ويكيبيديا

    "جدًا من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bu kadar
        
    • oldukça
        
    • çok yakın
        
    • için çok
        
    Eve bu kadar yakın olmak ama içine adım bile atamamak. Open Subtitles قريب جدًا من وطنك لكن، لا يُمكنك أن تطأ قدمك به
    O zaman şimdi neden harekete geçeceğinden bu kadar korkuyorsun? Open Subtitles اذا لمَ أنت خائف جدًا من أنك قد تتصرف به؟
    Teknoloji sektörüne döndük -- orada oldukça fazla inovasyon oldu. TED تحولنا إلى قطاع التكنولوجيا كان هناك الكثير جدًا من الابتكارات
    Aynı zamanda, benim için ve diğer insanlar için bu türden bir görüş tatmin edecek derecedeki bilince dayalı verileri reddetmeye oldukça yakındır. TED في نفس الوقت، بالنسبة لي ولكثير من الأشخاص الآخرين، هذا الرأي قريب جدًا من إنكار مسند الوعي ببساطة ليكون مُرضيًا.
    Üç kuşaklı bir ailenin içinde büyüyerek, her zaman büyük babama çok yakın oldum. TED نشأتي في عائلة ذات ثلاث أجيال، جعلني قريب جدًا من جدي.
    Kanatları oğlu İcarus'a bağlarken şöyle tembih etti: "Okyanusa çok yakın uçmak, kanatları nemlendirir ve kullanılamayacak kadar ağırlaştırır. TED وبينما يشد الأجنحة لابنه إيكاروس، وجّه له تحذيرًا: التحليق قريبًا جدًا من المحيط سيرطِّب الجناحين ويثقلهما جدًا عند الطيران.
    Beni aradı. Önceki gün burada geçen bir şey için çok üzgündü. Open Subtitles لقد تكلم معي وكان محبطًا جدًا من شيء حدث هنا ذاك اليوم
    Çok az özellik bu kadar basit. TED إن عددًا قليلًا جدًا من الصفات هي بتلك البساطة.
    Dışarı çıkmaya korkuyor. Küçük bir çocuk. bu kadar. Open Subtitles . إنه خائفً جدًا من أن يخرج . إنه مجرد فتى صغير
    Gerçi öyle gibi oldu biraz, ...bu kadar aceleci davranırsan, ...gittiğin bu yolculuk çok az zevk verecektir. Open Subtitles يبدو الأمر كما إعتقدته أنكِ متسرّعة تقريبًا في طريقٍ كهذا هذه الرحلة سيكون نتاجها قدرًا قليلاً جدًا من المتعة
    Altı sene kadar önce evlenmeye bu kadar yaklaşmıştım. Open Subtitles لقد كنت قريبًا جدًا من أن أتزوج منذ 6 سنوات.
    Daha önce bu kadar güzel bir şey görmüş müydünüz? Open Subtitles هل سبق أن رأيت شيئًا جميلاً جدًا من قبل؟
    Henüz bahsetmediğimiz simetrinin oldukça tanıdık bir türünün olduğunu fark etmişsinizdir: İnsan vücudunun sağ ve sol taraflarının simetrisi. TED قد تكون لاحظت أنه يوجد نوع مألوف جدًا من التناظر لم نذكره بعد: التناظر للجانب الأيمن والأيسر من جسم الإنسان.
    Ayrıca büyük ülkelerimize baktığımızda en gelişmiş olanların bu hedeflere oldukça yaklaşmış olduğunu görüyoruz. TED ولقد اكتشفنا، عندما نظرنا لبعض الدول الكبيرة، أن معظمها قريبة جدًا من تحقيق هذه الأهداف أيضًا.
    Bu, fotoğraf elde etmek için oldukça küçük sayı da ölçümlerdir. TED وهذه أعداد صغيرة جدًا من القياسات التي تمكننا من إنشاء صورة منها.
    Güneşe çok yakın uçmaksa, ısının balmumunu eritmesine ve kanatların parçalanmasına yol açar. TED والتحليق قريبًا جدًا من الشمس، سيذيب الشمع وستنفسخ الأجنحة.
    O benim bir sonraki hamlem olacak: yeniden döşenmiş bir çiftlik evi, şehire çok uzak ve çok yakın olmayan. TED ستكون هذه الخطوة التالية، بيت ريفي جديد، ليس بعيدا جدًا ولا قريبا جدًا من المدينة.
    Bu yasal sınıra çok yakın değil mi? Open Subtitles هذا قريب جدًا من الحد القانوني، أليس كذلك؟
    Konuşmamı benim için çok anlamlı olan bir mitle sonlandırmak istiyorum. TED أود أن أنهي محادثتي من خلال مشاركتكم أسطورة قريبة جدًا من قلبي.
    Molly benim için çok kolay bir şey yapmanı ve nedenini sormamanı istiyorum. Open Subtitles مولي أريدكِ أن تفعلين شيئًا سهلًا جدًا من أجلي ولا تسألي لماذا
    Hyerin güzel bir doğum günü geçirdiği için çok mutluyum. Open Subtitles أنا سعيدة جدًا من أجل هاي رين لأنها حصلت على عيد ميلاد جيد.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد