Amerika'da dini aşırıcılık, beyaz, kürtaj karşıtı, Hristiyan bir aşırıcının Colorado Springs'deki Aile Planlaması Derneğine girip üç kişiyi öldürmesi gibi görünüyor. | TED | في أمريكا، التطرف الديني يبدو كمسيحي متطرف ضد الإجهاض يتجه نحو منظمة تنظيم الأسرة في كورولادو سبرنغ ويقتل ثلاثة أشخاص. |
üç kişiyi öldürdüm. Asılmam gerek. | Open Subtitles | أنا قتلت ثلاثة أشخاص على الأرجح سيتم شنقي |
Ama ilk gelen raporlarda üç kişinin ölmüş olabileceği bildiriliyor. | Open Subtitles | الإبلاغ الأوليّ مع ذلك، بأن هناك ثلاثة أشخاص قد قُتلوا. |
Eğer fırtınaya girersen iki insan yerine Üç insan ölecek. | Open Subtitles | إن دخلت إلى العاصفة ثلاثة أشخاص سيموتون بدلاً من إثنين |
Özel tim mi? Özel timinin yaptığı kesinti yüzünden üç adam öldü. | Open Subtitles | لقد مات ثلاثة أشخاص بسبب تخفيض الميزانية التى قامت بها قوة المهام اللعينة |
Sadece sokakta yürüyen üç kişiyiz. Şüpheli bir durum yok. | Open Subtitles | إنّما نحن ثلاثة أشخاص يتنزّهون في الطريق لا ريبة في الأمر. |
Söylesene, üç insanın bir ayıyla yaşamak zorunda kaldığı program hala var mı? | Open Subtitles | أعذريني، هل لا زال لديكم ذلك البرنامج حيث يعيش ثلاثة أشخاص مع دب ؟ |
Bu konu senden daha çok diğer üç kişiyi ilgilendirir. | Open Subtitles | المسألة تتعلق ثلاثة أشخاص أقوى في الغرض من نفسك. |
Borokovski ve Houston üç kişiyi nasıl sığdıracaklarını bulmaya çalışıyorlar ama sadece iki kişi alıyor. | Open Subtitles | بروكوفيسكى وهيوستين000 كانوا يحاولون اكتشاف كيفية وضع ثلاثة أشخاص داخلها ولكنها تلائم شخصين فقط |
Öyle deme, şeker pancarım. Deprem üç kişiyi öldürdü. | Open Subtitles | لا تقل هذا ياعزيزي قتلت الهزة ثلاثة أشخاص |
Bebek, bunu söylemekten nefret ediyorum ama, tüylü köpekler mi? üç kişiyi öldürdüler. Ameliyathane onlara yasaklı. | Open Subtitles | الغطاء ذو الكلاب تسبب في قتل ثلاثة أشخاص انه ممنوع من غرفة العمليات |
Kazara üç kişiyi öldürdüm. | Open Subtitles | قتلت ثلاثة أشخاص بطريق الخطأ بينما اعتقل هو لدفعه دراجة |
Bir katil, nasıl olur da arkasında hiç iz bırakmadan üç kişiyi öldürebilir? | Open Subtitles | كيف يمكن لشخص قتل ثلاثة أشخاص وعدم ترك قطعة من أنفسهم وراء؟ |
üç kişinin çığlıklar atarak buradan dışarı sürüklendiğini görünce bu biraz zor oluyor. | Open Subtitles | هذا صعب على المرء حين يشاهد ثلاثة أشخاص يتم جرهم للخارج وهم يصرخون. |
Ama üç kişinin sorunlarının dünyaya bedel olmadığını görmek için alim olmak gerekmiyor. | Open Subtitles | لكن لا تحتاج كثيرا من الوقت لملاحظة أن مشاكل ثلاثة أشخاص ليست شيئاً في هذا العالم المجنون. |
Ama üç kişinin sorunlarının dünyaya bedel olmadığını görmek için alim olmak gerekmiyor. | Open Subtitles | لكن لا تحتاج كثيرا من الوقت لملاحظة أن مشاكل ثلاثة أشخاص ليست شيئاً في هذا العالم المجنون. |
Eğer Üç insan paramparça hayatlarını kurtarmak için evinizde bulunuyorsa onlar son bir şans vermeniz dürüst bir davranış olur. | Open Subtitles | حين يأتي إليك ثلاثة أشخاص بحياتهم ممددة على طاولة لأجل أن تمزقيها قطعاً من العدل أن تمنحيهم فرصة أخيرة للخروج أحياء |
Ama gerçek şu ki Üç insan öldürüldü. | Open Subtitles | ،حول ما حدث لكن في حقيقة الأمر أن ثلاثة أشخاص قد قٌتلوا |
Biz çıkarken üç adam içeri giriyordu. | Open Subtitles | ثلاثة أشخاص كانوا يجيئون فيهم بينما نحن كنّا نتوقّف. |
Zoe'i de sayarsak üç kişiyiz. | Open Subtitles | اذا ,بعد اضافة (زوي ) ,أصبح العدد ثلاثة أشخاص ونحن منهم |
Doğal olmayan şey, üç insanın, teröristin canlarını anında alabilme gücünüzdür. | Open Subtitles | الشيئ الغير طبيعي هو القوة التي تملكها لتقتل ثلاثة أشخاص إرهابيين وتسلبهم حياتهم في لحظة |
Akşam altıdan önce getirme. Ve bir defada en fazla üç kişi! | Open Subtitles | ولكن ليس قبل السادسة مساء ولا تحضر أكثر من ثلاثة أشخاص سوية |
Yani tanıdığınız iki ya da üç insandan biri. | TED | أي واحد من بين كل إثنين أو ثلاثة أشخاص تعرفونهم. |
Ama bir oda dolusu insanı üç kişiye indirmek zorundasın. | Open Subtitles | لكن عليك تقليص هذه الغرفة المليئة بالأرقام إلى ثلاثة أشخاص |
üç kişiyle konuştun iki saat sürdü. | Open Subtitles | أنت تحدثة إلى ثلاثة أشخاص وهذه ساعتين هناك |
Size üç kişiden bahsedeceğim : Vannevar Bush, Doug Engelbart ve Tim Berners-Lee. | TED | وسوف اقتبس عن ثلاثة أشخاص: "فانيفار بوش" و "دوغ إنغيلبارت" و "تيم بيرنرز-لي" |