك بطنها مثل الأمّ الحامل. |
Bakın neyi tutuyor. | Open Subtitles | أنظروا ماذا تُمسك. |
- Odada yanında oturuyor! Yanında oturmuş elini tutuyor! | Open Subtitles | -إنها بداخل الغرفة بجانبك تُمسك يدك الأن . |
O mumyadan korkmuyor. Bu mumya birini yakalamak için çok yavaş. | Open Subtitles | . إنه ليس خائفا ً من تلك المومياء تلك المومياء بطيئة جدا ً لكى تُمسك بأىّ شخص |
O mumyadan korkmuyor. Bu mumya birini yakalamak için çok yavaş. | Open Subtitles | . إنه ليس خائفا ً من تلك المومياء تلك المومياء بطيئة جدا ً لكى تُمسك بأىّ شخص |
Bunu öğrenmek istiyorsan beni yakalaman gerekecek. | Open Subtitles | لو أردت معرفة هذا، يجب أن تُمسك بي. |
Bunu öğrenmek istiyorsan beni yakalaman gerekecek. | Open Subtitles | لو أردت معرفة هذا، يجب أن تُمسك بي. |
- Düşeceğim ve beni yakalamanızı istiyorum. | Open Subtitles | -سوف أسقط وأريدك أن تُمسك بي . -ماذا؟ |
Kartalı sağlam tutuyor. | Open Subtitles | إنها تُمسك النسر بإحكام. |
Epirus Yay'ını tutuyor ve Hyperion'a sarılıyorsun. | Open Subtitles | وأنتَ تُمسك بقوس (إيبروس)... و... -تعانق (هيبريون ... |
Oğlum Jack'in elinden tutuyor. | Open Subtitles | كانت تُمسك بيد ابني ، (جاك) |
Tek ihtiyacın onu yakalamak için destek olmalı. | Open Subtitles | وبكُل بساطة ستحتاج المصادر المطلوبة كي تُمسك به. |
Yani, eğer yakalamak için peşinde olduğun insanların yerine, beni ve duygularımı dert ediyorsan ve güvenli bir şekilde eve geliyorsan beni ne çıldırtabilir ki? | Open Subtitles | أعني، ما الذي سيزعجني إذا أنت تقلق بشأني وبمشاعري بدلاً من أن تُمسك بالأشخاص الذين تطاردهم وترجع للبيت سالمًا |
"Güneş ışığının bir huzmesini yakalamak güzel bir kadının gülümsemesini yakalamaktan kolaydır." | Open Subtitles | "من السهل أن تُمسك بصيصاً من أشعة الشمس من اِبتسامة اِمرأة جميلة." |
Onu yakalaman gerek. Yap şunu. | Open Subtitles | سوف تُمسك بها. |
- Düşeceğim ve beni yakalamanızı istiyorum. | Open Subtitles | -سوف أسقط وأريدك أن تُمسك بي . -ماذا؟ |