ويكيبيديا

    "جائتني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • geldi
        
    • aldım
        
    • bir
        
    • var
        
    Hayır. Aklıma harika bir fikir geldi ve herkes beğendi. Open Subtitles ، لا، لا فقد جائتني تلك الفكرة العبقريه والكل أحبها
    Ve o zaman bu aklıma geldi -- eğer diğer türlerin bakış açısıyla kendimize bakabilseydik, neler olurdu? TED وذلك حينما جائتني الفكرة التي كانت، التي كنت ستكون لو نظرنا للأمر من جهة الفصائل التي نتعامل معها؟
    Benim büyük fikrim bana kanepede otururken geldi. Open Subtitles فكرتي الكبيرة جائتني وأنا جالس على أريكة فقط.
    Bay Carter, bu sabah Sacramento'daki bir üniversitenin koçundan telefon aldım. Open Subtitles سّيد " كارتر " ، جائتني مكالمة هاتفية اليوم منمدرب"جونيور"فيمدرسة" سكارمنتو"
    Fotoğraf çekimi hakkında bayağı telefon aldım. Open Subtitles لماذا انت لست في المستشفى؟ حسنا جائتني ملايين الأتصالات بشأن التصوير
    Birlikte geçirdiğimiz zamanlar düşünüyordum ve bir anda her şeyi anladım. Open Subtitles كنت أفكر في كل الوقت الذي قضيناه معاً، ثم جائتني الفكرة:
    Hey, bir fikrim var. Open Subtitles يا تيمون لقد جائتني فكرة دعنا نعمل أغنية طويلة
    Kelebek Etkisi filmini izledikten sonra panik odası inşa etme fikri aklıma geldi. Open Subtitles حسنا، جائتني فكرة لبناء غرفة الذعر بعدأنشاهدتالفيلم، تأثير الفراشة
    Peki, her neyse, geri gelirken, aklıma bir fikir geldi. Open Subtitles , نعم , على أية حال في طريق العودة , جائتني فكرة
    Aklıma işportacılık yaparak, hızlı bir şekilde para kazanabileceğimiz fikri geldi. Open Subtitles على كلِ، جائتني تلك الفكرة الرائعة وأنا على الحمام عن كيفية الحصول على مال بسرعة
    Mesela, bu sabah, işe gelirken aklıma bir fikir geldi. Open Subtitles حسناً ، كما تعلم هذا الصباح ، عندما كنت أقود في طريقي للعمل ، جائتني هذه الفكرة ، حسناً ؟
    Zana, aklıma iyi bir fikir geldi. Yürüyerek gitmeyeceğiz, gel benimle. Open Subtitles زانا , لقد جائتني فكرة رائعة لن نذهب على اقدامنا تعال معي
    Pekala grup, Chloe'nin performansını yapmayacağını söyleyen bir telefon geldi. Open Subtitles حسناً ياجماعة, لقد جائتني مكالمة, قائلاً ان كلو لن تكون قادرة على فعل الأداء.
    İletişimden bahsetmişken, veya iletişim azlığından bütün bu gazetecilik derslerinden sonra aklıma bir fikir geldi. Open Subtitles بالتحدث عن الإتصال، أو عدمه، فبعد كل شيء من دروس الصحافة هذه، جائتني فكرة.
    Düşündüm, dua ettim ve aklıma geldi. Open Subtitles لذا فكرت بالأمر كثيرًا وعندها جائتني الفكرة
    Ama işle ilgili bir telefon geldi, ben de içeri girmedim bile. Open Subtitles لكن جائتني مُكالمة ولم أستطع الدخول إلى هُناك
    Geçen iki hafta içinde seninle ilgili birçok rapor aldım, hiçbiri de pozitif değildi. Open Subtitles لقد جائتني عدة تقارير تخصك خلال الأسبوعين الماضيين ولا واحدة منها كانت جيدة
    Gerçekten siz olduğunuzu kanıtlamam için emir aldım. Open Subtitles نعم جائتني أوامر أن أعرف أنكنتم حقيقيون أو مجرد أوهام
    Dün gece Kate'den bana taşınmak istediğine dair sinyali aldım. Open Subtitles "لقد جائتني الإشارة من "كيت إنـها مستعدة لكي تنقل مـعي
    Sen basın mensuplarını hayretler içinde bırakırken ben seni sözde kaçıran adamın patronlarından bir telefon aldım. Open Subtitles بينما كنتي تقومين بالمؤتمر الصحفي جائتني مكالمه مكالمة من الذين يفترض أنهم ارباب عمل قاتلك
    İlk yemek yediğimizde cadalozluk etmiştim, ve benim kabalıkla ilgili bir ilkem var. Open Subtitles لقد آسأت إليك عندما كنا في الموعد ولقد قرأت ذلك الكتاب عن الوقاحة لذا أنا سعيدة لأن الفرصة جائتني لأقول أنا آسفة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد