ويكيبيديا

    "جديراً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • değer
        
    • layık
        
    • hak
        
    • değerli
        
    • lâyık
        
    • değmiştir
        
    Hâlâ içinde, güvenilmeye değer bir şey olduğunu ispatla. Open Subtitles أثبتي لي أنّ هنالك شيئاً بداخلكِ جديراً بالثقة
    Yenmeye değer yemekler yapmak için uğraşıyorum. Open Subtitles لديّ مايكفي لمحاولة أن أجعل الغداء يبدو جديراً لتناوله
    Son 12 yılı ona layık olmaya çalışarak geçirdim. Open Subtitles أمضيت السنوات ال 12 الماضية لأحاول أن أكون جديراً بها
    Onlar Munna'nın doktorluğa layık olduğuna kanaat getirirlerse ancak o zaman kalabilir. Open Subtitles وكل على حدى سيطرح سؤالاً وسيقررون إذا كان جديراً بأن يكون طبيباً أم لا
    Nasıl olur da bir hastan merhamet hak ederken diğeri etmez? Open Subtitles كيف يمكن لمريض لواحد أن يكون جديراً بالتعاطف وآخر ليس كذلك؟
    Ne hak ettiği yerde şanı şerefi küçültülmüş ne de ölmesini gerektiren suçları büyütülmüştür. Open Subtitles دون تقليل من مجده الذي كان جديراً به.. ولا مبالغة في خطاياه.. التي استحق عليها الموت
    Bu işi değerli kılan güven ve sevgidir. TED إنه لصحيح أن الثقة و الحب, هما اللذان يجعلانه جديراً بالإهتمام.
    Ne senin kocan olmaya ne de kesinlikle o çocuğu büyütmeye lâyık değil. Open Subtitles لا يستحق أن يكون زوجك وقطعاً ليس جديراً بتربية ذلك الطفل
    Senin de insanüstü fiziksel yeteneklerin ve olağanüstü gözlem gücün sayesinde seni Avcı Sınavına katılmaya değer kılıyor. Open Subtitles قدراتكَ الجسمانيّة الخارقة، وقوّة ملاحظتكَ الفريدة يجعلاك جديراً لخوض إختبار الصيّادين.
    Oy vermeye değer biri gibi görünmeni sağlıyor. Open Subtitles . إنّه يجعلك شخصاً جديراً بالتصويت لأجله
    Bu övgüye değer şuan çalıntı olan madalyonla ilgili Open Subtitles هذا جديراً بالثناء ، ولكن لدينا الآن مشكلة
    Bu etkinliğin ona ayrılmış kaynaklara.. değer olacağına inanıyorum. Open Subtitles أثق أن هذا الجهاز سيكون جديراً بالموارد التي أُنفقت عليه
    Baban olsaydım, dünya üzerindeki hiçbir erkek.. küçük kızıma layık olamazdı. Open Subtitles إن كنت والدك، فلن يكون هنال رجلاً على الأرض جديراً بالكفاية لإبنتي
    Soylu Akashi klanının varisliğine layık biri değil. Open Subtitles ليس جديراً بأن يكون وريث قبيلة أكاشي النبيلة
    Cinayete iten sebebin, diziye layık olması gayet akla yatkın. Open Subtitles إنّه منطقي أنّ الدافع وراء هذه الجريمة سيكون جديراً أكثر من مسلسل
    Herkesin saygısını yeniden kazanmayı ve babana layık olmayı umuyorum. Open Subtitles آمل أن أستعيد إحترام الجميع.. وأكون جديراً بتقدير أباكِ.
    Sonunda seni hak ettiğini düşünürsen... ilişkine devam edersin. Open Subtitles وفى النهاية إذا كان جديراً بك يوماً ما ستنسين ماحدث فى ذلك اليوم
    Yargıç sadece yüzüğü istedi. Aslına bakarsanız hak ediyordu. Open Subtitles إلى القاضي الذي ألح فى طلبه وكان جديراً به، أيضا
    Tabağındaki morino balığını, tenindeki tuzun kokusunu, gökyüzündeki yıldızları hak etmiş oluyordu. Open Subtitles جديراً بالسمك الموضوع فى صِحنِه، رائِحة الملح فى جِلدِه، جديراً بالنجوم التى فى السماء.
    Elime fırsat geçtiğinde bunu değerli bir şekilde kullanmam gerektiğini öğrenmem yıllarımı aldı. Open Subtitles ان تكون جديراً عندما تواتيك الفرصة هو درس استغرقني سنوات لافهمه
    Kanına lâyık ol çocuk. Open Subtitles كن جديراً بالإرث يا فتى.
    Ve artık ne kadar sabrettiğimiz önemli değildir çünkü beklediğimize değmiştir. Open Subtitles وندرك، مهما استغرق من الوقت كان جديراً بالانتظار

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد